Coup de foudre: Yıldırım aşkı
"İnsanların asıl yüzünü görmek hem kolay, hem de bir işe yaramıyor," demişti Elias Canetti, başkalarında gereksiz yere kabahat bulmamıza ilişkin. Öyleyse aşık olmak, bu süreçte biraz körleşmek pahasına da olsa, başka insanlarda kabahat bulmayı anlık bir dürtüyle askıya almaktan kaynaklanıyor olamaz mı? Bir yelpazenin iki zıt ucunun birinde aşk, birinde sinizm yer alıyorsa, bizi yorgun düşüren sinizmden kaçmak için aşık olmuyor muyuz bazen? Enerjimizi kısa bir süre içinde mucizevi bir biçimde inandığımız belli bir yüz üzerine odaklamak ve böylece hayal kırıklığından kaçınmak için aşık olunanın değerlerini inatla abartmak her coup de foudre 'da yok mu?
Sayfa 17
Aktörlük Sanatı, Sanat Kuramları, Görme Biçimleri
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
Aforizmalar
.Soğuk, ilgisiz ve umursamaz takılan kişilerden uzak dur.
.Soğuk, ilgisiz ve umursamaz takılanların verdiği gıdım gıdım ilgi ve sevgi, daha kıymetli ve doyurucu değildir. Israr etme!
.Çarpıldığın, yıldırım aşkı yaşadığın kişiyle hemen evlenme. Önce tanı, paylaş, yaşa. Yüksek çekim, yüksek risk demektir.
.Yaşadığın çocukluk sende olumsuz anılar
Sayfa 189Kitabı okudu
Sümeyra validemiz,evinden dört parçayı
Uhud'un meydanına gönderirken onlara şöyle diyordu: "Siz gidin Uhud'un meydanında canlarınızı verin; ama Efendimiz'e bir şey olmasın. Eğer siz sağ olarak gelir de O'na bir şey olursa vallahi sizleri eve almam. Siz, Efendimiz'i(S.A.V.) koruma adına kendi canlarınızı O'na feda edeceksiniz. "
Mus'ab b.
Sayfa 112Kitabı okudu
Bir ana olarak Nesibe o tohumu ekmeseydi, o bu aşkı Habib'in yüreğine saçmasaydı; Habib o zalimin önünde böyle bir tavır sergileyebilir mi ?
Hiç düşündünüz mü, neden bu karanlık dünyada Hz. Peygamber'in yolunda doğranacak Habibler yok aramızda?
Nesibe gibi analarımız yok da onun için Habibler yok. Suç, Habibler de yani çocuklarda mi yoksa Zeyd gibi babalar, Nesibe gibi analar olmamasında mı ?
Sayfa 107 - siyer yayınlarıKitabı okudu
Aşık olmak deyimi tutkunun birden ortaya çıkmasını ve şiddetini ima etmiyor mu? Aşkın insana bir tokat gibi çarptığını düşünür, aşık olmayı tuzağa düşmeye benzetiriz. İkinci kıyaslama gibi ilk kıyaslama da yanlıştır. İlk bakışta aşkta bile inen bir tokat yoktur: Yıldırım aşkı diye bir şey yoktur,her şey hazırlanmıştır.Kimse birden bire aşık olmaz. Kadın ya da erkek aşkın içine atlar. Bir kızın arkadaşına “eğer istersem ona aşık olabilirim “ dediğini duyarsınız. Bu ne biçim birden sevdalanmaktır?
-Theoder_Reik556.jpg){kind=small}
"İnsanların asıl yüzünü görmek hem kolay, hem de bir işe yaramıyor," demişti Elias Canetti, başkalarında gereksiz yere kabahat bulmamıza ilişkin. Öyleyse aşık olmak, bu süreçte biraz körleşrnek pahasına da olsa, başka insanlarda kabahat bulmayı anlık bir dürtüyle askıya almaktan kaynaklanıyor olamaz mı? Bir yelpazenin iki zıt ucunun birinde aşk, birinde sinizm yer alıyorsa, bizi yorgun düşüren sinizmden kaçmak için
aşık olmuyor muyuz bazen? Enerjimizi kısa bir süre içinde mucizevi bir biçimde inandığımız belli bir yüz üzerine odaklamak ve böylece hayal kırıklığından kaçınmak için aşık olunanın değerlerini inatla abartmak her coup de foudre' da( yıldırım aşkı) yok mu?
"İnsanların asıl yüzünü görmek hem kolay, hem de bir işe yaramıyor," demişti Elias Canetti, başkalarında gereksiz yere kabahat bulmamıza ilişkin. Öyleyse âşık olmak, bu süreçte bi raz körleşmek pahasına da olsa, başka insanlarda kabahat bulmayı anlık bir dürtüyle askıya almaktan kaynaklanıyor olamaz mı? Bir yelpazenin iki zıt ucunun birinde aşk, birinde sinizm yer alıyorsa, bizi yorgun düşüren sinizmden kaçmak için âşık olmuyor muyuz bazen? Enerjimizi kısa bir süre içinde mucizevi bir biçimde inandığımız belli bir yüz üzerine odaklamak ve böylece hayal kırıklığından kaçınmak için âşık olunanın değerlerini inatla abartmak her coup defoudre'da* {yıldırım aşkı} yok mu...
Yıldırım aşkı bu mu
Bu ay misali güzelin kiraz dudakları sanki gonca-i handan, gözleri nergis-i fettan idi. Yüreğine gam oku saplanan Davut, nefes nefese sordu:
"Ey güzel! Yüreğim artık senin için atıyor! Bana adını söyle!"
Aşk mı Dostluk mu ?
“Sanıyorum Kumiko ile ben, daha başlangıçta, birbirimize karşı bir şeyler hissettik. Bu, iki insanın ilk karşılaşmasında tutulduğu bir yıldırım aşkı değil de, daha tatlı ve daha sevecen bir yakınlaşma duygusuydu. Yeni biriyle tanışmaktan çok, eski ve sevilen bir dosta kavuşmuşum gibi bir duyguya kapılmıştım.”
Sayfa 264Kitabı okudu
Yirmi, yirmi beş yaşlarında bir delikanlıya böyle bir aşkı kim kazandırtmıştı? Habib hangi medreseden bunu öğrenmişti? Hangi mektepte böyle tahsil görmüştü? Bir ana olarak Nesibe o tohumu ekmeseydi, o bu aşkı Habib'in yüreğine saçmasaydı; Habib, o zalimin önünde böyle bir tavır sergileyebilir miydi? Hiç düşündünüz mü; neden bu karanlık dünyada Hz. Peygamberin (sas) yolunda doğranacak Habibler yok aramızda? Bunun cevabı belli değil mi? Nesibe gibi analarımız yok da onun için Habibler yok...Suç Habiblerde yani çocuklarda mı yoksa Zeyd gibi babalar, Nesibe gibi analar olmamasında mı?
Sayfa 150Kitabı okudu
Efendimiz'i (sav) Nesibece Sevmek
Yirmi, yirmi beş yaşlarında bir delikanlıya böyle bir aşkı kim kazandırmıştı? Habib hangi medreseden bunu öğrenmişti? Hangi mektepte böyle bir tahsil görmüştü? Bir ana olarak Nesibe o tohumu ekmeseydi, o bu aşkı Habib'in yüreğine saçmasaydı; Habib; o zalimin önünde böyle bir tavır sergileyebilir miydi? Hiç düşündünüz mü; neden bu karanlık dünyada Hz.Peygamber'in (sav) yolunda doğranacak Habibler yok aramızda? Bunun cevabı belli değil mi? Nesibe gibi analarımız yok da onun için Habibler yok .. Suç, Habiblerde yani çocuklar da mı yoksa Zeyd gibi babalar, Nesibe gibi analar olmamasında mı?
Sayfa 118 - Siyer YayınlarıKitabı okudu
KIZILELMA
Bir varmış, bir yokmuş, Tanrı’dan başka
Kimseler yok imiş, yakın zamanda
(Bakû’)da milyoner bir kız var imiş;
Türklüğü çok sever, yurda yâr imiş;
Adı (Ay Hanım) mış, hanlar soyundan;
