hayattan çok az şey istedim , ama o kadarı bile esirgendi benden . hani yüreğinizin katılığından değil de , paltonuzun düğmelerini açmaya üşendiğiniz için dilenciyi başımızdan savarız ya , işte o şekilde ..
hayatın ritmini kaçırmış olsan da
uyumadığın gecelerin sabahında umut var
çiçeklerini sulamaktan vazgeçsen de
azıcık uzağın yağmur
aynı yerden sevmediğin için
sevdiklerin ile aynı yerde değilsin ..
Türkiye de yaşayan 64 milyon insana şerefsiz dediğimi söylediler , ben hiçbir halka halklara asla şerefsiz lafını kullanmadım . Avrupa da söylüyorum ben yaz da olsa kış da olsa farketmez geceleri çok üşüyorum . Sorun kalorifer sorunu değil sorun yorgansız oluşum sorunu da değil , beni üşüten tek birşey var ben vatansızlıktan üşüyorum . Umudum ve
ilerlemek , bilim ve asırlardır hayalini kurduğumuz gezegenler ötesi bir gelecek . ama bu gerçekte , bunu yapmalarının sebebi her insan evladının diğer insanlara yardım etmek için temel bir içgüdüsünün olmasıdır . bazen böyle görünmeyebilir ama bu doğru . bir yürüyüşcü dağlarda kaybolsa , insanlar bir arama düzenlerler . bir tren kaza yapsa , insanlar kan vermek için sıraya girerler . bir deprem şehrin birini yerle bir etse , dünyanın dört bir tarafından insanlar acil durum malzemeleri gönderirler . bu insanların içinde öyle temelde bulunan bir şeydir ki , istisnasız her kültürde yer bulmaktadır . evet , umursamayan şerefsizler yok değil , ama umursayanlar onları sayıca katlıyor .
Çocukluğumuzda bize yeterince verilmeyen duyguları , büyüdüğümüzde bir şekilde elde etme çabası içerisinde birçok rollere bürünüyoruz . Elbette her insan beğenilmek , ilgi görmek , kabul görülmek ister . Biz insan doğası olarak bunları isteriz , istemek zorundayız . Belki insanlığımızı bu duygular katkısıyla da hissediyoruz . Fakat bazı insanlar
öğrenci nerede olursa olsun sınavlardan küçük bir ezberleme ile paçayı kurtarmaya bakar . onlarda yüksek ideallere rastlanmaz . en büyük istekleri devlet dairesinde birer koltuktur . geleceği olmayan bir devlet memuru sandalyesinde , hareket etmek ve iyi yaşamak şerefinden mahrum olarak , kısır bir uğraş içerisinde akıllarını körelterek yüksek gayelere doğru bir özlem duymadan ömürlerini çürütürler ..