Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.26
Sbdb
Sbdb
@KiTaPsSeVeRr
İlim Talebesi
191 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
320 syf.
·
Puan vermedi
Neyi neden yaptığımı bilmiyoruz . Kararları kendimiz alıyoruz özgürüz zannederken algılarımızın düşünce ve hareketlerimizin nasıl yönetildiği, özgürlük adı altında istediklerini bize yaptırdıkları ve bizi nasıl uyuttuklarını görmeye var mısın ? O halde biran önce okumalısın başladığında durmayacağını ve ne kadar da özgür sanılan bir köle olduğunu farkedeceğin bir kitap
256 syf.
·
Puan vermedi
Neyi neden yaşadığını bilmiyorsan. Duygularının sebebini bilmiyorsan , bazen gereksiz yükselmeye yaşıyorsan , olduğundan fazla kırılgandır, kaygı bozukluğu yaşıyorsan.. Bir çok duygu bozukluğun varsa ve kendi kendinin terapisti olmak istiyorsan duygularının farkına varmak ve çözüm yolu bulmak istiyorsan . Farkındalığını arttıracak bir kitap
208 syf.
·
Puan vermedi
Adem Güneş'in kitapları, okurken insanı çaresiz bırakacak, her yaptığınız harekete bir kulp bulacak bir dilde olsada, içindeki kıymetli bilgiler ile yinede başucu kitabı niteliğindedir. Adım adım kendinizi yetersiz hissederken bir yandan da sorunlarınıza çözüm bulabileceğiniz bir kitap
Okur Takip Önerileri
248 syf.
·
Puan vermedi
Ahhh okurken okadar etkilendim ki kitapta geçen söz herşeyi anlatır tarzda " Dilin belası okadar çoktur ki kişi keşke dilsiz olsaydım da bu duruma düşmeseydim der " hepimiz biliyoruz her konuştuğumuzda esaba çekileceğiz ama okudukça yaa buda mi varmış Allah'ım sek affet diyeceğiniz dehşete düşeceğiniz konular var Allah öğrenmeyi öğrendiklerimiz ilçede amel etmeyi nasip etsin aminn..
272 syf.
·
Puan vermedi
Zaman zaman insanın nefsini hesaba çekmesi gerekir ben ne yapıyorum zamanını nasıl geçiyorum ,ne yiyorum ,kimlerle oturuyorum ,kimlerle muhabbet ediyorum .. böyle sürede gider bunları yaparken de ben bu işde Allahın rızasını alabikirmiyim yoksa nefsini azdırıp şeytanı mı sevindiriyorum . Kısacası her adımı ne için attığını düşünmeli cevap Allah için değil ise düşünmeli kendine çeki düzen vermeli nefsine zulmetmeli ve cehennemden sakınmalıyız . En büyük düşmanımızı sevindirmemeli kendimizi onun fitne ve tuzaklarından korumalıyız .
240 syf.
·
Puan vermedi
Günümüz çağında ebeveyn olmak ,anne babalarımıza nazaran daha zordur bu yüzden anne babalarımız dan öğrendiğimiz ,bize uygulanan tutumları çocuklarımıza uygulamak veya bizim o tutumlar karşısındaki tavrımızı çocuklardan beklemek çok yanlış olacaktır.Günümüz çocukları geliştikçe bizimde onlara karşı tutumumuz değişmeli ve sürekli kendini yenileyen sisteme karşı ayak uydurmalıyız .aksi taktirde çocuklarımız bu tekneloji çağında ilerlerken biz geri kalmış düşünce ve sistemlerimiz ile çocuklarımızın peşinde sürünmek zorunda kalırız .Kitapta da bahsedildiği gibi çocuklarımızı bu çağda teknolojiden uzak tutmak mümkün olmadığı gibi doğruda değildir . Onları teknolojiden uzak tutmaya çalışmak yerine , teknolojiyi nasıl verimli ve doğru kullanacaklarını öğretmeniz gerekir . Bunu yaparken de kendimiz ile çelişmemeli çocuklarımıza örnek olmalıyız çünkü çocuklar söylediklerimizinden çok ne yaptıklarımız la ilgilenirler . Bu yüzden Çocuklarımıza uzun süreli telefon tablet kullanımı zararlı derken bizi sürekli ekran karşısında görürlerse ,kendimizle çelişmiş oluruz , aynı şekilde onlara kitap okumak veya farklı aktivite yapmayı 9nerirken biz dizi peşinde koşarak söylediklerimizin pek faydasını göremeyiz kısacası sözle değil fiil ile örnek olmalıyız ...
Kitap da yukarda bahsi geçen konular ,ekran karşısında fazla zaman geçiren çocuklara uygulanması gereken tutumlar, siber zorbalıklar , alınması gereken önlemler derken internet kullanımı ile ilgili bir çok faydalı bilgi ediniceksiniz . Sadece çocuklar değil kişisel eleştiri amacı ilede okunabilecek bir kitap tavsiye ederim
340 syf.
·
Puan vermedi
Nasıl başlasam bilemiyorum.. Bir çok duygu barınıyor şu an yüreğimde umut ,hayal kırıklığı öfke,en çok da hüzün geçmişime ağlamak geliyor ,geleceğe yön veremeyişimize ağlamak onca tecrübe yaşamışken hala akıllanmamış olmamız yakıyor içimi evet kitap belki sadece bosnanın soykırımı dan ahsediyor bize peki ya Filistin ,Afganistan,Doğu Türkistanlı kardeşlerim ,Afrika'daki kardeşlerim Suriye okadar çok yangın var ki aynı oyunu yüzler hatta binlerce kez bize işletmelerine rağmen nasıl oluyorsa hala aynı tuzağa düşüyoruz yüz yıllarca beraber dostça yaşamış milletlerin sözüm ona özgürlük propagandası altında dostu dosta , akrabayı akrabaya düşünmesine sırf aynı dine mensup değil diye yıllardır müslümanlara yapılan bu soykırımlar neden akillandirmiyor bizi neden hala aynı tuzağa düşüyoruz kitabı okurken hep aynı oyunu PKK adı altında Kürt kardeşlerimiz dostlarımız arkadaslarımıž ile aramızı açmak için oynamıyorlar mı diye düşündüm yüz yıllarca kardeş yaşayan ,topraklarını beraber savunan çocuklarını aynı yerde okutan aynı taştan su içen bu milleti nasıl birbirlerine düşündüklerini anlamaya çalıştım hala bu oyunu yiyebildiğimize sinirlendim neyse kardeşlerim incelemeden çok duygularımı açtığım bir yazı oldu lakin şunu demeliyim biz biriz bu ülkenin bayrağının altında hepimiz biriz Kürt Türk çerkez Avşar laz olmamız hicbirseyi değiştirmez biz aynı Allah'a aynı peygambere iman etmiş müslüman bir milletiz hepimiz kardeşiz lütfen daha fazla aynı oyunu oynaalarına izin vermeyelim özgürlük adı altında yapılan soykırımlara artık dur diyelim
387 syf.
·
Puan vermedi
Off be kadın sen ne yazdın böyle , gözyaşlarım sel oldu aktı.Kalemine ,emeğine,hayal gücüne sağlık .
Gözyaşlarım kurumadan incelememize başlayalım ; evettt şimdi ilk başta yazarın kahramanların düşüncelerini romana aktarış üslubu ile olay örgüsü birbirine karışıyor gibi (kahramanların düşünceleri ilahi bakış açısı ile aktarılsa daha da güzel olabilirdi) tabi bu nacizane fikrim .Ama korkmayın bu duruma adepte olmanız çok uzun sürmüyor .Olay örgüsü okuru öyle içine çekiyor ki sizde bir Pelin oluyorsunuz kahramanımız ile olayları bire bir yaşayorsunuz.
Roman Pelin'in lale devrine gitmesi ile başlıyor .Yazarımız lale devrindeki ile günümüzdeki yaşam farklılıklarını ,kültür farklılıklarını gözler önüne sermiş. Okurken o tozlu çakıllı yollarda dolaşıyor insanları ile oturup sohbet ediyorsunuz bir nevi sizde lale devrinde yaşıyorsunuz . Daha sonra Pelinle Ömer'in karşılaşlamı ,evlenmeleri başlarına gelen olaylar Ömer'in ölmesi ve o son söz " kavuşmamız cennete kaldı sevdiğim" Pelin'in perişanlığı ,zaman makinesinin çalışması ,Pelin'in günümüze geri dönmesi, Ömer'i arayışı ,çaresiz bekleyişi ve yıllar sonra karşılaşmaları tam mutlu olacakken Pelin'in ölmesi .. Ahh acı dolu ,bekleyiş,hasret dolu bir roman
Ben karakterler içinde en çok Ömer'i sevdim Ahh Ömer içimi yakan adam . Kime nasip olmuş ki böyle güzel seveni ,böyle naifi ,böyle güzeli ...
128 syf.
·
Puan vermedi
Hayatımız da eksik kalan anlar ,
yaşanamayan hatıralar ,
yok olan hayaller ,
kaybolan umutlar..
Hepsine birer birer dokunuyor mısralar ,
okurken siz de yaşıyorsunuz şair ile aynı acıyı,
aynı bekleyiş ile bekliyorsunuz gelmeyecek olanı.
Hep bir yanımız eksik bir yanımız yarımdırya işte, tam oradan yakalıyor mısralar seni ,
hüznü hatırlatıyor ,
yaşanmışlıkları hissettiriyor
belkide yarım kalan ve hiç bir zaman tamamlanamayacak olan sevdaları..
96 syf.
·
Puan vermedi
Öykü türündeki en muhteşem eserlerden .
Ben bir öykü okuyorsam ondan bir ders çıkartmalıyım , nasihat vari olmalı bana göre öyküler ,okuyanı düşündürmeli önünü aydınlatmalı tam da bu tat da bir eser
422 syf.
·
Puan vermedi
Ayşe Kulin , her kitabın da ayrı bir yaşam öyküsü ile karşılaştıran yazarımız bu seferde kendi hayat öyküsünü gözler önüne seriyor.Otobiyogrfi tadında bir eser .Tek solukta okuyacağınız ,yazarın hayatına dokunduğunuzu hissedeceğiniz bir eser.Ben okurken yer yer yaşam tarzını kınadığım ama kültürel birikimleri ve aldıkları eğitimlerine de imrenmeden edemediğim bir yapı ile karşılaştım .
Hikayeye not derseniz " Evladınızın tahtını yaparsınız ama bahtını yapamazsınız " diyebiliriz neden mi?
Bunu okurken daha iyi anlayacaksınız ama kısaca anlatayım; çok zengin ve kültürlü bir aile yapısı içinde büyümüş ,dönemin en güzel zamanlarını yaşamış,üstelik çok güzel okullarında eğitim fırsatı yakalamış, hatta hayatında herşey bu denli güzel iken aşkı bile yakalama fırsatı kazanmış(bu güven oluyor) ,lakin tüm bunları bir hatası yüzüne yerle bir etmiş yazarımız.Yanlış bir evlilik ile yarım kalan tahsil hayatı,yarım kalan ve bir okadar da imkansızlaşan hayaller ,kaçırılan aşk ,bolca bir pişmanlık ve tüm bunların gölgesinde kalan küçük mutluluk kırıntısı ,yazarımızın değimi ile" hayatın bana armağanı dediği oğulları" Tek düze hayatlarımızı bize hatırlatacak bir yaşam ama beni hüzne boğan bir yaşam heleki sevdiğiniz bir yazarın yaşamı ise ...
134 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı anlamakta çok zorlandım ,hoş ne anlamam gerektiğini de anlamamıştım ya .Neyse ki Sait Faik ilk defa okuyan böyle oluyormuş diğer yapılan incemelere göz gezdirince bunu farkettim
128 syf.
·
Puan vermedi
Bizi sanata edebiyata doyuran muhteşem şaheser. Ker bir cümlesi manidar her biri bir öğüt gibi kazınan, birbiri ardınca sıralanmış muhteşem metinler. Peyami Safa'nın muhteşem eseri normalde birbiri ile bağdaşamıyacak iki farklı alan Fatih ve Harbiye, Osmanlı döneminden sonra ülkenin yenileşme çabaları hızla devam ederken insanlarda bu yenileşme hareketlerinin nasıl etkileri olduğunu anlatıyor Peyami Safa. Bir yandan Garb(Alaturka hayat) özentiliği ile Şark (Alafranga hayat) arasında kalan kendine yeni yollar arıyan genç bir kız bir yandan onun bu değişimine ayak uydurmaya çalışan ailesi ve sevdiği. İstediği yaşama ne kadar uzak ise o kadar rüzgarın akapılan genç kız herşey kötüye gitmeden asıl zenginliğin sadet olacağını anlayacaktır
240 syf.
·
Puan vermedi
Aidiyet eğitimi çocuğa verilebilecek en temel eğitimdir. Aile ile yanlış kurulan aidiyet diğer aidiyet türlerinin de temelini sarsar. Çocukluk yıllarında annesi veya babası ile aidiyet kuramamışken çoklu aidiyet kuran çocuk ilerde daha içine kapanık olur ve sigara, alkol gibi bağımlıklar görülebilir. Çevre ile aidiyeti oluşmamış çocuklarda ise kendini ifade edememe insanlar içinde rahat edememe gibi problerler olur bu tür insanlar çok fazla iş, okul, arkadaş değiştirirler ve toplumda bir terlü kalıcı yer edinemezler
192 syf.
·
Puan vermedi
Ahh zamanın da bilinçlenseydi anne babalar, küçücük yaşta tacize uğruyan bunca çocuk kurtula bilirmiydi Yaşadıkları bu trajediden. Erkek veya kız çocuk demeden belki bilseydi mahremiyet eğitimini koruyabilirler miydi kendilerini, ses çıkarta bilirlermiydi bu zulüm karşısında. Bu soruların hepsinin cevabı EVET. Bilinçli olsaydı anne babalar çocuğunu teyze amca demeden korurdu herkesten, bilseydi çocuklar mahremiyet nedir tepki gösterirlerdi yaşanılan anormal duruma, insanlarda sadece kız çocukları tacize uğrar algısı olmasaydı, sayısı kızlarla aynı veyahut daha fazla olan erkek çocukları tacize uğramazdı. Koruyamadık yavrularımızı daha sonra onlar kendilerini kadın gibi hissedip cinsiyet değiştirdiklerinde kınadık, yargıladık onları ama bilmedik sormadık yaşadıklarını neydi onları erkek değil de kadın hissettiren olay neden erkek olmayı bırakmış kadın olmuşlardı....
Ve daha fazlası için okumalısınız
