Onu kaybetmek, zamanın akışında süzülen bir yaprak gibi hafif olmayı hiç öğrenemedi. Acı, kalbimin en derin köşelerine işlemiş, orada sessizce ama inatçı bir şekilde yaşamaya devam ediyor. Günler geçiyor, mevsimler değişiyor ama o acı, zamanın iyileştiremediği bir yara gibi duruyor. Gözlerim kapalıyken bile hissediyorum; her hatırası, her gülüşü,
176 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
2024 Okuma Listesi 2. Hafta - 2. Kitap Yalan Roman, Romain Gary'nin Emile Ajar mahlasıyla yazdığı romanlardan biri. Elimdeki, Roza Hakmen çevirisiyle Can Yayınlarından çıkmış 1999 baskısı. Kazak asıllı bir anne ve Yahudi bir babanın oğlu olan 1914 Litvanya doğumlu Romain Gary iç savaş yüzünden göçtüğü Fransa’da annesi tarafından Fransız
Yalan-Roman
Yalan-RomanRomain Gary (Emile Ajar) · Can Yayınları · 1999326 okunma
Reklam
Göğsümü yumruklayarak, "Emile Ajar benim!" diye bağırdım. "Biricik, tek Emile Ajar’ım ben! Ben eserlerimin evladı ve onların babasıyım. Kendi oğlum ve kendi babamım ben! Kimseye bir şey borçlu değilim! Kendi yazarımım ben ve bununla gurur duyuyorum! Gerçeğim! Balon değilim! Sahte değilim; acı çeken, daha fazla açı çekip eserime, dünyaya, insanlığa bir şeyler kazandırmak için yazan bir insanım! Eserim söz konusu olduğunda hiçbir duyguya, aileye yer yoktur! Önemli olan tek şey eserimdir!
Sayfa 158 - Can Yayınları - 1999 BaskısıKitabı okudu
Her geçen gün oraya çıkan bu kadını tanımaya çalışıyorum. Ne ister? Ne sever? Onun yaşamı nasıl olmalı? O kadar bağlantımı kaybetmiştim ki kendimle, bu aymış kafamla, huzur, dinginlik ve hatta neşe hissederek kendimle vakit geçirmek büyük bir yenilik benim için. Yepyeni ve çok sağlam bir dost edindiğimi fark ediyorum. Birlikte vakit geçirmekten
Sayfa 251Kitabı okudu
İçimden değil, sesli bir şekilde söyledim:
"Ben bir acı yaşadım. Bu acıyla var oldum. Bu acı benim gerçeğim. Diğer bütün gerçeklerim gibi... Acı da hayatın gerçeği; mutluluk gibi, öfke gibi, haz gibi. Her insan acısıyla yaşamaz mı zaten? O acıyı hep yanında taşımaz mı? Sözlerinde gizleyerek ama yüreğinde hissederek? En mutlu günlerinde bile şükran duyarak, aslında biraz da acıları yüzünden ağlamaz mı? Acıları, mutluluklarında bile insana eşlik etmez mi? Çünkü mutluluk işte o zaman değerli olurdu. O zaman anlaşılırdı etkisi, derinliği. Benim acımı zihinimin en arkasına koyup yok saymam değil; ortaya çıkarmam gerek. Yapmam gereken, onu olduğu yerden yavaşca çıkarmak, önüme koymak ve yüzleşmek." Kendime bunları sôyledikten sonra biraz daha iyi hissettim.
"Başınıza gelmeden önce, duyduğunuz ya da gördüğünüz tüm kötü olaylar size masal gibi gelir. Hayatım boyunca duyduğumz gördüğüm, haberdar olduğum binlerce gerçekleşmiş dram var beynimin atölyelerinde işlenmiş, ancak hiçbirine karşı en ufak bir duygu kıpırdaması yaşamadım. Hepsi bana masal gibi gelmişti...ve şimdi benim gerçeğim kimin masalı olacak? Zor kullanılmış bir masal bu, içinde gözyaşı dökülmüş. Acı ve ızdırap çeken biri olmuş, çığlıklar atan biri, sonra utanan... Sonunda prensesi ölen bir masal bu, kahramanı bile kötü olan bir masal."
Sayfa 331Kitabı okudu
Reklam
51 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.