Günlerdir beni içine alan bir kitaba inceleme yazmak oldukça zor. Bu zorluğun sebebi kafamın içindeki yoğun düşünceler ve karmaşa. Belirtmemde fayda var ki ufak tefek spoiler (ne tiksinç bir kelime) olabilir. İncelememi uzun olduğu için biraz iki kısma ayırdım. İlk kısım yazar ve eserleri, Solaris filmleri ile ilgiliyken ikinci kısım ise benim
Cumhuriyetimizin 95. Yılına İthafen, Mustafa Kemal;
Bağımsızlığımızın Timsali olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!
* * *
“Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.” 1923, Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Hayatın tam merkezinde yer alan iki unsur suç ve ceza; hayatı şekillendiren ve hiçbir ideolojinin, inancın değinmeyi ihmal etmediği bu iki unsur üzerine yazılan, çizilen her şey dikkate değer olmalıdır. Edebiyat dünyasının dehası olarak görülen bir yazar çıkıp bu derece önemli bu konuya ilgi duyup, değerlendiriyorsa, bu her okur için bir
Yaklaşık kırk beş gündür Akif' i okuma gayreti içerisindeyiz. Hakkında yazılan kitapların birinden diğerine seyahat ediyor ve tabi ki bu seyahati Safahat kaptanlığında yapmaya gayret ediyoruz. Bu gayreti açıklayacak pek çok cümle içerisinden; Sezai Karakoç' un Mehmed Akif kitabındaki, "Boşuna yaşamadın, boşuna savaşmadın ve boşuna
İkindiyin saat beşte
Başgardiyan Rıza başta
Karalar bastı koğuşa
İkindiyin saat beşte
Seyre durduk tantanayı
Tutuklayıp Sardunya'yı
Attılar dipkapılıya
İkindiyin saat beşte
Yataklık etmiş ki zaar
Suçu tevatür ve esrar
Elbet bir kızıllığı var
İkindiyin saat beşte
Dirlik düzenlik kurtulur
Müdür koltuğa kurulur
Çiçek demire vurulur
İkindiyin saat beşte
Canların gözleri yaşta
Aklı idamlık yoldaşta
Yeşil ölümle dalaşta
Sabahleyin saat beşte