Sizin Allah rızası için yaptığınız şeyleri görmezden gelip size sürekli değersiz hissettiren insanlar vardır. Hani onlardan bi sevgide ilgide beklemezsiniz hani sadece size saygı duysun kalbinizi kırmasın diye beklersiniz. Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az
Kime neyi anlatıyorum :)
Katharina: Gidicisin, gidici. Besbelli.
Petrichio: Ne demek gidici?
Katharina: Tekerlikli araba gibi.
Petrichio: Aman ne iyi! Bin üstüme de götüreyim seni.
Katharina: Eşekler yük taşır, senin gibi.
Petrichio: Kadınlar taşınmak içindir, senin gibi.
Katharina: Semersiz katıra binmem ben.
Petrichio: Semerin olsa bile ben de sana binmem. Körpecik, hafif bir şeysin.
Katharina: Öyledir elbet. Öyle hafifim ki uçup gidebilirim, senin gibi hantal biri zor yakalar beni.
Petrichio: Uçup gidermiş, sinek gibi. Vızzzz!
Katharina: Anlayana sivrisinek saz.
Petrichio: Anlamayana davul zurna az.
Halkın bilinçaltına kin ve nefret tohumları eken, düşmanlıkla birbirini kırdırmaya iten, algıyla zihinleri yıkayan tüm kahpe kurgu, kurum, kuruluşların topunu şiddetle kınıyorum. Hesap gününün yakın olduğunu hatırlatarak faşizan medyayı uyarıyorum. Her filmin iyi sonla bitmediğini bildirerek itibarsızlaştırdığınız gerçeklerin yüzünüze en tez zamanda vurulmasını temenni ediyorum. Söylenecek onlarca söz olmasına karşın 'anlayana sivri sinek saz anlamaya davul zurna az' demekle şimdilik yetiniyorum...
• ALİ KARAKOÇ
Mahmudu Gaznevî'nin nedîmi olan Ayaz ile 8sultan beraber salatalık yiyorlardı. Sultan, salatalığı soyuyor; yarısını Ayaza, kendi eliyle veriyor, yarısını da kendi yiyordu. Salatalığı yiyen Sultan, onun zehir gibi acı olduğunu gördü, fakat karşısında aynı salatalığı tatlı tatlı yiyen Ayaza hayretle sordu: «Yediğin salatalık acı neden yüzünü bile buruşturmadan yiyorsun da, ağzından atmıyorsun?» Ayaz: «Aman sultanım, sizin elinizden nice tatlı nimetler yedim. O nimetlerden sonra elinizden yediğim salatalık acı imiş ne çıkar? O el bana yüzlerce tatlı nimet sundu, şimdi bu nimet acı diye yemeyip tükürürsem, yaptığım nankörlük olmaz mı? Hem o el tarafın dan ikram edilen nimet acı bile olsa bana tatlı geldi.» dedi.
Anlayana sivri sinek saz! Anlamayana davul zurna az!... Ayaz, kendisine nimet ikram eden ve nihayet bir kul olan şahsa karşı nankörlük etmekten bu kadar çekinirse; bir insan oğlunun, kendisine hiç kimsenin veremeyeceği lütûfları, nimetleri ihsan eden Allaha karşı nankörlük etmesinin karşılığı bilmem ki ne olmalıdır?
İşte; bizim lâyık olduğumuz bir musibeti, Allah bize verdiği zaman bu felaketleri Allaha atf etmek edepsizlik ve kendini bilmezlik olur.
-Muzaffer Ozak Efendi / İrşâd 2. Cilt
Bu kitabın yıllar önce yazıldığını düşünmek çok güç.. Günümüzdeki durumu gözler önüne sermiş resmen..hani derler ya anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az diye tamda öyle bir kitap.
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021246,5bin okunma
Nefes verirken soluk borusundan 'karbon asit' denilen kömür zehiri çıkar. Eğer içilen su tek yudumda ve hızlı içilirse, bu zehir suya karışır ve zehirli su içmiş oluruz.
“Suyu çocuğun memeyi emmesi gibi için. Depodan doldurur gibi içmeyin. Ondan ciğer hastalıkları zuhur eder.” (Buhârî, Eşribe, 26).
“Deve gibi bir nefeste içmeyin. İki veya üç nefeste için. Bir şey içeceğiniz zaman besmele çekin; içtikten sonra da «elhamdülillah» deyin!” (Tirmizî, Eşribe, 13).
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az...
Anlayana sivrisinek sâz anlamıyana davul, zurna az.
(Anlayışlı kimseler, ne denilmek istendiğini kolaylıkla anlarlar. Anlayışı kıt kimseler ise ne kadar açık söylense, ne kadar tekrarlansa yine anlamazlar.)