Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Helin çamca

Helin çamca
@Helinncamca
12 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
·
Puan vermedi
Hobbes'un doğa durum anlayışı üzerine; leviathan
Toplum sözleşmesi, mutlak bir otoriteden mahrum olan insanların kendilerini korumasını ve rahat bir şekilde yaşamasını sağlayacak anlaşmadır. Çünkü insan doğa durumunda özgürdür ve elindeki gücü kullanmaktan sakınmaz. Bu anlaşmanın temelinde de bireyin korkusu büyük bir rol oynamaktadır. Hobbes, Locke ve Rousseau’nun tasvir ettikleri doğa durumunu
Leviathan
LeviathanThomas Hobbes · Yapı Kredi Yayınları · 2020938 okunma
Reklam
Strendhal'i kıskanıyor olabilir miyim? Beni kesinlikle yapabileceğim en iyi ateist şakadan mahrum etti: " Tanrı'nın tek özrü, var olmayışıdır..." Ben de bir yerlerde şöyle demiştim: Varoluşa şimdiye kadar en büyük itiraz neydi? Tanrı...
Aptallığa karşı benim misilleme anlayışım, ona olabildiğince çabuk bilgelikle karşılık vermektir: belki bu sayede ona yetişebiliriz. Bir benzetmeyle anlatmak gerekirse: tatsız bir hikayeden kurtulmak için bir kavanoz reçel gönderirim...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey, hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var...
Ey insanoğulları! Ömrünüz bence bir hiç.
Reklam
"Ölmekten müthiş bir şekilde korkuyordu çünkü henüz gerçek anlamda yaşamamıştı."
Sadece köprülersiniz siz: daha yüce olanlar sizin üzerinizden geçsin diye! Basamaklarsınız siz: bu yüzden üzerinizden geçip kendi yüceliğine çıkana öfkelenmeyin!
Wilhelm, aşk olmasa hayatın ne anlamı olur? Işık vermeyen büyülü bir fener gibi! Küçük lambayı içine koyar koymaz, beyaz duvarında rengarenk imgeler görünür sana! Geçici hayalet gölgelerden başka bir şey olmasalar da, deneyimsiz gençler gibi karşılarına geçip o muheşem görüntülere hayranlık duymaktan her zaman mutlu oluyoruz.
"Bu devir, sıradan insanların en parlak zamanı; duygusuzluğun, bilgisizliğin, tembelliğin, yeteneksizliğin, hazıra konmak isteyen bir kuşağın devridir."
Reklam
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Aslında kitap bir mektup ve bu mektup "Sana, beni asla tanımamış olan sana," diye başlıyor. Okumaya devam ettiğimizde başlarda aşk olarak göremediğimiz,saplantılı bir sevgi olarak düşündüğümüz şey kitabın sonunda size gerçek aşkın bu mu olduğunu sorgulatıyor. Zweıg, kadının iç dünyasını ve psikolojisini o kadar derinden çözümlüyor ki bu bilinmeyen kadına üzülebiliyorsunuz. Yazar eserini sade,akıcı ve samimi bir dille yazmış. Okurken kendinizi mektubu alan kişi olarak bile hayal edebiliyorsunuz. Kısacası tek solukta okunan ve sonrasında sizi etkisine alan,sizi düşündüren bu kitap severek okuduğum bir kitap oldu.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223,9bin okunma
·
Puan vermedi
·
Beğendi
İki kez sinema filmi çekilen ve çok kez televizyon dizisi haline getirilen Gurur ve Önyargı, Jane Austen'in en başarılı 3 romanı arasında yerini aldı. Kitap, Darcy ve Elizabeth'in aşk hikayesini ele alsada, yazar bize o dönemdeki sınıfsal ayrım ve farklılıkları,erkeklerin kadınlar üzerindeki hakimiyeti ve erkeklerin otoritesine dayanan bir hayatı, karakterlere aşılayarak ironi şeklinde gözler önüne seriyor. Kadınların evlilikte söz hakkına sahip olmayışı ya da miras hakkına sahip olamaması da eleştirdiği diğer konular. Kitabın içeriğine gelirsek, beş kız kardeş ve onları evlendirme arzusuyla yanıp tutuşan bir anne var. Mr.Bingley'in bu aileye komşu olmasıyla birlikte olaylar başlıyor. Tabi bu komşuluk en çok Jane ve Elizabeth'i etkiliyor. Devamında Mr.Bingley ve Jane Bennet, Mr.Darcy ile de Elizabeth'in birlikteliğine şahit olucaz. Darcy ve Elizabeth'in zıt karakterlerde olması ve toplumsal sınıf açısından farklı yerlerde olmaları, bizim için birliktelikleri her ne kadar zor gelsede sonunda tüm gerçekleri öğrendikçe ve birbirlerine yaptıkları yanlışları farkedince bu aşk Darcy ve Elizabeth için tutkulu bir hale gelecektir.
Gurur ve Önyargı
Gurur ve ÖnyargıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201975,5bin okunma
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Reformdan sonra yazılan bu eser Dostoyevski'nin tüm dünyada en çok okunan başyapıtıdır. Kitapta başrol olan Rodion Romanoviç Raskolnikov eski bir hukuk öğrencisidir ve ağır bir fakirlik içindedir. Sonrasında kafasında tefeci olan Alyona İvanivna'yı öldürmeyi planlıyor ve bunu gerçekleştiriyor. Fakat her şey planladığı gibi gerçekleşmiyor tefeciyi öldürdükten sonra kimsenin tanık olmaması adına tefecinin üvey kız kardeşi Lizaveta'yı da öldürüyor. Ama bu noktada dikkatimi çeken şey küçük bir çanta çalıp tefecinin değerli ve pahalı olan eşyalarına dokunmadan evden kaçmasıdır. Sonrasındaysa çaldıklarını duvarında ki oyuğa saklıyor ama bunun yanlış bir fikir olduğunu farkedip bir evin avlusundaki büyük bir taşın altına koyuyor. Bu çifte cinayetten sonra Raskolnikov'un yaşadığı psikolojik bunalımları Dostoyevski bize öyle bir hissettiriyor ki kitabın karakteriyle bir bağ oluşturuyorsunuz. Onun hayata dair soruları,teorileri ve bakış açısı sizi etkiliyor ve bir cinayete objektif bakmanızı sağlıyor. Romanın merkezinde olan Raskolnikov'un ikili kişiliği sizi şaşırtan diğer şey. Bir yandan cinayet işleyebilen,soğuk,donuk ve kayıtsız biriyken diğer yandan ise merhametli,anlayışlı ve sıcak. Yaptığı cinayetten sonra suçluluk duygusu onu ele alır ve onu suçunu itiraf ettirmeye kadar götürür. Kitabı bitirdikten sonra Raskolnikov'un bu cinayeti kendisi için mi yoksa toplumsal ahlaka bir başkaldırı mı bunu sorguluyorsunuz.
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · İş Bankası Kültür Yayınları · 2006159,1bin okunma
"Zamanımızın lâneti bu: deliler gösteriyor körlere yolu."