Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nazım

Nazım
@Naerka
Özel sektör araba yollarını güzel bir şekilde... Yapamayacak Kemalist liberal! Yapamayacak ya Allah kahretsin! Yani, asfalt 5 cm'lik asfalt böyle yola dökeceksin dümdüz! Bunu devletten başka kimse yapamaz ya!
37 okur puanı
Ağustos 2021 tarihinde katıldı
“Ben seni seviyorum canım, yalnız, okşa beni, öp beni... Ben seni seviyorum, seni sevmek istiyorum.”
Reklam
Aşkın hep tedirgin edici, insanın huzurunu kaçırıcı bir duygu olduğu sanılır. Oysa sen şimdi tıpkı bir çocuk gibi huzur dolu bir uykuya dalacaksın, hiçbir korkulu düş görmeyeceksin uykunda. Göreceğin düşler, kaygıdan uzak çocukluk günlerinde oynadığınız neşeli oyunlara ya da yine bunlar gibi kaygıdan uzak, neşe dolu birtakım danslara ilişkin olacaktır. Başkaları tuhaf bulur bunu, seninse bunun tuhaf olup olmadığından haberin bile yoktur. Bana gelince, bunun hiç de tuhaf bir yanı olmadığını çok iyi bilirim. Aşkta huzursuzluk, kaygı, aşkın kendisi değildir. Eğer huzursuzsan, kaygılıysan, tedirginsen, bir şeyler olması gerektiği gibi değil demektir, yanlış yapılmış demektir. Yoksa aşkın kendisi neşe, sevinç doludur; kaygılardan, tedirginliklerden uzaktır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eğer işçi sınıfının amacı, üretim araçları üzerindeki özel mülkiyeti ortadan kaldırmaksa egemen sınıfların devletini yıkmalı ve onun yerine kendi devletini koymalıdır.
Herkesten yeteneğine göre, herkese yaptığı iş kadar (sosyalizm). Herkesten yeteneğine göre, herkese gereksinmesi kadar (komünizm)
Reklam
"Sosyalist ahlâk, hıristiyan ahlâkın aynısı olmasa bile, ona çok yakındır."
Sınıflararası mücadelede devletin yeri, rolü nedir? Devlet, egemen sınıfın yarattığı bir şeydir. O, mevcut sistemi korumak için kurulmuştur ve bu amaçla sürdürülmektedir
Paranoyakların temelde “kuruntulu fikirleri” vardır; onlar da bizim gördüğümüz gerçekliği görürler ama onu daha farklı yorumlarlar ve bu gerçeklik onların sisteminde daha farklı çalışır.
Açıkçası halüsinasyon, beyinde üretilmez; tıpkı bütün “gerçek” duyusal veriler gibi beyin tarafından algılanır.
Aslında sorun “olmayan bir şeyi görmekten” daha farklıdır,organizma orada olanı görmektedir,ama ondan başka kimse bunu görmez, dolayısıyla varlığı betimleyecek anlambilimsel işaret de yoktur, bu yüzden organizma toplumunun diğer üyeleriyle empatiye dayalı bir ilişkiye giremez. Üstelik bu empati bozulması çift taraflıdır; yani toplumun diğer üyeleri onun “dünyası” hakkında empati kuramaz, o da onların dünyasına yönelik bir empati geliştiremez.
Reklam
Lisanın insan hayatındaki rolü artık çok açıktır:bireysel dünya görüşlerinin birbirine bağlandığı böylece hangi açıdan bakılırsa bakılsın ortak bir gerçekliğin inşa edildiği en temel araçtır.
Bir gerçeklik unsuru olarak ölüm hakkında belki hiçbir şey bilinmemesi gerekir ya da eğer mümkünse insanın kaldırabileceğinden daha az şeyler bilmek gereklidir.
"Seks objesi" olan kadınlar mı dediniz?Elbette seks objesidirler ve Tanrıya şükür,her zaman öyle olacaklardır.
Sayfa 207Kitabı okudu
O kadar çok şeye sahibim, ama ona karşı duygularım hepsini yutuyor; o kadar çok şeye sahibim, ama onsuz hepsi bir hiç.
Başarısız olan altın değildi,devletin verdiği sözü tutacağına inanma ahmaklığıydı.
Reklam
Bu kitabın ilk baskısı yazıldığında korkak parasal müdahaleciler hemen mızmınlanmaya başladı.
O halde devlet kendisini özgürce reddetmiş olan insanlara belli "faydaları" zorla dayatmalı mıdır?
Varoluşçuya göre insan daha önce tanımlanamaz, belirlenemez; hiçbir şey değildir o zaman. Ancak sonradan bir şey olacaktır ve kendini nasıl yaparsa öyle olacaktır. Kavrayacak, tasarlayacak bir Tanrı olmayınca, insan doğası diye bir şey olmaz bu durumda. İnsan yalnızca kendini anladığı gibi değil, olmak istediği gibidir de.
İnsan, var olduktan sonra kendini kavradığı gibidir,varlaşmaya doğru yaptığı bu atılımdan (hamleden) sonra olmak istediği gibidir. Kendini nasıl yaparsa öyledir yani. Varoluşçuluğun baş ilkesi de budur işte.
Bakılan her imgenin gerisinde kaybolup giden bir şey vardır.
Kısacası, siz gerçek hayatı görmediniz, yaşamadınız. Gerçek hakkında bilginiz sadece teoriden ibaret. Izdırabı küçümsemenizin, hiçbir şeye aldırmamanızın nedeni basit: Bu dünyada herşeyi boş, değersiz görmek, hayatı, acıyı, ölümü hiçe saymak, hayatın özüne varmanın mutluluğunu duymak, bunların hepsi göbek büyütmüş Rus tembellerine has felsefedir.
Reklam
“Gerçeğe ererek, gerçek mutluluğa varmaya çalış!” İyi ama şu “Gerçek mutluluk” neymiş?
Çünkü sadece kendi kaderlerini bir gizem olarak yaşayabilenlerin gerçek anlamda yaşadıklarına inanıyorum.
Dahası,tarihsel tecrübeye bakarak şunu söyleyebiliriz ki,mülkiyet haklarının koruyuculuğunu devlete emanet etmek,kümesi tilkiye emanet etmek gibidir
Sayfa 124Kitabı okudu
Ama bu demektir ki,elbette,bir kez daha faydacılar mülkiyet konusunda bir adalet kuramına sahip olmaktan kaçma arzusunda çuvallamışlardır.Esasen böyle bir kuramları vardır;ve de bu kuram gayet basitçe,devlet neye yasal diyorsa yasal odur şeklinde ifadesini bulmaktır.
Sayfa 122Kitabı okudu
Aslında sosyal yapımız bütüncülüktür ki hükümeti daima bireylere üstün kılıyor!