"İsa ve Meryem mitolojisinden önce aşk tanrıçası Venüs ve ok atan oğlu aşk tanrısı Cupido vardı. Çiftin en ünlü ve belki de en unutulmaz tasviri. 16. yüzyılda Bronzino'nun yaptığı ve Londra Ulusal Galeri'de sergilenen Venüs, Cupido. Ahmaklık ve Zaman tablosudur.
Tabloda, çevrelerindeki insan kalabalığını umursamayan, her ikisi de çıplak olan anne ve yetişkin oğlu, dillerin de kullanıldığı enfes bir öpüşme sergilerler. Havva gibi, Venüs'ün de elinde bir elma vardır. Cupido, aşkla annesinin memesini kavramıştır."
Kulluğum, divaneliğimle ellerini, gözlerini öperim. Öpüyorum ama doyamıyorum. Mutluluk ya da cehennem bu galiba. Sana doymak, korkunç ahmaklık olur. Hadi gel...
Absürtlük, Batılıların beyinlerinden değil, karınlarından dışarı sızıp çıkan bir olgudur. Batılının doymuş karnının sızıntısıdır.
Yıyip içen, Asyalıya ve Afrikalıyı kendisi için çalıştıran, bir saatlığıne teknik bir iş yapıp karşılığında yüz Mark alan Batılı, zamanının geri kalanında dans eder, içki içer, maskeli balo ve karnaval düzenler,
"Zaman Gezgini'nin İnsanlığın Gelişimi'ne hiç de iyimser bir gözle bakmadığını ve durmadan büyüyen uygarlığı önünde sonunda yaratıcılarının üstüne yıkılıp onları yok edecek bir
ahmaklık yığını olarak gördüğünü biliyorum.."