Bedeni zenginleştiren yalnızca kafadır;
Güneş nasıl en koyu bulutların ardından bile
kendini gösterirse,
En gösterişsiz kıyafetin altından namus da öyle görünür.
Tüyleri daha güzel diye alakarga tarlakuşundan daha mi değerli?
Sayfa 98 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Malazan serisinin ilk kitabı Ay Bahçeleri; ayrıntılı ve derinlemesine kurgulanmış etkileyici evreni, birbirinden renkli ve çok boyutlu karakterleri, büyücü-efsuncu-simyacı-sihirbaz gibi isimleri olan hünerli kişileri, kaynağını kovan denilen geçitlerden alan özgün büyü sistemleri, insandan farklı ve üstün yeteneklere sahip ırkları, yaşanılan
İkinci kitabın özellikle ruhumda bıraktığı -yer yer yıkıcı- muazzam üzüntülerin üzerine hemen üçüncü kitaba başlayamazdım. Nitekim etkisini atamayacağım yeni ölümlere hazırlanmak için bir hayli vakit gerekti.
Daha ilk sayfada sonunda ödül olmasa bile koşturmaktan keyif aldığım bir labirent faresi olarak
adım attım tekrar Malazan evrenine. Hafıza geliştirme teknikleri vardır. İşte satranç oynamak, şiir ezberlemek gibi gibi... Bu tekniklere Malazan okumayı da rahatlıkla ekleyebiilirsiniz.
Yaklaşık 300 sayfa sonunda kimin kim olduğu tekrar tam anlamıyla oturuyor ki kitabın bu bölümü oldukça yorucu ve yoğun. Önceki iki kitabı düşününce sonrasında gelecek olarak unutulmaz anlara hazırlanmak için işte bu kadar vaktiniz var.
Daha sonrasında ise kafada tanıdık bir cümle kendini tekrar ediyor. YİNE BAŞLIYORUZ.
Yepyeni tanrılar, benzerine çok az rastlanır orijinallikte karakterler, oyun masasında hiç bilinmedik ve beklenmedik kartlar ve her şeyin ötesinde hayal sınırlarını zorlanmadan aşan savaş bölümleri...
Biliyorum göz korkutucu bir kitap. Fakat sonuçlar düşünülünce okumazsanız çok şey kaybedeceğiniz bir külliyatın üçüncü basamağı var elimizde.
Okuduğunuz için teşekkürler...
Not: Alakarga, Itkovian, Tırıs, Brukhalian, Harllo, Genç Toc ve daha nice karaktere anlattıkları öyküler için minnettarım.
Bugün Malazan serisi ilk kitap olan Ay Bahçeleri'nden bahsedeceğim. Kitabı
Aylin Büyüksavaş ile birlikte okuduk. Her bölümde sohbet ettik, seriyi birlikte okumaya devam edeceğiz. Onunla okuduğum için çok mutluyum.
Gelelim Ay Bahçeleri'ne. Çok katmanlı ve aslında birbirine bağlı bir hikâye Ay Bahçeleri. Malazan İmparatoru'na
“Sen hiç savaş gördün mü?” diyorlar.
Ben hiç savaş gördüm mü?
Bu soruya verecek cevabım yok. Ben bir şeyler gördüm. Ama savaş mıydı o gördüklerim, emin değilim. Ben bir şeyler öldüm. Ama ölüm müydü o öldüklerim, ondan da emin değilim.
“Peki hiç insan öldürdün mü?” diyor Passolini. Kendi katilini arar gibi.
“Peki hiç aşığını öldürdün mü?” diyor Greenaway. Aşkı arar gibi.
“Peki hiç kendini öldürdün mü?” diyor Haneke. O an öldürüyorum kendimi hiçi hiçine.
Bir alakarga az uzağımızda su kenarına konmuş, bir bizi dinliyor, bir su içiyor. Ona bakıp düşünüyoruz. Haneke, Pasolini, Greenaway ve bir de ben.
Hayat nedir? Aşk nedir? İntihar nedir?
Asıl soru... Kötü nedir?
Sayfa 53 - Haneke, Pasolini, Greenaway Bir de BenKitabı okudu