benim biraz işim var. ben hiçbir boş vazonun çiçeği değilim. ekilsem bitecek değilim misal. sulansam açacak değilim. öyle koysan güneşe, ben çiçek açacak da değilim. bir süs, bir statü, bir aksesuar, yok değilim. ben daha çok iki ucu keskin o bıçak gibiyim. eminim her şey yerli yerindedir ve zamanı gelmiştir bir şeylerin anlıyorum. sorun değil. ama benim zamanım o zaman değil.
Zaman durdurulamaz bir şeydir. Tıpkı keskin bir bıçak gibi, serti de yumuşağı da keser. Hiçbir şey ona en ufak bir müdahalede bulunamaz ama o her şeyi değiştirir.
Sayfa 345Kitabı okuyor
“Acımak iki yanı keskin bir bıçak gibidir; kullanmayı bilmeyen, elini ve özellikle de kalbini ondan uzak tutmalıdır.”
Kendimden kaçak
Yarim keskin bıçak
Nerde bende o yürek
Yardan cayacak
Mizah benim için kontrollü bir kaçış yolu, bir ağrı kesici, dayanılmaz olana bir meydan okuma, sol gösterip sağ vurma, iki tarafı keskin bir bıçak, bir deterjandı.
Sayfa 14
Gördüğüm her “cümle” bana bir bıçak gibi battı, anlamadım.
Sayfa 10 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Zaman durdurulamaz bir şeydir. Tıpkı keskin bir bıçak gibi, serti de ve yumuşağı da keser. Hiçbir şey ona en ufak bir müdahalede bulunamaz ama o her şeyi değiştirir.
Sayfa 345Kitabı okuyor
...Kendimize daima yaşanacak iklim yaratmaktan başka ne yaparız? Hâl denen keskin bıçak sırtında oturamayacağımıza göre...
