Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gizem Kocatürk

Gizem Kocatürk
@Kzlgezegen
Türk Dili ve Edebiyatı
419 okur puanı
Aralık 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
168 syf.
·
Puan vermedi
Bin Yılın Aşkı kitabı ile tanıştığım ve çok sevdiğim yazar Akira Mizubayashi'den Kupa Kraliçesi'ni okudum bu kez de. 1939 yılında Çin-Japon savaşının ayırdığı Jun ve Anna'nın her türlü zorluğa rağmen sürdürmeye çalıştıkları ama maalesef yarım kalan aşklarının yıllar sonra bir kitap sayesinde tekrar gün yüzüne çıkmasını müziği kelimelerle harmanlayarak anlatıyor yazar Akira Mizubayashi. Bu onun en iyi yaptığı şey. Kitaplarını başka bir noktaya taşıyan başarısı da burada gizli zaten. Savaşın etkilerinden ve yarım kalan bu aşktan yıllar sonra genç viyola sanatçısı Mizune büyük ebeveynleri Jun ve Anna'yı tanıyacağı bir tesadüfe ilerlerken karşısında Oto'yu bulur. Kitabı güzel kılan konusunun yanında büyük ölçüde müziğin gücü. Her bir nota, her bir beste kelimelerle müthiş bir şekilde uyumlu. Savaşın bütün acımasızlığını da, aşkın bütün sıcaklığını da inişli çıkışlı notalarda bulmak mümkün. Çok severek okuduğum bir kitap oldu. Yazardan okumadığım tek bir kitap kaldı, o da okumak için kitaplığımda zaten.
Kupa Kraliçesi
Kupa KraliçesiAkira Mizubayashi · Yapı Kredi Yayınları · 202413 okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
Geçtiğimiz ay Türk edebiyatına doydum diyebilirim. Art arda okumalar yaptım edebiyatımızdan ve hepsi de çok güzel kitaplardı. Oktay Akbal'ın Suçumuz İnsan Olmak kitabı da bunlardan biriydi ve yazar ile tanışma kitabım oldu. Suçumuz İnsan Olmak, Ankara'da memur olarak çalışan evli ve çocuklu Nuri ile tesadüfen karşılaştığı Nedret arasında platonik aşkı anlatıyor. Mutsuz yaşantıları içinde kendilerini hapsolmuş hisseden ve nefes almak isteyen bu iki insan çareyi yasak aşkın heyecanında buluyor, daha doğrusu bulduğunu sanıyor. Oktay Akbal'ın Nuri ve Nedret'i bize anlatırken yaptığı karakter betimlemelerinin ve ruh tahlillerinin başarısı sayesinde bu iki insanın yaşadıklarını, hissettiklerini bütün yönleriyle anladığınızı hissediyorsunuz. Çünkü ikisi de en gerçek halleriyle duruyor karşınızda. Bunun yanında bir Ankaralı olarak kitaplarda Ankara'yı; caddelerini, sokaklarını, parklarını okumak da bana ayrı bir keyif veriyor.
Suçumuz İnsan Olmak
Suçumuz İnsan OlmakOktay Akbal · Doğan Kitap · 2018471 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Şermin Yaşar ne yazsa bayılıyorum, öncelikle bunu belirteyim Bu zamana kadar hep öykü kitaplarını okuduk, çok sevdik. Şimdi bir ilk romanı var, ne diyelim o da şahane! Söyleme Bilmesinler'de bizi kalabalık bir aile karşılıyor. Anne, baba, üç erkek kardeş ve onların eşleri. Başlangıçta sıradan, hatta birbirine çok bağlı gibi görünen bu ailenin hikayesini okumaya başladıkça anlıyoruz ki hiçbir şey göründüğü gibi değil. Herkesin sırları, yalanları, söyleyecek bir sürü sözü var. Evlenip aynı çatı altında yaşamakla karı koca olunmuyor. Aynı ana babadan oldular diye sahiden kardeş olmuyor çocuklar. Bunu kimi zaman mizahla, kimi zaman hüzünle açığa vuruyor Şermin Yaşar. Her bir roman karakterine de ayrı ayrı söz hakkı veriyor ki ortaya çıkmadık sır, söylenmedik söz kalmasın. Ama bir yandan da kitap bitip de bütün sırlar ortaya döküldüğünde şunu düşünüyor insan: Bazı şeyler söylenmese, bilinmese daha mı iyi olurdu? Herkesin birkaç sırrı hâlâ var ve olmaya da devam edecek gibi görünüyor.
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,061 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
212 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
70'li yılların Ankara'sı ve burada yolları kesişen üç yalnız ruh: Seyfi, Nurten ve Müfit. Her birinin ağzından sırasıyla hayat hikayelerini dinliyoruz. Umutlarını, gözyaşlarını, sevgilerini ve yarım kalmışlıklarını ve birbirlerinde tamamlanmaya çalışmalarını Selçuk Baran'ın harika üslubu ve karakter betimlemeleriyle okuyoruz. Hangi karakter beni daha çok etkiledi derseniz, seçim yapmam çok zor. Her biri kendi hayatının içine çekiyor sizi, hepsinde kendinizden bir iz bulmanız mümkün. Selçuk Baran'ın kalemiyle tanışma kitabım Bir Solgun Adam olmuştu. Orada da hayran olmuştum karakterlerin ruh tahlillerini anlatmadaki başarısına. Ama Bozkır Çiçekleri'ni Bir Solgun Adam'dan daha çok sevdim. Bütün kitaplarını alıp okuyacağım bir yazarım daha oldu ne mutlu bana.
Bozkır Çiçekleri
Bozkır ÇiçekleriSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2021809 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Jean-Louis Fournier'in kitaplarını okumayı çok seviyorum. Onun o kendine has mizahi üslubuyla hayatını, eşini, ailesini anlattığı kitapların her biri çok güzel ve başarılı. Otopsim kitabında da bu kez Fournier bir teşrih masasında ve kendi otopsisini anlatıyor bize. Hissetmeye, hatırlamaya devam ediyor. Bize bedeninden, kendinden, hayat hikayesinden kesitler sunuyor. Sevdiğim ve tavsiye ettiğim yazarlardan
Otopsim
OtopsimJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20191,591 okunma
Reklam
90 syf.
·
Puan vermedi
Yanık Saraylar Sevim Burak'ın ilk kitabı. Yayınlandığı sene birçok tartışma da yaratmış ve ilgi çekmiş bir kitap. Her zaman hayat üstüne derinlemesine düşünen, tek tek her bireyi inceleyen yazarın bu kitabı da ilginç bir tarzdaydı. Bir ilk kitaba göre kesinlikle çok da farklıydı hakkını teslim etmek gerek. Fakat ben kitabın içine çok giremedim ve bana hitap etmedi. Daha önce yazarı hiç okumamıştım belki de tanışma kitabı olarak seçimim yanlış olmuştur bilemiyorum. İlerleyen zamanlarda yazara tekrar şans vereceğim.
Yanık Saraylar
Yanık SaraylarSevim Burak · Yapı Kredi Yayınları · 2018758 okunma
380 syf.
·
Puan vermedi
Dar Zamanlar Üçlemesi'nin ilk kitabı olan Ölmeye Yatmak'ta bir otel odasında "ölmeye yatmış" olan Aysel'i, yeni Türkiye'nin bir avuç gencini ve değişen devlet ve toplum yapısını okumuştuk. Yani Ölmeye Yatmak bir doğuş kitabıydı aslında. İkinci kitap Bir Düğün Gecesi "İntihar etmeyeceksek içelim bari!" cümlesiyle açılıyor ve kendimizi bir düğün salonunda buluyoruz. Bir yandan ilk kitabın devamı niteliğinde diğer yandan bambaşka bir kitap özelliği taşıdığını daha ilk sayfalardan belli ediyor. Karakterler aynı ama bu kez her biri değişmiş, büyümüş, bambaşka bir ruha bürünmüş. Bir düğünün etrafında toplanan bu insanları ve daha nicelerini kendi ağzından dinliyor, onlarla birlikte yine çok katmanlı bir roman okuyoruz. Ölmeye Yatmak romanına kıyasla daha kolay okunduğunu da söyleyebilirim. Adalet Ağaoğlu, Türk edebiyatı için çok önemli bir yerde ve kesinlikle okunması gereken bir yazar.
Bir Düğün Gecesi
Bir Düğün GecesiAdalet Ağaoğlu · Everest Yayınları · 20212,228 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Yaprak Öz'den yine su gibi akan, insanı etkisi altına alan bir kitap gelmiş: Efsunlu Cazibe. Kitabın baş karakteri polisiye kitaplar yazan bir yazar. Yeni kitabını yazmak için taşındığı evinde başına gelen esrarengiz olaylar yazdığı konunun etkisi mi yoksa işin içinde başka bir iş mi var? Sürekli kendisini tehdit eden saplantılı okuru kim? Bu soruların cevabını bir an önce bulabilmek için kitabı bir solukta okudum, zaten o kadar akıcı ki yavaş okumak mümkün değil. Bazı kısımları okurken de gerçekten bi ürkmedim desem yalan olur. Bu kitabını da diğer bütün kitapları gibi çok sevdim, benden size çokça tavsiyedir.
Efsunlu Cazibe
Efsunlu CazibeYaprak Öz · Maceraperest Kitaplar · 202356 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kabuk ve Yalnız romanlarından sonra Zeynep Kaçar, Tanrı ve Memeli Hayvanlar isimli bir de öykü kitabı çıkarmıştı geçtiğimiz sene. Kalemini çok sevdiğim için çıkar çıkmaz almıştım, okumak bu aya kısmet oldu. Tanrı ve Memeli Hayvanlar'da yazar, çılgın kadınların sarsıcı hikayelerini anlatıyor bize. Bu öykülerdeki kadınlar isyan eden, öfkelenen, kafa tutan, canı sıkılan, susmayan cesur kadınlar Her biri kendi hikayesinin figüranı olmaktansa o hikayeden firar etmeyi, kelimeler işe yaramazsa gerçekleri bir de rakamlarla ortaya çıkarmayı, kalıpların içinde olmayı reddetmeyi seçiyor. Hem de öyle güzel yapıyorlar ki. 16 öykü var kitapta. Bir de perde arası yazılar. Ben en çok Empati, Vücut, Elli öykülerine vuruldum ama hepsi ayrı güzel. Canım kadın yazarlarımız yazdıkça öyle mutlu oluyorum ki. Hep yazsınlar, daha çok yazsınlar, biz de okuyalım.
Tanrı ve Memeli Hayvanlar
Tanrı ve Memeli HayvanlarZeynep Kaçar · Doğan Kitap · 2023209 okunma
156 syf.
·
Puan vermedi
Bir kadının, kocasının eski eşini takıntı haline getirdikten sonra izini sürmeye başlamasını ve devamında gelişen olayları anlatan Kız Kardeşler romanı hiç beklemediğiniz bir şekilde insanı şaşırtan hatta biraz ürperten bir noktaya ilerliyor. İç içe geçmiş bir ilişkiler sarmalı ortaya çıkıyor. Okuması oldukça kolay fakat içerdiği sadakat, kıskançlık ve takıntı sarmalıyla sarsıcı darbeleri ardı ardına alıyorsunuz. Kendisi ince, içeriği hacimli ve oldukça ilginç kitaplardan. Tavsiyemdir, seversiniz.
Kız Kardeşler
Kız KardeşlerLily Tuck · İletişim Yayıncılık · 202146 okunma
Reklam
88 syf.
·
Puan vermedi
Nihan Eren, nefes almayı bambaşka açılardan ele alıyor Nefeshane'de. İçinde hepsi İstanbul'da geçen sekiz öykü var. Kimi bir mezarın içinden, kimi nemli bodrum katından, hastane odasından, lüks gece kulübünden ya da sıradan bir apartman dairesinden öyküler. Mekânlar, hayatlar, kişiler farklı. Bazısı hayatı boyunca yaşadığı eksik tamamlanınca nefes alıyor, bazısı ruhundaki yara iyileşince. Bir soluğun varlığına şükreden de var, verilen son nefesle birlikte tekrar nefes almaya başlayan da. Kimi bir nefese muhtaç, kimini bir nefes bütünlüyor. Ama ne olursa olsun, "hep nasıl olduysa" öyle devam ediyor hayat. Ben çok sevdim, öykü okumayı seven herkese tavsiyemdir.
Nefeshane
NefeshaneB. Nihan Eren · Yapı Kredi Yayınları · 202369 okunma
186 syf.
·
Puan vermedi
Goethe'nin Genç Werther'in Acıları'ndan yansımalar taşıyan, bir müzisyenin sanat yaşamına ilişkin trajik portresini çizen Gertrud, benim Hermann Hesse'den okuduğum ikinci kitap oldu ve çok beğendim. Ünlü besteci Kuhn'un zorluklarla başlayan yaşamında çektiği sıkıntıları, bir yere ait olma ve kabul görme çabasını, adı her yerde duyulan bir besteci olma yolundaki adımlarını okurken aynı zamanda onun yakın dostu Heinrich Mouth ve aşık olacağı kadın Gertrud Imthor ile yaşadığı karmaşık ilişkileri de yine baş karakterin ağzından dinliyoruz. Müziğin ne kadar evrensel olduğunu ve aynı zamanda bir aşk kadar tutkulu ve yakıcı da olabildiğini gösteren, karakter tahlillerinin de aynı şekilde başarıyla yapıldığı çok güzel bir kitap Gertrud. Hesse okumaya devam edeceğim.
Gertrud
GertrudHermann Hesse · Yapı Kredi Yayınları · 2020699 okunma
84 syf.
·
Puan vermedi
Jean Louis Fournier'in kaleminden "baba" imgesini anlattığı otobiyografik bir kitap Asla Kimseyi Öldürmedi Benim Babam. Kahraman, koruyucu, şakacı, sorunlu... Bir çocuğun gözünden bütün yönleriyle babasını okurken Fournier'in etkileyici kalemi her satırda kendini belli ediyor. Bazen öyle bir cümleye denk geliyorsunuz ki, durup düşünmeden kitaba devam edemiyorsunuz. Bütün kitaplarını sevdiğim ve tavsiye ettiğim bir yazar.
Asla Kimseyi Öldürmedi Benim Babam
Asla Kimseyi Öldürmedi Benim BabamJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20093,022 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
Tokyo Üniversitesi'nde Fransızca profesörü Sen-nen, Fransız Mathilde ile evlenerek Paris'e yerleşir. Bir kızları, mutlu bir evlilikleri ve huzurlu bir yuvaları olur. Bu mutlu evlilik Mathilde amansız bir hastalığa yakalanana kadar devam eder. Elbette sadece bunu anlatan bir kitap değil Bin Yılın Aşkı. Bunun çok daha ötesinde bir tutku var içinde: Müziğin evrensel gücü. Sen-nen'in gençlik yıllarından başlayan ve yıllar sonra tekrar uyanan Figaro'nun Düğünü operasına olan tutkusunu okumak bu kitabı beklentilerin ötesine taşıdı benim için. Sanki kitapta kelimeler yerine notalar vardı, bütün bir hikaye bu dört perdelik operayla anlatıldı, hayatın acı tatlı bütün tesadüflerini müzikle doldurdu yazar. Çok güzel, çok nahif ve tutkulu bir kitaptı.
Bin Yılın Aşkı
Bin Yılın AşkıAkira Mizubayashi · Yapı Kredi Yayınları · 202358 okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
"Dün gece sabaha karşı annem öldü. Mutsuzluktan değil ama mutsuz öldü. Bense annemin bir hıdrellez günü bahçemizdeki gül ağacının altına gömdüğü dileklerin peşindeyim. Ben olmasam annemin yarım kalan dileklerini kim fark eder?" Bu satırları barındıran bir kitap Behice'nin Yarım Kalan İşleri. Kalemini çok sevdiğim Sinem Sal'ın son romanı. Üstteki satırları görür görmez çıkmasını heyecanla beklemiştim. Çünkü güzel olacağını, içinizde bir yerleri sızlatırken neşesiyle o sızıntıları geçireceğini bildiğiniz bir kitabı heyecanla beklersiniz. Annesini kaybettikten sonra, bahçelerindeki gül ağacının altında bir dilek listesi buluyor kahramanımız Ayşe Püren. Eksik yaşanmış bir hayatın masum dilekleri geç de olsa gerçekleşsin istiyor. Annesini tanımak istiyor. Onun dilekleriyle birlikte kendi hayatındaki yarım kalmışlıklar da tamamlansın, yaraları  onarılsın istiyor en çok. Bu amaçla çıkıyor yola. Annesine ve kendisine doğru bir yolculuğa. Bu kitabı okuyup da kendinden bir şey bulamayanlar yoktur ve olamaz diye düşünüyorum. Hangimiz bir Hıdrellez günü gül ağacının altına dileklerimizi gömmedik? Ya da içimizden geçirmedik? Hangimiz yaralarımızı kendi kendimize iyileştirmeye çalışmadık? Bir yerde şuna benzer bir cümle okumuştum: "Elimde olsa annemi yeni baştan büyütmek isterdim" diye. Ayşe Püren'in yaptığı şey tam da buydu benim için. Bu kitabın bir yerinde kendini bulanların gül ağacının altına gömdüğü bütün dilekleri gerçekleşir umarım. #kzlgezegenöneriyor #sinemsal #behiceninyarımkalanişleri #roman #karakargayayınları
Behice'nin Yarım Kalan İşleri
Behice'nin Yarım Kalan İşleriSinem Sal · Karakarga Yayınevi · 2023793 okunma
192 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.