Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ÜÇ KİTAP ÜÇ İNSAN
Nadirkitap.com'a bağlı sahaflar üzerinden kitap araştırırken gördüm Ulla Johansen’in "1950'li Yıllarda Türkiye'de Yörüklerin Yayla Hayatı" kitabını. 1927 doğumlu, Alman uyruklu Ulla Johansen, doktoradan sonra etnoloji alanında kariyer yapmaya karar verir. Türkiye’nin verdiği ve ancak üçüncü mevki tren biletine yetecek
200 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Sevme Sanatı
Yazarın 1956 yılında yayınlanan kitabının, hala günümüze hitap edebiliyor oluşunun, yazarın ileri görüşlülüğü sebebiyle olduğu iddia ediliyor. Buna bir derece katılıyorum. Yalnızca yazıldığı dönemle sınırlı kalmadığını, sanki taze taze yazılmış gibi, bugüne hitap eden bir dilinin olduğunu ben de fark ettim birçok yerde. Kitabın başında söylenen
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm · Say Yayınları · 202018,5bin okunma
Reklam
TARİHLER VE OLAYLAR (1950-1960) 02 Nisan 1950: Milliyetçiler Federasyonu kuruluyor. 14 Mayıs 1950: Cumhuriyet Halk Partisi iktidarının sonu. Seçimi Demokrat Parti kazanıyor. 21 Eylül 1950: Atsız, Haydarpaşa Lisesi edebiyat öğretmenliğine tayin ediliyor. 04 Ekim 1950: Türkçüler Yardımlaşma Derneği'nin kuruluşu. Başkan: Nihâl Atsız. 06
198 syf.
·
Puan vermedi
·
35 saatte okudu
#Okudumbitti #KarlıDagdakiAteş Yazarın 1956 yilinda kaleme  aldığı kitap tam bir aşk kitabı ve yeşilçam tadında olmuş.  Bursada bir köy okuluna öğretmen olarak atanan Binnur un arkadaşlarıyla kayak yapmak için gittiği dağda herk3s tarafından dışlanan, oldukça gizemli , hakkında oldukça söylentiler bulunan Yusuf u görüp aşık olmasını anlatıyor. Arkadaşlarının Binnur a uygun gördükleri ise varlıklı,  zengin aile çocuğu Mühendis olan ve onunla evlenirse Avrupa görecek olmasından dolayı Ulvi ile evlenmesini istemeleri ve uygun görmeleri.... Binnur ve Yusuf un aşkı ise efsane olacak bir aşk.  Tadımlık, tebessüm ettiren,  sizi o karlı daga götürüp o soguklugu, ask-i iliklerinize kadar hissetiren  bir kitap. Basarili bir kalem. Tanismama vesile olan #kitapyoldasima teşekkür ederim.   
Karlı Dağdaki Ateş
Karlı Dağdaki AteşRefik Halid Karay · İnkılap Kitapevi · 2009107 okunma
Yetmez ama evetçi oç.ları
“Ne pişmanlık duyuyorum ne de unutuyorum." Cümle, 1957 baharına ait; tarihin üzerinde düşünmek gerek. O sıralarda Madrid'de Francoculuğun ilk büyük içsel krizinin -Sánchez Mazas'ın her gün beraber olduğu için gayet yakından tanıdığı iki grup arasında gerçekleşen beklenmedik ama kaçınılmaz olan ittifakın tetiklediği krizin- artçı dalgaları hâkimdi. Bir tarafta, önemli bir kısmını bizzat Falanj'ın hayal kırıklığına uğrattığı insanlarla rejimin namlı ailelerinden gelen isyancı çocukların oluşturduğu solcu genç aydın kesim vardı ve Sánchez Mazas'ın iki oğlu da onların arasındaydı: 1956 öğrenci isyanının elebaşlarından biri olan, o yılın şubat ayında tutuklanıp çok geçmeden uzun süreli sürgüne giden büyük oğlu Miguel ve bu memnuniyetsiz gençlerin zevklerini, kaygılarını ortaya koyan romanı El Jarama'yı henüz yayımlayan Sánchez Mazas'ın en sevdiği oğlu Rafael. Diğer taraftaysa, muhtemelen siyasi mazilerini unutmamış ama şüphesiz ondan pişmanlık duyan ve kurulmasına katkıda bulundukları rejime karşı ister bir karar neticesinde olsun ister cesaretle olsun, mücadele başlatma noktasına gelmiş, savaş öncesi dönemden hayatta kalan eski Falanjistler vardı.
OKUMUŞ BİR İŞÇİ SORUYOR Yedi kapılı Teb şehrini kuran kim? Kitaplar yalnız kralların adını yazar. Yoksa kayaları taşıyan krallar mı? Bir de Babil varmış, boyuna yıkılan, kim yapmış Babil'i her seferinde? Yapı işçileri hangi evinde oturmuşlar altınlar içinde yüzen Lima'nın? Ne oldular dersin duvarcılar Çin Seddi bitince? Yüce
Reklam
296 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hasan Hüseyin (Korkmazgil) (1927-1984) Sivas Gürün'de doğdu. Gazi Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü'ne parasız yatılı girdi. Burada Mustafa Nihat Özön'den Türkçe dersleri aldı. 1950'de Maraş'ın Afşin ve Göksun ilçelerine öğretmen olarak atandı, altı buçuk ay sonra, Nâzım Hikmet'in şiirlerini okuduğu suçlamasıyla
Kelepçemin Karasında Bir Ak Güvercin
Kelepçemin Karasında Bir Ak GüvercinHasan Hüseyin Korkmazgil · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023199 okunma
L-Taaddüd-i Zevcât (Poligami, Çok Kadınla Evlilik)
Tarihte poligami, hemen her cemiyette mevcut olmuş ve evlenilecek kadınların sayısı cihetinden bir sınırlama getirilmemiştir. Eski İran, Çin, Brehmen hukukunda ve Bâbil'de Hâmurâbi Kanunu'nda poligami kabul edilmişti. Roma hukukunda evli olmaksızın çok sayıda kadınla birlikte yaşamak câiz görülmüştür. Yahudi ve Kilise hukukunda da
576 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Televizyona Dair yeni yayımlandı, 1956-2015 arasındaki yazıları yer alıyor, onu arada okurken bir Eco kurgusu okumak istedim. Önceki Günün Adası’nı okudum, beni en zorlayan Eco romanıydı. Anlatım olarak diğer kitaplarına göre daha katmanlı yani teknik olarak daha çok beğendim. Anlatıcı el yazmalarından yola çıkarak Roberto adlı bir karakterin yaşadıklarını kurguluyor. Umberto Eco’nun bahsettiği konular çok fazla, ve bir yerde beni aştı. Zorlandım o teorileri anlamakta ancak meraklısı çok severek okur. Benim Foucault Sarkacı’nı merakla okumam gibi. Yani Eco bilgiye fazla yer veriyor, meraklısı için daha çekici oluyor kitapları. Önceki Günün Adası, Otuz Yıl savaşlarının olduğu dönemde geçiyor. Roberto adlı bir gencin batan bir gemiden kurtulup başka bir ıssız gemiye çıkmasıyla başlıyor. Geriye dönüşlerle Roberto’nun bu duruma nasıl geldiğini öğreniyoruz ve bu gemide yaşadıklarını okuyoruz. Coğrafi keşifler, doğa felsefesiyle şekillenen diyaloglar, din, astronomi, coğrafya kitabın teorik yönünü oluşturuyor. Evrenin sıfır noktası teorisi, başlangıç meridyenin diğer tarafında gün farkı olması kitabın ikinci yarısında yoğunlukta, kitabın adı da buradan geliyor; Önceki Günün Adası. #kemalatakay çevirisi İlk defa bir Eco romanı okuyacaksınız bence Gülün Adı ile başlayın, ilk yüz sayfa sabredin ve sonra keyfini çıkarın:
Önceki Günün Adası
Önceki Günün AdasıUmberto Eco · Can Yayınları · 2017396 okunma
Köleliğin Sonu
Ortaçağ'daki serfler (toprağa bağlı köleler) de nazara alınırsa, Avrupa'da kölelik öteden beri çok yaygındı. Köleler, hemen hiçbir insanî hakka malik olmadıkları gibi, en ağır işlerde ölesiye çalıştırılırlardı. Fransız ihtilälinden sonra Batı Avrupa'da beyaz köle adedi çok azalmıştı. Ancak Doğu Avrupa'da bilhassa Rusya'da
Reklam
Füsunun direksiyon başında hayatını kaybettiği 1956 model Chevrolet
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
1956'da hayat kolaydı. Pislik ve soğuk vardı, açlık ve nefret de; ama hayat kolaydı.
TİTO &Bağlantısızlar
Tito bağlantısızlığı ve bloksuzluğu bilinçli ve aktif bir siyası tavır olarak öneren söylemiyle, Üçüncü Dünya ülkelerini hedef aldı. Aralık 1954'te Hindistan Başbakanı Nehru ile birlik- te, "aktif barışçı birliktelik" duyurusunu yayımladılar. 1955 Haziranında bu birliktelik çerçevesinde, "sosyalizme varmak için her ülkenin kendi özgün yolunu tutma hakkı"nı vurgulayan bir açıklama yapıldı. Tito böylece, Üçüncü Dünyalı sol-po- pülist önderlerin "sosyalizm"i "Sovyet uydusu" olmakla özdeşleştiren algılayışını ve tedirginliğini kırmayı amaçlıyordu. Tem- muz 1956'da Tito, Mısır Devlet Başkanı Cemal Nasır ve Hinditan Devlet Başkanı Nehru, Brioni'deki buluşmalarında, fikren olgunlaştırılan Bağlantısızlar Hareketi'nin zeminini oluşturdu- lar. Eylül 1961'de Belgrad'da yapılan uluslararası konferansla Bağlantısızlar (Bloksuzlar) Hareketi resmen kurumlaştı. SSCB yönetimi, ilişkisi bulunan ülkelerin Belgrad Konferansı'na katılmamaları için baskı uyguladıysa da etkili olamadı; toplantıya 20 devlet başkanı katıldı. 1964'te Kahire'de toplanan ikinci konferansta 50 ülke üye, 11 ülke gözlemci olarak temsil edili- yorlardı. Tito, Bağlantısızlar Hareketi bağlamında, "biz dünyanın vicdanıyız, adalesi değil!" sözlerinde ifadesini bulduğu gibi, uluslararası politikada "güç"ten başka ilkesellikleri öne çıkararak, barışçı, "dünyanın mazlumlarından" yana bir söylem geliştirdi.
Sayfa 71 - İletişimKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.