Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
kırmızı deynek
Havanın yüzünde bir kırlangıç sürüsü Ve yabanıl ak atlar doludizgin Bu sabah, bu sabah öylesine güzel ki Bu sabah yağmur yağacak Bu sabah gün açacak Bu sabah tekmil tornurcuklar patlayacak Bahar patlayacak Köpükler, bulutlar patlayacak Özlemierin en güzeli, tozlu bir özlem Topraktan yeni çıkarılmış Üç bin yıllık yunan şarabı Atların kara
Sayfa 85 - Yapı Kredi Yayınları
Bizi sen ey beyhude ve baygın duyguların yırtıcısı sen ey loş çalgıları uykulardan çıkarıp Bahçelerin hayatına yerleştiren esrar bizi bırakmıştın acı güller salınırdı kanımın raddelerinde ve ben güneş altında kendini bize öptüren neyse gece onun kimlerle buluştuğunu araştırdım o zaman yalın yürek kaldım şiddetin çölünde aldanışların çölünde korkudan denize dilimi soktum ayaklarımdan önce. Bu kadar, bu kadardı Akdeniz aslı yokmuş dinlediklerimin eski moda güneş sanrılarından bir şair cesedinden hiç farkı yok denizin.
Reklam
Bu dünya çölünde kaybolmuş ruhunu arayan zavallılardan birisiyim sadece. O’nun lütfunu hissettiğim zaman kanatlanan bir yüreğim, ondan yalnızlaştığım her seferinde, can sıkıntısının bir mengene gibi sıktığı bir ruhum var.
Sayfa 112Kitabı okudu
Yalnız ve güzel insanlar bu şiiri zor zamanlarda kullansın!
YALNIZ’IN DURUMLARI I Her şeyi süpürebilirsin; Sonbaharı süpüremezsin. Sen herşeyi süpürebilirsin; Sonbaharı süpüremezsin. Yalnızsa,
Üç Palmiye
Arap ülkesinin ıssız bir çölünde Gururla yükselmedeydi üç palmiye. Aralarındaki kıraç topraktan şırıldayarak Fışkırıyordu serin sularıyla bir kaynak Yeşil yapraklardan bir örtü korumaktaydı kaynağı Güneşin yakıcı ışınlarına ve tozuyan kumlara karşı. Uzun yıllar geçip gitti böylece Uğramadan oralara hiç kimse. Hararetten kavrulmuş bağrıyla
Bizi sen ey beyhude ve baygın duygularin yırtıcısı sen ey loş çalgıları uykulardan çıkarıp bahçelerin hayatına yerleştiren esrar bizi bırakmıştın acı güller salınırdı kanımın raddelerinde ve ben günes altında bize kendini öptüren neyse gece onun kimlerle bulustuğunu araştırdım o zaman yalın yürek kaldım şiddetin çölünde aldanışların çölünde korkudan denize dilimi soktum ayaklarımdan önce. Bu kadar, bu kadardı Akdeniz aslı yokmuş dinlediklerimin..
Sayfa 191Kitabı okudu
Reklam
abısâbad çölünde sohrâb'la karşılaştım. orada ne işim vardı, beni çöle götüren şey neydi, bilmiyorum. tanımadı sohrâb beni, ben onu çocukluk fotoğraflarından tanıdım. onun sözcükleri benim yoldaşlarım, benim sözlerim onun elçileri oldu; çöl kimseyi bağışlamazdı! varlığın hükmü sözde midir, dedim ve başladım konuşmaya... ben konuştum, sohrâb dinledi. sohrâb'la yaptığım konuşma çölün ruhuna işledi.
abısâbad çölünde sohrâb’la karşılaştım. … onun sözcükleri benim yoldaşlarım, benim sözlerim onun elçileri oldu; çöl kimseyi bağışlamazdı..
Sayfa 8 - MEDAKİTAP ALBA YAYINLARI
Dört Anlaşma kitabının yazarı don Miguel Ruiz, Meksika'da doğdu ve büyüdü. İyileştirici (curandera) bir anne ve şaman (nagual) bir büyükbaba tarafından ailenin geleneğine uygun olarak, iyileştirici ve öğretici olması için eğitildi. Aile yüzyıllardır ezoterik Toltek Bilgisini nesilden nesle aktararak yaşamasını sağlayan bir soydan geliyordu. Ama Ruiz'e modern yaşam daha çekici geldi. Gelenekleri bir yana bırakıp, tıp fakültesine gitmeyi seçti ve cerrah oldu. Miguel Ruiz'in yaşamını bir "ölümle karşılaşma" deneyimi değiştirdi. 1970. yılının başında bir gece yarısı, arkadaşlarıyla arabada giderken direksiyonun başında uyuya kaldı. Gözlerini açtığında arabanın beton bir duvara gömülmüş olduğunu gördü. İki arkadaşını arabadan çekip çıkarırken Ruiz yukarıdan kendisini seyrediyordu. Bu deneyim, onun için bir dönüm noktası oldu. Yoğun bir kendini-arayış dönemine girdi. Kendisini Toltek Yolunu araştırmaya adadı. Annesinden ve Meksika çölünde yaşayan büyük bir şamandan eğitim aldı. Büyükbabası ölmüştü ama ona rüyalarında eğitim vermeye devam ediyordu.
Aşka Adanmış Bir Ömür
O, bir zamanlar Mekke'nin en gözdesi, Huveylid kızı Hatice idi. İş kadını Hatice. Aş kadını Hatice. Eş kadın Hatice idi. Kimlere iyilik yapmış, kimleri doyurmuştu. Sayısını kendi bile bilmiyordu. Kimler ocağına sığınmış, kimler himayesine girmiş, kimlerin elinden tutmuştu. Hatice toplumun azizesi, gözdesi, tahiresi iken, fakir bir hayatın
Sayfa 447Kitabı okudu
412 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.