Çernobil Zaman çizelgesi
*26 NİSAN 1986
Çernobil nükleer santralindeki 4.reaktör patladı ve itfaiyeciler yangını kontrol altına almaya çalıştılar.
*27 NİSAN 1986
Helikopterler yüzlerce sorti yapıp radyasyonu emmesi için reaktörün üstüne, bor, kurşun ve kum döktü.
*10 MAYIS 1986
Reaktördeki yangın iki hafta sonra nihayet söndürürebildi.
*KASIM 1986
Tasfiye işçileri reaktörün kalıntılarını örten beton bir mezarın (sarkofagos) inşasını tamamladılar.
*1987-1991
Yasak bölgedeki yüzlerce tasfiye işçisi bölgeyi yıkadı, kirlenmiş binaları yıkıp ağaçları kesti.
* 1991
Çernobil 'in diğer üç nükleer reaktörü faal. 2.reaktörde çıkan yangın üzerine yetkililer tesisi kapatma kararı aldı.
* 2011
Radyasyon miktarı düştü. Ukrayna Acil Durum Bakanlığı bölgeye turist kabul etmeye başladı.
* 2015
Nüfus sayımları bölgedeki geyik, mus, kızıl geyik ve yabandomuzu popülasyonlarının büyüdüğünü gösteriyor.
* 2016
Eski sarkofagusun üstüne Yeni Güvenli Kaplama (NSC) kaydırılarak oturtuldu.
* 2018
Çernobil santrali, 4.000 adet yeni güneş enerjisi modülüyle donatıldı.
* 2019
Yeni Güvenlik Kaplama dışındaki radyasyon düzeyi artık diş rötgenindekinden fazla değil.
72-73
Lisede tarih dersinde uyuyanlar bugün gizli gizlenen gizlenmiş çok gizli (!) tarihimizi yazıyor.
Dedelerinin mezar taşını okuyamadıkları için kahrolanlar, bugün bedava açılan Osmanlıca kurslarına gitmiyor. Zaten giden de Atatürk'e şükrediyor.
Cumhuriyeti'i kötüleyip şeriat istiyenler, bugün dünyada nerede gerçek İslam'ın yaşandığı
Ülkemizde Cumhuriyet’ten sonra Kürt kimliği inkar edilip Selahaddin Eyyubi gibi dünya çapında tanınan bütün tarihi Kürt kişilikleri Türk saydıkları halde Selahaddin’in ismi
herhangi bir okul, hastane, üniversite, sokak, cadde, köprü vs. verilmedi. Çünkü Selahaddin
Kürt’tü (Çevik, 2016: 3). Ancak 2000li yıllardan sonra “Yeni Türkiye” anlayışının geliştiği ve
Kürtlerin kimlik ve dil olarak nispeten realitelerinin kabul edildiği bu son yıllarda
Selahaddin’in ismi özellikle Kürt bölgelerinde bir çok yere verilmeye başlandı.
Sayfa 147
Türkler Kan uykularda boğuldu.
1979-1981 döneminde İran'da yapıldığı gibi önce eğitim, sonra polis güçleri İslamlaştırıldı, yeni bir Anayasa ile İslamcı bir devlet kurmak için kararlı adımlar atıldı. Ordunun her kuvvet biriminden ve her rütbeden subayları, Cumhuriyeti savunma olasılığı yüksek yazarlar, gazeteciler hapse atıldılar.
1964 sonrasında Türkçüleri MTTB'den
Ulus Dağı yayınlarıKitabı okudu
Halil İnancık (7 Eylül 1916•25 Temmuz 2016)
"Halil İnalcık:
- Atatürk öldüğünde, TBMM önündeki katafalkının önünde dünyanın her tarafından devlet adamları, yabancı misyonlar, ordu, üniversiteler, talebeler günlerce resmi geçit yaptılar.
Emine Çaykara:
- Siz de oradaydınız.
Halil İnalcık:
- Tabii... Atatürk buydu.
Kaldı ki ben Atatürk'ün açtığı Dil ve
Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde okudum,
biz onun öz çocukları gibiydik.
Öldüğünde hakiki bir yas sardı bütün Türkiye'yi. Biz onun mektebinde okumuş öğrenciler olarak çok sarsıldık...
Böyle bir hava vardı.
Bu tabii tamamen kaybolmuştur.
Yeni kuşaklar bugün
''Vatan, Millet, Sakarya '' diye alay ediyorlar o destani devirle, son derece üzülüyorum.
Hakikaten Türkiye'yi kurtaran, bir devlet
ve millet yaratan bir liderdi Atatürk..!"
Sayfa 45 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları,
Dönemin AKP’li Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun Musul Başkonsolosluğumuzu basan terör örgütü IŞİD hakkında baskından birkaç gün önce “Işıd dediğimiz yapı radikal terörize bir yapı olarak görülebilir. Ama oraya katılanlar arasında Türkler , Araplar ve Kürtler vardır. Oradaki yapı, daha önceki hoşnutsuzluklar öfkeler büyük bir cephede geniş bir reaksiyon doğurdu” dediği hala akıllardadır.
Bu dönemde Selefi cihatçı örgütlerin Türkiye’de örgütlenmeleri, para ve diğer lojistik hizmetler için merkez oluşturmaları hız kazanarak, belirtilen örgütler Türkiye’de ki altyapılarını bu süreçte kurmuşlardır. IŞİD, kendisine gösterilen bütün müsamahaya rağmen Türkiye’ye defalarca saldırmıştır. İŞİD terör örgütü; 2015-2016 arasında 11 ay içinde Suruç’ta 34, Ankara’da 102, İstanbul Sultan Ahmet’te 10, İstanbul Beyoğlu’nda 5, Gaziantep’te 53 ve İstanbul’da Atatürk Hava Limanı’nda 36 kişiyi katletmiştir.52 2019’da “Türkiye Vilayeti” programını yani Türkiye’ye yönelik yeni saldırı politikasını ilan eden IŞİD, Suri- yeli sığınmacılar üzerinden ülkemizde örgütlenme ve terör eylemleri stratejisini sürdürmektedir ve önümüzdeki dönemde de sürdürmesi muhtemeldir. Eylül 2019’da Gaziantep’te jandarma tarafından yakalanan canlı bombanın Suriyeli sığınmacı çıkması tesadüf değildir.
Bütun alıntılar
COVID-19’dan önceki bakış açımızı bir kenara koyarak insan hayatını
öncelikli kılan, farklı ve yapıcı bir yaklaşımla, bilimin rehberliğinde yeni bir
dünya düzeni için adımlar atmamız gerektiğinin bilincinde olmalıyız…
3
kemikler
yumuşak dokulardan daha fazla radyasyon emiyor. Bu
yüzden kemikler röntgen görüntülerinde öne çıkıyor
8
LEGO
Türkçe Çeviriye önsöz
Elinizdeki kitabın İngilizce aslı yazılalı onbir yıl geçti. Gerçi erken dönem tasavvuf araştırmacılığı öyle çok faal bir saha değildir ama yine de bu süre içinde birçok dilde konuyla ilgili bir sürü yeni çalışma çıktı, hatta daha önce bilinmeyen bazı birincil kaynaklar bulunup yayınlandı. Bütün bunları değerlendirip bu
Sayfa 10 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları ☪ 1.Baskı İstanbul 2017 - Edinburg University Press - SUFIZM The Formative Period 2007
German Marshall Fund'un 2016 Şubat'ında yaptığı bir araştırma açıkça gösterdiği gibi, Türkiye son derece kutuplaşmış durumda. Türk toplumunun %80!i aynı apartman içerisinde farklı siyasi partiden bir komşu istemiyor. İnsanların %75'i ''Başka bir siyasi partiye yakın birisine kızımı vermem.'' diyor. Yeni Türkiye, iktidarın toplumu keskin kutuplara böldüğü ve bundan nemalandığı bir ülke.
Sayfa 156Kitabı okudu
1940'ların Sonları ve Atsız: 1948 sonlarında Atsız, Yeni Sabah gazetesine yazılar da yazmıştır. 03 Ocak 1949'da İsmail Hakkı Yılanlıoğlu'na yazdığı mektupta şöyle diyor: ( Bu mektup, Hacaloğlu'nun Atsız'ın Mektupları kitabında yoktur.) "Ben 15 aydır Yeni Sabah gazetesine yazı yazıyorum. Haftada bir yazı koyuyor ve
