niyet amelden üstündür..
Bütün ibadetlere niyet, iyilik istemektir. Yüzünü dünyaya değil, âhirete çevirmek olup ve bu niyetle amel etmek, bu isteği sâbit ve kuvvetli eder. Demek ki, amel, niyetten meydana gelse de, istek ve niyeti kuvvetlendirmek içindir
Sayfa 689 - Bedir YayınlarıKitabı okudu
Niyet
Niyet bir tılsımdı, duyguların besmelesiydi. Toprağı elmas eden sırdı. Amel-i insanın kimyasıydı. Cevher-i ameldi.
"Dünyada iki gram altın için iki ton toprak elenir. Ahirette de böyledir. Niyet altın gibidir. Çok amel değil, ihlaslı amel lazımdır. O kadar amelde hep niyet aranır, niyete bakılır. Allah için olanlar seçilir, diğerleri atılır."
Hz.Mevlana Sultanım
Anlatıldığına göre namazda on iki bin haslet , özellik vardır ve bu on iki bin haslet on iki haslette, özellikle toplanmıştır. Bu hasletlerin altısı namaza başlamadan önce ve altısı da namaz sırasında olmak üzere şunlardır:
1. İlimdir. Çünkü Peygamberimiz - Salât ve selâm üzerine olsun- şöyle buyuruyor:
" Bilerek yapılan az amel , bilmeyerek , rastgele yapılan çok amelden daha hayırlıdır."
Tirmizî
2. Abdesttir.
"Temizlenmeksizin ( abdestsiz) namaz olmaz."
Buharî
3.Giyimli olmaktır.
" Ey âdemoğulları, her mescid karşısında zinetinizi takınınız."
(Araf sûresi, âyet :31)
Yani her namaza duracağınız sırada elbiselerinizi giyininiz.
4. Vakit gözlemektir.
" Hiç şüphesiz, namaz üzerinizde belirli vakitli bir farzdır.
(Nisâ sûresi, âyet:103)
5. Kıbleye dönmektir.
" Yüzünü Mescid-i Harama doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o tarafa çeviriniz."
( Bakara sûresi, âyet:144)
6. Niyet etmektir.
" Ameller niyetlere bağlıdır. Herkes niyet ettiğini elde eder."
Buharî
Hikmet ehlinden bir zat der ki: Şu yedi amelde yedi görevi terk eden kişi yaptığı o işten bir yarar göremez:
1- Allah'tan, O'nun azabından ve gazabından çekinmeden korku hali yaşamak.Bu kişi, "Ben Allah'tan korkarım" der fakat günah işlemekten geri durmaz.O halde "Allah'tan korkuyorum" demesinin kendisine
Niyet
Bütün davranışları ibadetleştiren en önemli unsur, niyettir
Niyet ise kalbin kastı ve yönelişidir. İslam'da yapılan bir işi "ameli-i salih" kılan husus, Allah'ın rızasını elde etme amacıdır
Böyle olmayan hiçbir iş, yani O'nun rızasını elde etme gayesi taşımayan hiçbir amel; isterse namaz, zekât olsun din açısından hiçbir değer ifade etmez
Sayfa 217
"Bu dünya dâr-ül hizmettir, ücret almak yeri değildir. A'mal-i sâlihanın ücretleri, meyveleri, nurları berzahta, âhirettedir. O bâki meyveleri bu dünyaya çekmek ve bu dünyada onları istemek, âhireti dünyaya tâbi' etmek demektir. O amel-i sâlihin ihlası kırılır, nuru gider. Evet o meyveler istenilmez, niyet edilmez. Verilse, teşvik için verildiğini düşünüp şükreder."
Sayfa 134Kitabı okudu
"Bu dünya dârü'l-hizmettir, ücret almak yeri değildir. A'mal-i sâlihanın ücretleri, meyveleri, nurları berzahta, âhirettedir. O bâki meyveleri bu dünyaya çekmek ve bu dünyada onları istemek, âhireti dünyaya tâbi' etmek demektir. O amel-i sâlihin ihlası kırılır, nuru gider. Evet o meyveler istenilmez, niyet edilmez. Verilse, teşvik için verildiğini düşünüp şükreder."
Sayfa 134 - Söz basım yayınKitabı okudu
Sâlih Amel...
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerîflerinde üç insandan bahsediyorlar. Bir âlim, cömert bir zengin, cihadda veren bir kişi. Cenâb-ı Hakk'ın huzuruna çıkarıldıkları vakit üçünün de cehennemlik oldukları anlaşılıyor. Çünkü âlim, Allah rızası için değil ne kadar çok biliyor desinler diye ilim
öğrenip öğretmiştir. Zengin, Allah rızası için değil, ne kadar cömerttir desinler diye kazanıp infak etmiştir. Kılıç sahibi de ne kadar kahraman bir adam desinler diye dövüşürken can vermiştir.
Hadis-i şerîfte zikredilen üç insana dikkatle bakarsak, ömrünü, malını ve canını veren üç kişi göreceğiz. Allah için olmadıktan sonra, ömrünü, malını, hatta canını dahi versen neticesi hüsran demek ki!
Sâlih amel hüsrandan kurtuluşun kapısıysa, niyet o ka pıyı açan tılsımlı anahtar. Yaşarken kalbinde o anahtarı taşıyanlar, ölürken açılan kapıdan tebessümle girerler içeri.
Niyet ettik Allah rızası için yaşamaya diyelim o zaman.
Niyet öyle bir sırdır ki onu Canab-ı Hak'tan gayri kimse bilmez. Amel zâhirdedir, riya karışma ihtimali vardır. Ama niyete riya karışma ihtimali yoktur. Onun için niyet amelden hayırlıdır.
... ~...
Sayfa 41Kitabı okudu
Kötüye aşık olmak kötüyü iyi yapar. İşte o an haram, helal görünür gözüne. Perde yırtılır, haya sıyrılır. Ten ruhun dolaşma alanını daraltır. Niyet kirlenir, amel zehirlenir.
Madem her dakikada, şimdiki tarz-ı hayat-ı içtimaiyede yüz günah insana karşı geliyor; elbette takva ile ve niyet-i içtinab ile yüz amel-i sâlih işlemiş hükmündedir.
Niyet…
Niyet tılsımdı, duyguların besmelesiydi. Toprağı elmas eden sırdı. Amel-i insanın kimyasıydı. Cevher-i ameldi.
Sâlih amel; hadd-i zatında ancak ihlâsla, küçüğü ve büyüğü, açığı ve gizlisiyle her türlü şirkten uzak olarak edâ edildiğinde Allah'ı ﷻ razı eder:
"Artık her kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa sâlih amel işlesin ve Rabbine ibadette hiçbir şeyi ortak koşmasın."
~Kehf,18/110
"Bu dünya darü'l-hizmettir; ücret almak yeri değildir. A'mâl-i sâlihanın ücretleri, meyveleri, nurları berzahta, âhirettedir. O bâki meyveleri bu dünyaya çekmek ve bu dünyada onları istemek, âhireti dünyaya tâbi etmek demektir. O amel-i salihin ihlâsı kırılır, nuru gider. Evet, o meyveler istenilmez, niyet edilmez. Verilse, teşvik için verildiğini düşünüp şükreder."
Sayfa 168 - darü'l- hizmet: hizmet yeriKitabı okudu
