Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İsa Sunak

İsa Sunak
@Isasnk
Sıkı Okur
Bir de rakı şişesinde balık olsam.
687 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Neredeyse bir ay geçti okuyalı. Üzerine kaç kitap okudum, hatırlamıyorum ama bu kitaptan aldığım edebi zevki henüz başka bir kitapta bulamadım. Hayali bir karakter nasıl olur da psikolojimi etkileyebilir diye hala soruyorum kendime!.. Kitabın sayfalarında gezinirken gerçek dunya birden yok oluyor, yeni bir dünya beliriyor. Gerçek hayattan bir farkı yok. Raskolnikov'un ruhu ince bir felek çemberinden damıtılırken düşen her bir damla kendi ruhumda, bu yeni dunyada, yeniden filizlendi. Ruhumdaki sarsıntılar kalp ritimlerimi etkiledi. Ve nice duyguları birbiri ardınca kitap boyunca takip ettim. Tüm bunların yanında, hikayesi bir yana, insanı, insan olmanın tüm duygularını apaçık ortaya döküyor. İnsanların davranışlarını, fikirlerini ve iç muhtevasını anlatırken insan olmanın ne kadar basit ve aynı zamanda ne kadar zor olduğunu gösteriyor. Klasik bir sözle, işlenen bir suç ve vicdanda açtığı yara diyemiyorum. Bu kitap, bu klasik sözün çok ötesinde. Bana göre anlatılan suçun ve cezanın ilişkisi değil, insanın içindeki derin boşluk ve anlamsızlık. İşlenen suçların veya çekilen cezaların vardığı nokta, insanın anlam arayışı ve var olmanın getirdiği belirsizlik... Ruhunuzun maddeden ayrılıp belirsiz bir manevi alana girmesini istiyorsanız mutlaka okuyun derim. Keyifli okumalar.
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159,7bin okunma
Reklam
69 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Kendini bir kez anlayan insan tüm insanları anlar! Ne iddialı bir söz değil mi? Geçmiş hatalara takılmak, geleceğe hazırlık yapmak arasında sıkışıp kaldığımız kısacık yaşam içinde belki de yapılması gereken yegane iş budur: Kendini anlamak!!! Tüm gizemler o zaman çözülecektir. Söylendiğinde basit olan, bu dişe dokunmaz büyük gizemi çözmek sanıldığı kadar kolay mıdır? Kendinizi ilk anlamaya başladığınız an nasıl cereyan eder ki? O an neler yaşar insan? Basit bir olay mıdır? Olağanüstü bir gece mi? Yaşamdan elinizi eteğinizi çekmeye başladığınız bir anda bu kitaba rastlamanız dileğiyle, diyip mükemmel bir kitap okumanın tadını hissedeceğiniz bu kitabı okumanızı mutlaka tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar.
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023144,1bin okunma
60 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Hani okurların "çerez" dedikleri kitaplar vardır. Hemen okunuveren. Okurken kısacık hikaye içinde kaybolup gidersin. Aldığın dersler, çıkarımlar sanki hayatının bundan sonraki evresinin yönüdür gibi karar alırsın. Bu kitapta biraz farklı. Bu kitapta bir ruhun misafiri oluyorsunuz. Olaylara karışmıyor, bu durumda ben ne yapardım, demiyorsunuz. Demek ki böyle bir ruh bunalımı da olabiliyormuş, diyip hayretle hikayenin akışına kapiliyorsunuz. Kısacık hikayede kocaman bir dünya var. Okumak isteyenlere şimdiden keyifli okumalar.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021111,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
1025 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Neden iki cilt olanı almadım, diye kendime kızmadım değil. Ağır bir tuğla gibiydi. Onca sayfa ve parmaklarım epey yoruldu. Okumaya çalışırken sık sık bunu düşündüm. Ağır, çok aĝir bir tuğla gibiydi bu kitap. (Belki de tek eleştirim buna olacak.) Bu kitabın tuğla gibi olması ile ilgili ilginç bir metafor belirdi zihnimde. Okudukça, sayfalar
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,7bin okunma
177 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bazı duygular vardır, bir de bazı kitaplar... Ya önce kitabı okursunuz ya da duyguyu yaşarsınız. Belki aynı anda denk gelmeleri de mümkündür. Önce kitabı okuyup sonra duyguyu yaşıyorsanız şanslısınız. Belki de duyguların götüreceği çıkmaza girmekten kendinizi alıkoyabilirsiniz. Ya önce duyguyu yaşıyorsanız? Aşktan tutun da pişmanlığa varana dek tüm hatalar silsilesi bir bir kötü bir talih olup yağdıysa üzerinize. Zaman ileriye doğru yaşanıyor, bir şekilde geride bıraktıysanız tüm izleri ya da bıraktığınızı düşünüyorsanız? Ve talih de sinsi bir avcı gibi en umulmaz anınızda geçtiğiniz duygulari sinsi bir tuzak gibi sayfalarca önünüze seriyorsa? Böyle bir kitabın büyüsünden kurtulmak mümkün mü? Galiba cevabı okumakta gizli... Kendi adıma konusmak gerekirse büyüsüne kapıldığım ender kitaplardan. Bölümler arası aceleci davranılmasa daha muazzam bir kitaba dönüşeceği su götürmez bir gerçekmiş. En azından okurken hissettiğim, kurgu açısından buydu. Ama duyguların ifade edilişi, insanların apaçık karakterleri ve bizlere açılan zihinleri bizleri olayın içine çekiyor. Kumar gibi bir hastalığın nasıl sonuçlara yol açacağı dersi de ayrı bir güzellik oluşturmuş. Özellikle bakmak ve görmek arasındaki farkın bu kitapta ayrı bir yeri olduğunu düşünüyorum. Okurların sıkılmadan bitireceği bir kitap, Keyifli okumalar.
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202368,7bin okunma
Reklam
438 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Dünya dışında bir dünya daha var, kitapların dünyası. Elbette her kitabın her kişilikte ayrı bir izi, değeri var. Tür açısından ele alırsak sayısız muhteşem kurgu, sayısız karakterlerle bezenmiş hayatlar, hikayeler... saymakla bitmez. Fakat İnce Memed'i ayırmak gerekiyor bir yönüyle. Kurgunun yanında ete, kemiğe bürünmüş; bizden, içimizden
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,8bin okunma
190 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Okumaya değecek birçok düşünce var aslinda. Rus yazarların halkını bilinçlendirmek için verdikleri çabaya hayran kalmamak mümkün değil. Bir zamanlar onlar da ezilmiş, yoksulluk içinde kıvranmışlar. Ama en elzem olanın okumak olduğunu, okudukça bilinçlenen bir toplumun müreffeh ülkeler düzeyine erişeceğini biliyorlarmış. Okuyan ve yazan insanların düşünme becerilerinin arttığını ve düşünen insanlardan oluşan huzurlu bir toplumun varlığını o yıllarda öngörmüşler. Bu kitaba gelecek olursak kitabın içerisinden alınan şu sözleri yazmak yeterli olacaktır. " Hayır sevgili dostum. Sen her şeyi olduğu gibi görmeye çalışıyorsun. Kötü insanlar, doğru. Ama ya iyiler? Nerede onlar? İyiler hâlâ keşfedilmeyi bekliyorlar! İşte böyle!" Keyifli okumalar.
Benim Üniversitelerim
Benim ÜniversitelerimMaksim Gorki · Sentez Yayınları · 20099bin okunma
490 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
42 günde okudu
Zaman zaman yarım bırakmayı düşündüm. Sanki ilerlemiyordu. Olaylar öylesine iç içeydi ki ee! şimdi ne olacak merakı belirmiyordu. İstanbul'u okuyordum. Bildiğimiz İstanbul'du işte... Kahramanımız Mevlut de bu şehrin yuttuğu, yutacağı tiplerdendi. Başta öyle hissettim. Her kahramanın fikirleri, zaman zaman yükselen heyecanla tamam işte şimdi başlıyor, dediğim heyecanlı kısımlar bir türlü gelemedi. Kitabi büyük bir sabırla bitirdim. Çevreme de akıcı olmadığını belirttim. Kitap bitti ve bambaşka bir duygu yaşıyorum. Okurken düşünmediğim tüm detaylar şu an oturuyor. Detaylar aklıma takılıyor. Bağlantılar oluşuyor. Ve bir şeyler oluyor zihnimde. Kitapla bir kısacık ömrümün uzak köşelerine gidiyorum. Bu tarz bir kitap okudum mu anımsamaya çalışıyorum. Okurken beğenmediğim bir kitabi bitirdikten sonra sevmeye başlıyorum. Galiba Mevlut'un kafasındaki tuhaflığı yaşıyorum... Keyifli okumalar.
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913,5bin okunma
90 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Çerez denilecek kadar az sayfası olan kitabın içinden uzun uzun düşünülecek anlamlar çıkıyor. Kadınları biraz yermiş. Kadın okurlarin sinir uçlarına dokunacak detaylar fazla. Tabi dönemin şartlarına göre bu duşunceler ne kadar doğrudur veya yanlıştır orası tartışılır. Aşka bambaşka bir bakış açısı getiriliyor. Aslında birini beğenmemiz, ona aşık olmamız içgüdümüzdeki 'neslin devamını koruma' niyetinden geldiğini açıklıyor. Güzellik, çirkinlik, yakışıklı olma veya tipsiz olma durumları üzerine oldukça ilginç yorumlar var. Kadınların ve erkeklerin eş seçimini hangi kriterlere göre yaptığını ve bu seçimlerin ne kadar doğru veya yanlış olduğu üzerine özellikle durulmuş. Hak verdiğim kadar karşı çıktığım düşünceler de oldu ama düşünceye, fikre saygı duymami sağlayan bir eser oldu. Sonucta emek verilmiş ve insanın kökeni, gelişimi üzerine kafa yorulmuş. "Bu kitap da okunur muymuş" demek yerine, düşüncelerimizi kışkırtsa bile okunması gerektiğini düşünüyorum. Tek bir doğruda ilerleyen akıl bazı sapa yollara saparak daha da yetkinleşebilir. Keyifli okumalar.
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Bordo Siyah Yayınları · 201213,3bin okunma
394 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Okunması gerekli, denilen kitaplardan değil, okunması "esaslı bir ihtiyaç" olan kitaplardan. Yazarın yüreğindeki sevgi karakterlere öyle yansımış ki! Hümanizm, belki de en tatlı haliyle karşımıza çıkıyor. Okura sunulan kötü karakterlerde dahi masum bir insaniyet seziliyor. Konunun sadeliği, çevirmenin de akıcı üslubuyla birleşince ortaya muhteşem bir yapıt çıkmış. Üstün bir kişilikte gururun güvenli ellerde olduğu söylesede sonucta bir zaaf olduğu ortaya konulmuş. Özellikle de gururlu birine duyulan önyargı kırıldığında... Keyifli okumalar.
Gurur ve Önyargı
Gurur ve ÖnyargıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202375,9bin okunma
Reklam
260 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Müreffeh toplumların birey yetiştirmenin önemini nasıl ciddiye aldığını gösteriyor bu kitap. Sağlam bir iradenin huzurlu bir hayatın kapısını araladığını belirtiyor. Dönemine göre geçerli gelişim detaylarını en ince ayrıntısına kadar inceliyor ki o dönemden bu zamana geçerliliğini koruyan temeli sağlam fikirler çoğunlukta. İrade gelişimindeki temel ilkeleri, yanlış algıları usta bir dille sunuyor. Daha genç yaşlarda bu kitapla tanışmak isterdim. En azından içinde kaybolduğum zamanlarda daha sağlam öngörü ile hareket etmemi sağlayabilirdi. Kırılgan bir iradeden, hırçın bir tembellikten kurtulup hayatının dümenine geçmek isteyenlere harika bir tavsiye olacaktır. Keyifli okumalar.
İrade Eğitimi
İrade EğitimiJules Payot · İş Bankası Kültür Yayınları · 202128,9bin okunma
331 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitap kurgu olarak müthiş! Tabi ki 1995'de yayımlandığında nasıl bir etki bırakmıştır, kestirmek zor. Bildiğimiz çoğu dizi ve film senaryoları belki de bu kitaptan esinlenerek yazıldı, bilemiyoruz. Yaşattığı duygulara değinmeden önce; ya kitabın kendi dili ya da çevirisi kurguya rağmen kuru bir tat bırakıyor. Açıklamak zor bunu. Kuru anlatım da diyemem ama dil estetiği biraz yorucuydu. Duygulara gelince! İşte buna söz söylemeye insanın dili varmıyor. Körlük nedir ki? Hiç görme engelli bir tanıdığınız oldu mu? (Ki varsa empatinin zirvelerini yaşatıyor.) Nasıldır kör bir hayat? Ve mesele kör olmak değildi, bir toplumun körlüğe daha doğrusu körlüğün bir topluma buluşmasıydı... İnsan asla uslanmaz(!) bir kere daha anladık. Insanoğlu başına hangi felaket gelirse gelsin, içinde bulunduğu felakette bile bir şekilde kötülüğü düstur edebiliyor. Ama bir deli orman misali insanlık, envayi bitki şenliğinde zararlıları da yok mu? İşte o misal. Herkesin kör olduğu dünyada iki çift gören göz aslında hiçbir şey ifade etmiyor. Görmek bireysel bir eylem değil aslında, görmek hep birlikte bir yönleri kesfedebilmek. Bu yönler içinde çeşitliliği çoğaltıp iki çift gözün de ilerisinde bir görüş kazanmak. (Kendimce bu fikri edindim.) Okuyan herkesi bir noktasından yakalayacak nice duygular var. Pisliğin, kokusmuşluğun içinde bir temiz insan ruhuna rastlamak da var. Ve insanlığın görüp görmemekle uzaktan yakına alakası yok!!! İnsanlık ruhun en derinlerinde ve etrafa değil o içe, o öze bakmak gerek..! Keyifli okumalar.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,9bin okunma
622 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Size de olur mu? Bir kitabı bitirince hani, başladığınız o yolculuk bitmesin ister misiniz? Tanırsınız ya hani her bir karakteri, içlerine girersiniz. İyi insanlar vardır, kötüler vardır. Ne tipler çıkar karşınıza. Duygular yoldaş olur kitap boyunca. Bilmem hangi devirde, kim bilir kimlerin yüreğinden süzülüp siz kitabı okurken yüreğinize daliverir. Kaç yürekten kaç kez süzülmüştür o duygu. Pamuk gibi kalplerde, kaya gibi zihinlerde uçuşmuştur! Kitap alır sizi bilmediğiniz bir coğrafyada bildiniz kaderi yaşatır mi? En çok da okuma yolcugu biterken tüm bunlara veda etmenin hüznü oturur mu kalbinize? Çöküyormuş o hüzün! Nasıllarla, nedenlerle, niyelerle ve ahlar vahlar eşliğinde bitiyor. Durup durup düşünüyor kitabın kaderini zihninizde yeniden yazıyorsunuz, yazmak istiyorsunuz. Bir noktada kitabin içinde bir karakter olup tarih yazmak bu kaderi değiştirmek istiyorsunuz. Ama ne mümkün... o zaman bir ders çıkıyor ortaya! Madem, yaşanmış; insana dair bu hikaye ve kendi hayatınıza bakıp bir tecrübe ile başbaşa kalıyorsunuz. Ve küçük bir okuma yolculuğu ardından size hediye ediliveriyor, hiçbir bedel ödemediğiniz bu tecrübe... 'Oblomovluk' hepimizin içinde bir yerlerde pusuda. Hani, ebediyen dinlenecegimiz, mevsime göre kuru veya ıslak toprağın altına gireceğimiz; huzur ya da azabı tadacagimiz o güne gelmeden okunması gereken bir kitap diye düşünüyorum. Keyifli okumalar.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,3bin okunma
282 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Okumaya başlayıp sıkıldığım kitaplardan zannettim başta. Ki, sıkıcı bölümler hayli fazlaydı. Çevreme de kötü anlatmış olabilirim, bu kitabı. Günlerdir bölüm bölüm okuyorum. Neredeyse elimde sürünüyordu. Üstüne başka kitaplar okudum, hatta kitabı yarım bırakmayı düşündüm. Bir ara sadece sonunu mu okusam? Diye düşünmedim değil. Bir arkadaşımın gazıyla aldım elime, bitirmeden bırakmayacağım dedim. Ki zulümdü! Önyargılarımla bir, of puflar eşliğinde oturup, uzanıp, ayağa kalkıp bitsin diye bir mücadeleye girmiştim. Zamanım çalınıyormuş hissiyle boğuşurken "Bir tek kelime!" zihnime adeta bir kurşun gibi çarptı. (İpucu olmaması için o kelimeyi yazamıyorum.) Tek bir sözcük! Tüm ruh halim bir anda degişiverdi. Avına kenetlenmiş bir kurt gibi sayfaya takılı kaldı gözlerim. Zihnimden vurulmuşa döndüm. Belki de bu, önyargılarımı dizginlemem üzerine bir dersti bana. Dereyi görmeden paçayı sıvamamak gerekiyormuş, bir kez daha anladım. Hislerim dışında, kitabın dili, estetik değeri tartışılır. Bunlara değinmek istemiyorum. Kıymetli olan mesajıydı. Başkalarını mutlu etmeye çalışmaktan vazgeçip kendimize yönelmemiz gerekmiyor mu? Seçimlerimizin sonsuz olasılıkları var. Ve anlamak gerekmiyor..! Sadece yaşamak! Gerekli olan yaşayıp geçmek. Artıları ile eksileri ile bize verilen bir yaşam var. Sonuna kadar Yasamak gerekiyor. Sahip olamadıklarımıza odaklanmak yerine, var olanla hatta aldığımız bir nefesle yaşamdan tat alabiliriz. Neden olmasın!!! Keyifli okumalar.
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155,2bin okunma
656 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Okurseverleri başlangıçta yanıltabilir. Üzerine konuşulan, dillerde dolanan o büyük roman bu mu? Dedirtebilir. Aslında mimari ögeler daha çok göze çarpıyor. Notre-Dame Klisesinin tasvirleri, sokakların kaldırım taşlarına varan betimlemeleri ile bir yapının içinde; başta göze çarpmayan birkaç silik tip, birkaç bayağı kişi arasında dönüp duruyor
Notre-Dame'ın Kamburu
Notre-Dame'ın KamburuVictor Hugo · Can Yayınları · 201832,8bin okunma
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.