"Olmadık insanlar, bambaşka hayatlar bir odaya tıkılıp kalmışız. Her şeyle dalga geçebilecek kadar sıkılmış ve darılmışız kendimize. Ne olmadık hayallerin değeri var ne de birkaç parça hayat belirtisinin..."
"Geceleri yatağa yatar ama uyuyamazdım. Nefret edecek bir sürü şey gelirdi aklıma, ama sonunda yine kendimden nefret ederdim. Geceleri çok düşünmekten gündüzleri başım ağrırdı..."
"Yanlış bir şeyler var, diye düşündü; sözlerle gerçek arasında bir boşluk, bir aykırılık vardı. Eğer dünyayı ıslah etmek istiyorlarsa, diye düşündü, neden oradan, merkezden, kendilerinden başlamıyorlardı?"