Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Ancak herhangi bir saatte gelirsen yüreğimi hangi saatte hazırlayacağımı bilemem. Bazı şeyler için merasim gerek.”
“İnsan, yalnızca evcilleştirdiği şeyleri tanır. İnsanların bir şeyler tanımaya zamanları yok. Satıcılardan hazır şeyler satın alıyorlar. Fakat dost satan bir yer olmadığından, insanların da dostları olmuyor artık..”
Reklam
Sen Harry, hep bir sanatçı ve düşünür hayatı yaşadın, için hep sevinçle,inançla dolup taştı, büyük ve ölümsüz şeylerin peşinde koştun hep, sevimli ve küçük şeylerden asla memnuniyet duymadın. Ne var ki yaşam seni uyandırıp kendine yaklaştırdıkça çaresizliğin büyüdü; acıların, korkuların ve umarsızlıkların batağına giderek daha çok saplandın, gırtlağına kadar gömüldün içine, bir zaman güzel ve kutsal bilip baş tacı ettiğin şeyler, insanlara ve bizim yüce misyonumuza beslediğin inanç imdadına koşamadı, hepsi yitirdi değerini, un ufak oldu, inancın soluyacak havadan yoksun kaldı. Havasızlıktan boğulmak ise çok acı bir ölümdür. Yalan mı Harry? Bu senin yazgın, öyle değil mi?
İnsanların doğayı zorlayabileceklerini sanmaları ve küçük biyolojik şeyler olma yazgılarından kaçabilecekleri yönündeki bu küstahlıkları...
Kadın " hep aynı insanlar, " diye düşündü. " İzinli askerler. İhtiyar kadınlar. Küçük çocuklar. İhtiyar erkekler. Erkeklerin ihtiyarı kadına benziyor tıpkı. Kadınlar gibi Küçük kadınlar atarak yürüyorlar alçak sesle konuşuyorlar. Durmadan bir şeyler kemiriyorlar."
Nefrete neden olması gereken olayların sevgiyi öldürmemesi ne acıdır.
Reklam
Ara sıra şu alelade dünyada kitaplardakine benzer şeyler de yaşanır ve bu büyük bir keyiftir.
İKİNCİ KISIM
Bilmem: belki de, sizin anladığınız tarzda bir inkılapçı değilim. Ben, inkılâbı hiç bir zaman, hayatın dış şekillerini değiştirmek manasına almadim. Hele, bir konfor ihtiyacı bir konfor'a eriş cehti manasına hiç alamıyorum. Şüphesiz, içimizde yeni bir hayat hamlesiyle çatlayan şey yeni bir şekle vücut verir, yani yeni bir kabuk bağlar. Fakat, bu safhada artık inkılaptan bahsedilemez. Burada, artık, muayyen bir çeşit hayatın kalıplanışı vardır. Biz, sanki, inkılâbımızın böyle bir safhasına mi geldik sanıyordunuz? Yok canım, bu gördüğünüz şeyler, bu balo, bu otel, sizin Yenişehir evleriniz, bunlar hep birer hayat kalıbıdır ama bizim kendi inkılâbımızın ateşinde dökülmüş kalıplar degil. Bizim ruhumuzdaki yeni hayat prensibinin, yeni hayat özünün tomurcuğu da çatlamadı. Çatlamış olsaydı, memleketteki hayat şartlarının yalnız küçük bir ekalliyet lehine değil bütün millet için değişmiş olması lazım gelirdi."
Sayfa 123 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Nefrete neden olması gere­ken olayların sevgiyi öldürmemesi ne acıdır!
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.