Onun adı FRIEDRICH NIETZSCHE!
Beni düş kırıklığına uğratan kendimden başkası değil.
-Franz Kafka
Nietzsche'yi kendi gözümden yazayım. Küçüktüm, yalnız, hemcinslerimden uzak, insanlardan uzak, kenara çekilir dini kitapları okurdum. İnsanlar beni bir öcü gibi görürdü. Ama tatlı bir öcü, öyle ki yanıma sokulur beni dinlerlerdi. Bazen sanki başka
Öncelikle bir konuda herkesle anlaşalım. Bu soruların incelemesini 15 güne yakın bir sürede anca yazdım. Sonu nerede bu yazının, diyerek kontrol edilmeden önce, bu sitedeki en uzun inceleme bu olmuştur, diyebilirim. Kimseden bu Evren incelemesini komple okumasını beklemiyorum. Bu incelemenin %10'una sahip incelemeler bile genelde burada uzun
'Elbiselerinizi çıkartın, okuyacağınız inceleme de üşümeyeceksiniz.'
Bazı kitaplar o kadar önemlidir ki tartışmak bile hakaret gibi gelir, küfür, rüya aleminde veya uzaklara dalarcasına kalakalır insan. Bu kitaplar ıstırap, acı, çekicilik, şehvet, titrek bir alıcı kuvvet barındırır...
Kitap hakkında kısaca bilgilendirme için şunu söylemek
Geceleri hepimizin üzerinde ışıldayan o uçsuz bucaksız Samanyolunun kalbinde bir trendesiniz. İçeride arkadaşınızın yanı sıra yabancı birçok insan daha var diyelim. Sonra birden trende giderken yolculuğunuza eşlik eden tüm o insanların aslında birer ölü olduğunu fark ediyorsunuz, onlara ne söylerdiniz? Okumaya başlamadan önce hepimiz böyle
Bu kitap için kısaca şu denilebilir.
Çok güzel detaylı betimlemeleri var.
Ve Stanislaw Lem hayal etmemiş, “bir” geleceğe gidip o toplumu izlemiş, yaşamış, dönüp bize anlatmış.
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Kitabı gerçekten ilginç buldum. Çokta sevdim. Zaten sevdiğim için kitabı birkaç saat içinde bitirdim. İncelememe başlamadan önce okuyacaklar için bir uyarıda bulunmak istiyorum. İncelemeyi okurken dininizi, dilinizi, ırkınızı bir tarafa bırakıp okuyun. Sadece ilginç bir parça, bir hikâye okuduğunuzu varsayın.
“Ben onları Dünya’ya değil, onlar beni yıldızlara gömmüşlerdi.” -Hal Bregg.
Daha önce 1984 yılında Baskan Yayınları‘nın “Kurgu-Bilim” dizisinde “Yıldızların Dönüşü” adıyla çıkan kitap, 1998 yılında İletişim Yayınları’ndan doğru bir çeviri ile “Yıldızlardan Dönüş” ismiyle yayımlanmıştı. Uzun bir süre baskısı bulunmayan roman, kısa bir süre önce
Daha önce Stanislaw Lem'den Solaris, Yenilmez, Aden ve Yıldızlardan Dönüş kitaplarını okudum. O kitapları yazanla bu kitabı yazan sanki aynı kişi değil. Zaten bu konuda daha önce eleştirilmiş bir yazarmış kendisi. Herkes ondan "Solaris" gibi bilim kurgular beklerken Lem sürekli farklı tarzlar denemiş ve yazdığı tarzda iyi olmaya çalışmış.
Kitap çok eğlenceli. İjon Tichy adlı karakterimizin farklı farklı yolculuklarından oluşuyor ve sonları çok etkileyici bu yolculukların. Absürt olaylar bayağı var kitapta. Özellikle bir yolculuktaki Tanrı ve inançla ilgili yazdıklarını çok etkileyici buldum.
Herkese iyi okumalar.
Yıldız GüncesiStanislaw Lem · Alfa Yayınları · 2020150 okunma