Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
YouTube kitap kanalımda Albert Camus'nün hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/-_X3xWwwAoA
Yönetmen Akira Kurosawa'nın yine yönetmen Ingmar Bergman'a bir mektubu vardır, o mektubun içerisinde şöyle bir kısım geçer:
"İnsan, bir bebek olarak doğar, bir çocuk olur,
Sevgi konusunda öğrenilecek çok fazla şey var. Bu konuya Fromm çok güzel girmiş.Birleşme ihtiyacının doğal neticesi ve psikolojik olarak dik durabilmenin en önemli gereksinimi sevgidir.Sevgisiz bir birleşim bizi olumsuz etkiler.Sapmalar yaşatır diyor kitabın ilerleyen kısımlarında ki haklı.Bu isteğin bebeklikten çocukluğa, çocukluktan ise ölünceye
“Kırk yıl cevap almasan benden, gene yaz…”
…
“Dünya dünya olalı kimselerin benim gibi sevdiğini ve sevebileceğini sanmıyorum. İnandığım en kesin gerçek bu canım.”
Dönem şairlerinin aşkı büyük olur ama Ahmed Arif’in Leyla Erbil’e duyduğu aşk bir başka; çok daha derin!
Aşkının karşılığını alamamış, Leyla Erbil onun aşkını dost olarak cevaplamış
“Sevmek bir sanat mıdır?” Kitap bu üzerine düşünülmesi gereken soruyla başlıyor. Erich Fromm sevgiyi, erkek ve kadının karşılıklı birbirine duyduğu arzu olarak ele almıyor. Sevgiyi varoluşsal bir çerçevede anlatıyor. O, bir insanın tek bir sevgi nesnesiyle değil, tüm dünyayla bağlantıda oluşunu belirleyen bir tutum olarak görüyor. Bu nedenle kitap süresince sevgi sorununu bir nesne problemi olarak değil bir yetenek problemi olduğunu düşünüyor. Bu anlamda insanın sevgiyi “nesne problemi” olarak ele almasının sosyolojik arka planını da açıklıyor. Fromm’a göre günümüzde –kitap basım tarihi 1956- insan, kendisine, çevresine, doğasına ve diğer insanlara yabancılaşmıştır. İnsan bir meta haline dönüştürülmüş, pazar koşulları altında kendisine en fazla kârı getiren şey ne ise ona yatırım yapması hedeflenmiştir. Bu nedenle Fromm için insan ve ilişkileri birbirine yabancılaşmış otomatların ilişkileridir. İnsanın sürekli olarak beklenti ve düş kırıklığı içinde bulmasını nesneleştirilen bu ilişkilere bağlar.
Yazar kitabında sevgiyi türlere ayırıyor. Kendine yönelik sevgi, anne, baba ve kardeşe duyulan sevgi, cinsel sevgi ve Tanrı sevgisi. Sevgiyi bölümlere ayırır ama aslında bunların birbirinden ayrıldığı noktaları anlatmak içindir sadece. Yine vardığı yer, sevginin bütüncül olduğu, dünyaya, yaşama ve yapılan işe ve kişinin kendisine yönelmesi gerektiğiyle ilgilidir.
Bence insan nasıl sevebilir sorusuna cevap veriyor kitap. Mutlaka okunmalı.
Sevme SanatıErich Fromm · Say Yayınları · 202218,5bin okunma
YASAKLI KİTAPLAR LİSTESİ
Farklı ülkelerde çeşitli zamanlarda iktidarda bulunanlar tarafından siyasi, toplumsal, dinî veya ahlaki motivasyonlarla süresiz olarak ya da belirli bir süre için satışına, dağıtımına veya erişimine engel olunmuş, basılıp dağıtılmış olanlarının da toplatılmış olduğu kitaplar dünya üzerinde hep olmuştur. Birçok durumda
"Karanlığın sızdığını görüyor musunuz çatlaklarımdan? Tutamıyorum içimde hayatımı."
Kitaptan bahsetmeye başlamadan önce sizlere birazcık Plath' den bahsetmek isterim;
Sylvia Plath 27 Ekim 1932 yılında Boston' da ailenin ilk çocuğu olarak doğar. Annesi Avustralyalı babası ise Alman'dır. Babası Boston Üniverstesinin biyoloji bölümünde
Musa Anter, Nusaybin'de bir köy olan Zivingê(Eski Mağara)de doğdu. Nüfustaki ilk doğum yılı 1924 olarak kayıtlıydı. Ancak ilkokula yazılabilmek için yaşı büyütüldü ve 1920 yapıldı. 1917 ile 1920 yılı arasında doğduğu bilinse de, 1920 yılı onu doğum yılı olarak kabul edilir. Hangi yıl olursa