Kitap on öyküden oluşuyor. Toplumun her kesiminden, farklı insanlar, farklı hayatlar işlenmiş. Teknik, kurgu, anlatım gücü, ince mizah, eleştiri yönleriyle gayet başarılı buldum eseri. Sadece küfürlü ve müstehcen yerler biraz okuru rahatsız edebilir. Ama o da kahramanları daha gerçekçi kılmış. Sarsıyor. Düşünmeye sevk ediyor. Yetişkinlere tavsiye edebilirim.
Kitaptan bazı alıntılar:
Kimse kimsenin ne olduğuna bakmaz gerçekte
Herkes kafasındaki ilişkiyi yaşar.
Mutluluk, karşıma geçip bana baktı, cisme bürünüp içimi şarkıladı.
Göğü gözükmeyen bir semtten fazlası lazımdı şimdi bana, boğulmamam için.
Sen, panzehiri yine kendisi olan bir hastalıktın benim için. Ruhumu kilit altında tutan bir anahtar, varlığımı hapseden sırça fanustun.
Rüyalarında bile tüm sözcükler sana ait olmalıydı. Bir Freud ile yaşamanın mecburiyetiydi bu.
Koca avluda , sıra sıra dizili dört kavağın ortasına beşinci bir ağaç gibi dikildim kaldım.
Vehbi Hacıkadiroğlu tin kelimesini ruh olarak okumalıyız, spirit anlamında uçucu bir şey ruh; insanın bilme ve isteme yetisi.
Kitap dört bölümden oluşuyor:
1-Doğuştan Kavramlar Üzerine (tabula rasa/zihin boş bir
