Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.26
Kıtab-ı Karmık
Kıtab-ı Karmık
@Tut_ki
Sınıf Öğretmeni
Lisans
Şanlıurfa
Bingöl
124 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Alma ve Yedi Canavar
Kitabın ana karakteri Alma, hayatının zorluklarıyla başa çıkmaya çalışan genç bir kızdır. Alma’nın hikayesi, okuyucuya kendi iç dünyasındaki “canavarlarla” yüzleşme ve onları kabullenme sürecini anlatır. Bu canavarlar, Alma’nın depresyonunun sembolik temsilleri olarak karşımıza çıkar.
Kitap, gençlerin depresyonla nasıl başa çıktığını anlatırken, aynı zamanda okuyucuya empati kurma ve anlayış gösterme konusunda da dersler verir. Alma’nın hikayesi, okuyucuya kendi sorunlarını kabullenme ve onlarla yüzleşme konusunda ilham verir.
“Alma ve Yedi Canavar”, sade ve tanıdık bir diliyle okuyucuyu yormadan ilerleyen bir hikaye sunar. Kitap, küçük bir çocuğun da yaşlı bir adamın da hayatının mutlaka bir yerinde, türlü şekillerde yaşadığı duyguların berrak bir anlatısını sunar.
Sonuç olarak, “Alma ve Yedi Canavar”, hem genç hem de yetişkin okurlar için duygusal zorluklarla başa çıkma konusunda değerli dersler sunan, etkileyici ve düşündürücü bir eserdir.
Parçalanma
Kitap, insanın çürüme, yıkım ve çaresizlik duygularını işlerken, varoluşun anlamsızlığına ve acısına dair derinlemesine düşünmeyi sürdürür. Cioran'ın sivri üslubu ve çarpıcı düşünceleri, okuyucuları kendine çeker ve düşündürür.
"Parçalanma," nihilizm, varoluşçuluk ve metafizik gibi felsefi konuları ele alırken, bunları özgün bir şekilde yorumlar. Cioran'ın kitap boyunca ifade ettiği düşünceler, insanoğlunun yaşamın anlamını arayışını sorgulamasına neden olabilir.
Ancak kitap, herkesin kolayca sindirebileceği bir okuma değildir. Cioran'ın dilinin yoğunluğu ve karamsarlığı, bazı okuyucular için ağır gelebilir. Ancak varoluşsal meselelere ilgi duyanlar için, "Parçalanma," derin düşünmeye ve varoluşsal soruları sorgulamaya yönlendiren güçlü bir eser olabilir.
Sonuç olarak, E. M. Cioran'ın "Parçalanma" kitabı, insanın varoluşsal sorunlarını derinlemesine ele alan ve düşünmeye sevk eden bir eserdir. Ancak, bu kitabı okurken karamsarlık ve nihilizm temaslarına hazırlıklı olmanız önemlidir.
Zamana Düşüş
E. M. Cioran, 20. yüzyılın en önemli felsefecilerinden biri olarak kabul edilir. Onun metinleri, varoluşu sorgulayan, insanın düştüğü her türlü durumu eleştiren ve ona öfke duyan bir yazarın kaleminden çıkmıştır. Cioran'ın Zamana Düşüş adlı kitabı da bu öfkenin ve eleştirinin doruk noktasıdır. Kitapta Cioran, insanın yaratılışından itibaren zamana düşmesini ve bunun tarihsel sonuçlarını inceler. Ona göre insan, ebediyetten zamana düşerek büyük bir hata yapmıştır ve bu hata hem bireysel hem de toplumsal olarak acı çekmesine neden olmuştur. Cioran, bu kitapta insana, insanlığa, insan oluşa lanetler yağdırırken, okurlarını da hayatla, varoluşla, ölümle burun buruna getirir. Zamana Düşüş, Cioran'ın acımasız, bedbin ve lanetli bir ayna olarak karşımıza çıktığı derinlikli bir eserdir.
Okur Takip Önerileri
Tarih ve Ütüpya
Bu kitap, Romen-Fransız filozofun tarihsel olaylar, ideolojiler ve insan doğası üzerine düşüncelerini içeren bir deneme koleksiyonudur. İşte kitap hakkında yazabileceğimiz bazı noktalar:
Kitabın ana teması: Cıoran, tarihin insanlığın acılarını artırdığını, ütopyaların ise hayal kırıklığına uğrattığını savunur. O, insanın kendi varoluşunu sorgulaması gerektiğini ve hayatın anlamsızlığına karşı bir tutum geliştirmesi gerektiğini önerir.
Kitabın yapısı: Kitap, altı bölümden oluşur: Tarih Üzerine, Ütopya Üzerine, İdeoloji Üzerine, İnsan Doğası Üzerine, Tarihçiler Üzerine ve Tarih Felsefesi Üzerine. Her bölümde, Cıoran farklı tarihsel figürler, olaylar ve akımlar üzerine yorumlar yapar.
Kitabın üslubu: Cıoran, keskin, ironik ve aforistik bir üslup kullanır. O, okuyucuyu şaşırtmak, rahatsız etmek ve düşündürmek ister. O, kendi görüşlerini kesin olarak dayatmaz, ama okuyucuya alternatif bakış açıları sunar.
Kitabın değerlendirmesi: Kitap, tarih felsefesi alanında önemli bir katkıdır. Cıoran, tarihin anlamını ve işlevini sorgular ve eleştirir. O, insanlığın kaderi ve geleceği üzerine karamsar ama gerçekçi bir bakış sunar. Kitap, okuyucuya tarihe ve kendine yeni bir gözle bakma fırsatı verir.
Fakir Kene
Birhan Keskin’in “Fakir Kene” isimli kitabı, 2016 yılında Metis Yayınları tarafından yayımlanan bir şiir kitabıdır. Kitapta, yazarın önceki kitaplarından tanıdığımız sade, yalın ve etkileyici diliyle yazılmış 19 şiir yer almaktadır. Bu şiirlerde, yazar, hayatın, aşkın, acının, ölümün, doğanın ve insanın çeşitli yönlerini ele alırken, okuru hem
Soğuk Kazı
Birhan Keskin’in “Soğuk Kazı” şiir kitabı, 2010 yılında Metis Yayınları tarafından yayımlanan ve 2011 yılında Metin Altıok Şiir Ödülü’nü kazanan bir eserdir. Kitap, üç bölümden oluşmaktadır: “Soğuk Kazı”, “Katı” ve “Gazze”. Kitabın adı, hem imgelerin kazıma yoluyla oluşturulduğunu, hem de gömülü bir şeylerin kazılıp çıkartıldığını ima eder.
Avare Düşünceler
Emil Mihai Cioran'ın "Avare Düşünceler" adlı eseri, insanın varoluşsal sorunlarını keskin bir dil ve derin bir düşünceyle ele alan önemli bir yapıttır. Kitap, nihilizmin ve çelişkilerin izini sürerek insanın içsel dünyasına odaklanır. Cioran, bu eserinde hayatın anlamını sorgularken, insanın varoluşunun kaçınılmaz hüznünü de derinlemesine inceler.
Eserde, Cioran'ın karakteristik üslubuyla yazılmış aforizmalar ve düşünceler yer alır. Yazar, insanın düşüncelerinin ve hislerinin karmaşıklığına dair derinlemesine gözlemler sunar. Kitap boyunca, yaşamın anlamsızlığı ve insanın içsel çatışmaları üzerine felsefi düşünceleri derinlemesine işler. Cioran, okuyucuları düşünmeye ve sorgulamaya teşvik ederken, bazen çarpıcı bir ironi ve kara mizahla da yaklaşır.
"Avare Düşünceler," varoluşun sancılı yönlerine odaklandığı gibi, aynı zamanda insanın zihinsel labirentlerini keşfeder. Cioran, yaşamın kaçınılmaz trajedisini anlamaya çalışırken, insanın umutsuzluğunu ve çelişkilerini ustaca ifade eder. Eser, okuyucuya derinlemesine düşünme fırsatı sunarken, aynı zamanda kendi iç dünyasını da sorgulamasını sağlar.
Sonuç olarak, "Avare Düşünceler," Emil Mihai Cioran'ın çarpıcı düşünce tarzını ve derin felsefi yaklaşımını yansıtan etkileyici bir eserdir. Kitap, insanın varoluşsal sorunlarına dair keskin gözlemler ve düşünceler sunarken, aynı zamanda nihilizmin ve hüznün izini sürer. Cioran'ın dilindeki incelik ve eserin derinliği, okuyucuları düşünmeye ve yaşamın anlamı üzerine kendi düşüncelerini sorgulamaya davet eder.
Burukluk
E. M. Cioran'ın Burukluk kitabı, varoluşçuluk ve nihilizm üzerine felsefi bir incelemedir. Kitap, hayatın anlamsızlığı ve boşluğu üzerine yoğunlaşır ve okuyucuyu varoluşun karanlığına bir yolculuğa çıkarır.
Cioran, kitabında hayatın bir trajedi olduğunu ve insanoğlunun sürekli bir umutsuzluk içinde yaşadığını savunur. Ona göre, insanoğlu, doğası gereği mutsuzdur ve hiçbir şey onu mutlu edemez. Hayat, bir arayıştır ve bu arayış hiçbir zaman son bulmaz.
Cioran'ın kitabı, insanın varoluşunun karanlığına bir ışık tutması bakımından önemlidir. Kitap, okuyucuyu varoluşun karanlığından korkmamaya ve hayatın anlamını kendi içinde aramaya teşvik eder.
Burukluk, felsefi bir inceleme olmasının yanı sıra, aynı zamanda bir şiirsel eserdir. Cioran'ın dili, yalın ve özlüdür ve kitapta yer alan düşünceler, okuyucuyu derin bir düşünmeye sevk eder.
Burukluk, zor bir kitaptır, ancak aynı zamanda çok değerli bir kitaptır. Kitap, okuyucuyu varoluşun karanlığına bir yolculuğa çıkarır ve ona hayatın anlamını sorgulatır.
Burukluk, felsefi bir inceleme, bir şiirsel eser ve aynı zamanda bir başyapıttır. Kitap, okuyucuyu derin bir düşünmeye sevk eder ve ona hayatın anlamını sorgulatır.
Umutsuzluğun Doruklarında
Emil Michel Cioran'ın "Umutsuzluğun Doruklarında" kitabı, 1934 yılında yayımlanan bir deneme kitabıdır. Kitap, Cioran'ın varoluşçuluk, nihilizm ve umutsuzluk üzerine düşüncelerini içerir.
Cioran, kitabında, insanın varoluşunun temelde umutsuzluk üzerine kurulu olduğunu savunur. Ona göre, insan, evrendeki bir yabancıdır ve bu dünyada hiçbir yere ait değildir. İnsanın tüm çabaları, bu umutsuzluğu bir nebze olsun azaltmaya yöneliktir. Ancak, bu çabalar sonuçsuzdur ve insan sonunda yine umutsuzluğun kucağına düşer.
Cioran, kitabında, umutsuzluğun bir zayıflık değil, bir güç olduğunu savunur. Ona göre, umutsuzluk, insanı gerçekliğe daha gerçekçi bir şekilde bakmaya zorlar. Umutsuzluk, insanı, bu dünyadaki tüm acı ve ıstıraba rağmen, yaşamaya devam etmeye zorlar.
"Umutsuzluğun Doruklarında" zor bir kitaptır. Ancak, aynı zamanda çok değerli bir kitaptır. Cioran'ın düşünceleri, insanı varoluşunun temeli hakkında düşünmeye zorlar. Bu kitap, insanı hayata daha gerçekçi bir şekilde bakmaya ve daha anlamlı bir hayat yaşamaya teşvik eder.
"Umutsuzluğun Doruklarında" kitabı; varoluşçuluk, nihilizm ve umutsuzluk üzerine yazılmış en önemli kitaplardan biridir. Bu kitap, felsefe, edebiyat ve psikoloji meraklıları için mutlaka okunması gereken bir kitaptır.
Bir Adam Girdi Şehre Koşarak
Evet, yazabilirim. Tarık Tufan'ın "Bir Adam Girdi Şehre Koşarak" kitabı, yazarın 2011 yılında yayımlanan ilk kitabıdır. Kitap, Yasin suresinin 20. ayetinden esinlenerek verilen bir isimle başlar: "...Şehrin en uzak ucundan bir adam koşarak geldi ve 'Ey kavmim' dedi, 'Bu elçilere uyun!'"
Kitap, altmış sekiz denemeden oluşur. Bu denemelerde yazar, Diyarbakır'dan Kudüs'e, İsrail'den İstanbul'a kadar birçok farklı yerden bahseder. Ayrıca Raif Efendi, Maria Puder, Max Brod, Anna, Sartre, Bachelard, Cemal Süreyya, Ümmügülsüm, Faruk Yücel gibi birçok edebi ve kültürel kişi ve eserden de söz eder. Kitapta dini-tasavvufi motifler de sıkça işlenir.
Kitap, okuyucuya edebi bir zevk veren cümlelerle doludur. Bazı denemeler tamamen altı çizilebilir niteliktedir. Kitabın giriş bölümü olan "İlk Söz" başlığı da oldukça ilgi çekicidir. Kitap, okuyucuyu dünyanın farklı yerlerine götüren, bir oturuşta bitirilebilecek bir eserdir.
Gözyaşı Ve Azizler
E. M. Cioran Gözyaşları ve Azizler kitabı, Rumen-Fransız yazarın 1937 yılında yayımlanan ilk deneme kitabıdır. Kitapta Cioran, bir inanç krizinin sonucu olarak insanın derinliklerine, hatta uçurumlarına iner ve gözyaşlarının kaynağını araştırır. Orada azizler ve azizelerle birlikte Bach'ı, Mozart'ı, Van Gogh'u, Dostoyevski'yi, Rilke'yi, Mevlana'yı ve Şems'i bulur. Kitap, Cioran'ın kendine özgü üslubuyla yazılmış, keskin, ironik ve provokatif bir metindir. Cioran, insanın varoluşsal sıkıntısını, acısını ve umutsuzluğunu felsefi bir bakış açısıyla ele alır. Kitapta ayrıca Cioran'ın hayranlık duyduğu Nietzsche'nin etkisi de görülür. Cioran, Gözyaşları ve Azizler kitabında insanın hayatla olan çelişkisini, kendi kendini yok etme eğilimini ve yaratıcılıkla olan ilişkisini sorgular. Kitap, okuyucuyu rahatsız etmekten çekinmeyen, ama aynı zamanda düşündüren ve etkileyen bir eserdir.
Afrikalı Leo
Amin Maalouf, "Afrikalı Leo" ile okuyucularını 16. yüzyılın siyasi ve kültürel karmaşıklıklarının içine sürükleyen büyüleyici bir yolculuğa çıkarıyor. Roman, gerçek bir tarihi kişilik olan Hasan el-Wazzan'ın yaşamını temel alırken, yazar hayal gücünü ve tarihi araştırmalarını birleştirerek kusursuz bir kurgu sunuyor. Hasan
