Turgut Uyar
Göğe baktıran şair’in bütün şiirlerini okuma mutluluğunda, yolculuğumuzun sonuna geldik. Acının, aşkın, umutsuzluğun, birazda mutsuzluğun şairi, bazı yerlerde Tomris Uyar’ın yerinde olmak istiyor insan… Aşkı, sevgiyi bu kadar hissederek yazması beni çok etkiledi. En sevdiğim şairlerden, Turgut Uyar iyi ki geçmişsin bu dünyadan… Notum; Şiirin gölgesinde bir dünya istiyorsanız, Büyük Saat’i mutlaka okuyunuz! Şiirsiz kalmayın, şiir hayattır!
Büyük SaatTurgut Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20197,3bin okunma
Merhabalar,
Kitabın bitimine 50 sayfa kalmışken tutamadım kendimi ve hemen bir şeyler yazmam gerek diye düşündüm. Kitabın mükemmel içeriğini anlatmaya geçmeden önce bu şaheseri kimin yazdığını anlatmak istiyorum.
Kimdir bu
Vamık Volkan yazarımız?
Vamık Volkan, 1932 Lefkoşa/Kıbrıs doğumludur. Kıbrıs İslam Lisesi'nde okudu; son sınıftayken çıkan
Merhabalar,
Çok geç tanıştığım -daha doğrusu okumaya başladığım- bir yazarla karşınızdayım. O kadar duymamıza rağmen hep ertelediğimiz bir kitap, çoğumuzun.
Eğer bir şair tüm şiirlerinde acı dolu dizeler döktürüyorsa yaşanmışlıkları çoktur.
Didem Madak da öyle, yazarın alıntılarını gördüğümde istemsizce boğazım düğümleniyor. Ne yaşamış bu şair de
Acının yoğurduğu coğrafyada hüzünle yoğrulan yüreğini şiirin serinliğiyle avutan şair dostum Murat Kayış’ın şiir kitabı “Seni Sevmeme Beş Dakika Kalmıştı”, Kuytu Yayınlarından yayımlandı.
Her ne kadar yüreği Anadolu dolu olsa da kalbinin bir yerlerinde her daim İstanbul’u gizli bir sevda olarak saklayan Şair, kitabına da bir İstanbul girişiyle
- Baba, ne yapıyorsun?
+ Bu gece kalbimi düşürdüm de, onu arıyorum.
- Onu burada mı bulacaksın?
+ Ya nerede bulacağım! Toprağa eğilip onu arıyorum. Kasım ayında Fellah kızları zeytinleri tane tane toplar ya, ben de kalbimi işte öyle tane tane yerden topluyorum.
- Ama senin topladığın şey çakıl taşı, baba!
+ Olsun, bu da hafızayı ve zihni zinde
Yüzyılımız roman edebiyatının kurucularından sayılan Avusturyalı yazar Hermann Broch, kitlesel bir çılgınlık ve yozlaşma başladığımda sanat eserinden ne beklenebileceği sorusunu tartışmak için başyapıtı “Vergilius’un Ölümü”nde, MS.1.yüzyılı sahne olarak seçmiş, anılan sorgulamayı latin dünyasının en büyük şairi sayılan Vergilius’un ağzından
Telgraf tellerinden geçen vınıltı gövdeme geçiyor, içimin boşluğunda anaforlar yapıyordu. Burada bu biçimde geçirdiğim vaktin hesabını yapamayacağım. Bir ara uyku bütün ağırlığıyla bastırır gibi oldu. Yere düşmek tehlikesini önlemek üzere dönerek direği kucakladım. Şimdi, kollarımın arasında bir müzik aracı vardı. Telgraf direği, dalları
☆☆☆☆
Alıntı...
"Seni severken içim geçmiş . Sızıp kalmışım . Üstümü örten de olmamış , üşümüşüm . Uyandığımda yüreğim tutulmuş. Kıpırdatamıyorum hiçbir yere. "
"Seni yavaş yavaş bırakıyorum . Bir daha da yüreğime sürmeyeceğim .
Şimdi çek yüreğini ,ben gidiyorum .arkamdan suda dökmek boşuna , gelmeyeceğim . Kursağından haram şiir