Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir düşünün. İntihar etmek üzeresiniz. Bir adam hayatınızı kurtarıyor, ama karşılığında sizinle bir anlaşma yapıyor. Bundan sonra o ne söylerse sorgusuz sualsiz yapacaksınız. Kendi iyiliğiniz için... Çaresiz, kabul ediyorsunuz ve hayatınızın iplerini tıpkı bir kukla gibi başkasının ellerine bırakıyorsunuz. Ve hayatınız eskisinden çok daha güzel oluyor. Yine de şüpheleriniz var: Bu adam aslında kim? Çevresindeki gizemli kişilerin sırrı ne? Sizden aslında ne istiyor?
Arno ormandaki adamı düşündüğünde, içinde, hayal gücünü harekete geçiren, yüzlerce soru uyandıran bir merak kıpırdanmaya başladı. Bu gizemli yabancı kimdi? Neden o kulübeye sığınmıştı? Hayal gücü oradan oraya sıçradıkça, merak umudu besliyor ve yabancı adamın görmediği yüzü babasının bildik yüzüyle yer değiştiriyordu. Ya gelen babasıysa..? Ya onlara sürpriz yapmak için saklanıyorsa..? Belki de yardıma gereksinimi vardı? Belki de Arno’nun yardımına!
Reklam
"Ben aslında oldukça sıradan biriyim, lordum. Durgun bir su yüzeyi gibi..." "Suyun yüzeyi durgun olsa da, derininde ne olduğunu kim bilebilir?" dedi genç adam gizemli bir sesle.
Sayfa 61
Hareketlerin gücü vardır, dedi.’’ özellikle kişi bu hareketlerin son çarpışmasını olduğunu biliyorsa. Kişinin bu dünyadaki son çarpışmasını yaşadığını bilerek davranmasının verdiği garip bir mutluluk vardır. Yaşamını tekrar düşünmeni ve hareketlerini bu ışığın altına getirmeni öneriyorum. Pişmanlık üzüntü ya da kaygıya kapılmadan dikkatini kendinle kendi ölümün arasındaki bağlantı üzerinde yoğunlaştır. Fazla zamanının olmadığı gerçeği üzerine yoğunlaş ve hareketlerinin buna göre akmasına izin ver. Her hareketin bu dünyada ki son çarpışmanmış gibi olsun. Ancak bu koşullar altında hareketlerin gerekli güce sahip olacaktır. Aksi taktirde yaşadığın sürece hareketlerin korkak bir adamın hareketleri olacaktır. ‘’ korkak bir adam olmak bu kadar kötü müdür?’’ ‘’hayır, eğer ölümsüz olacaksan kötü değildir, ama eğer öleceksen korkaklık hiçbir zaman yoktur, çünkü korkaklık yalnızca düşüncelerinde var olan bir şeye sarılman yol açar. Her şey sakinken seni de sakinleştirir. Ama korkutucu, gizemli dünya herkesi olduğu gibi seni de yutmak için ağzını açınca, emin olduğun yolların hiç de güvenli olmadığın görürsün. Korkaklık bizlerin insan olarak payımıza düşeni incelememizi ve kendi çıkarımız için kullanmamızı önler.
Büyülü Ceket
Giyim kuşam zarifliğine değer vermekle beraber, hemcinslerimin üzerindeki elbiselerin dikimindeki kusursuzluk derecesine hiç aldırış etmem çok kere. Ama bir akşam, Milano’da özel bir toplantıda tanıştığım kırk yaşlarında görünen bir adam, sırtındaki elbisenin pürüzsüzlüğü ve kesilişindeki mutlak güzellikle gerçekten göz alıyordu. Bilmiyorum
Bu andan sonra dünya gitgide uzaklaşıyor, uzaklaşıyor, tam yok olmaya yüz tutmuşken Zehra bir ses duymaya başlıyor. Sağ yanağını ısıtan mermerin altından gelen, yumuşak, tekdüze, inlemeyle yakınma arası ama ne dediği anlaşılmayan, boğuk bir ses bu. Elbette boğuk olacak, çünkü çok derinlerden geliyor gibi. Zehra bir süre sonra bu sesin
Sayfa 14 - Zehra’nın üçüncü rüyasıKitabı okudu
Reklam
Size daha önce de söyledim, bu adam her duygusunu bir hareket ve jestle anlatabilme gibi gizemli bir güce sahipti; fakat hiçbir şey, yeryüzündeki hiçbir şey bir insanın çaresizliğini, kendisinden böyle tamamen vazgeçtiğini, canlı bir ölü haline geldiğini bu hareketlilik kadar sarsıcı bir şekilde ifade edemez.
Gece Uçuşu
Tepeler, uçağın altında, gölgeden izlerini akşamın altınına gömüyordu şimdiden. Ovalar yıpranmaz bir ışıkla aydınlanıyordu: bu ülkede ovalar, kıştan sonra kırlarını sermeyi nasıl bitiremiyorlarsa şimdi de altınlarını sermeyi bitiremiyorlardı. Güneyin en ucundan gelip Buenos Aires’e Patagonya postasını taşıyan pilot Fabien, bir limanın suları
Sayfa 14 - Dedalus Yayınları
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.