“Neyim ben?” diye sordum kendime orada otururken. Tanrı’nın şakalarından biri sadece!
Hayatım şekilsiz, amaçsız, değersiz görünüyordu. Büyüdükçe etrafımda oluşan duvarların arasına hapsolmuştum. Özgür olmayı çok özlüyordum. Zincirlerimden kurtulup kaçmak için can atıyordum.
“Ben kimseye ait değilim. Bu gece, bana öğrettiğin her şeyin üstesinden geleceğime söz veriyorum. Bu dünyanın bugüne dek görmediği bir güç haline geleceğim. Öyle bir güç haline geleceğim ki bir daha kimse canımı yakmaya cesaret edemeyecek.”
''Cahillere elinizden geldiğince çok şey öğretin; toplum ücretsiz eğitim verilmediği için suçludur, kendi karanlığını kendi yaratıyor. Günah karanlık ruhlarda işini daha kolayca görür. Suçlu günahı işleyen değil, karanlığı yaratandır.''
“Aramızdaki temel fark ne biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!”
-Peki sen ne görüyorsun bakalım ?
-“İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken,acıkan,üşüyen, korkan bir insan.”