Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Keşke susmanın muhabbet kuşu olaydım.
Sayfa 67
‘Keşke bir başkası olaydım’ diye içini çeker bu bakış: Oysa umudum yok bunun için. Neysem oyum ben. Nasıl kurtulayım kendimden?
Reklam
Malik b. Dinar bir gün sokakta yürürken bir şeyi gördü ve canı çekti. Bunun üzerine nefsine: “ sabret! Benim o şeyi yemene engel olmam bende değerli olmandan dolayıdır.” dedi
Öyleyse, seleften rivayet edilen sözleri şöyle hamledebiliriz. Onlar ibadetlerdeki bu zorlukları, ya kalp hastalıklarını iyileştirmek için veya ibadet, sağlam bir kimsenin azığı gibi onların adeti ve tabiatı olduğu için yapmışlardır. Onlar bunlarla hiçbir hakkı zayi etmeksizin ve devamlılığı kesmeksizin lezzetlenirler. Bununla beraber yaptıkları şeylerin Resûlullah'ın [sallallahu 'aleyhi ve sellem) üzerinde bulunduğu halden veya söylediklerinden daha faziletli olduğu iddiaları da yoktur. Peygamber Efendimiz'e [sallallahu 'aleyhi ve sellem] gelince o, kemala- tın yüce derecelerine ulaşmıştır. Bu derecesi, insanlarla konuşma, yeme, içme, uyuma, kadınlarla beraber olma gibi şeylerin onun kalbine gelmesine mani olmaz. Onun yanında insanlar arasına karışmak ve onlardan uzak durmak eşittir. Efendimiz'in [sallallahu 'aleyhi ve sellem) bazı zahiri ibadetlerle yetinmesi, bunların kendisi ve ümmeti için daha faziletli olmasından dolayıdır. Meşâyihten bir zat Resûlullah'ın [sallallahu 'aleyhi ve sellem] derecesinden haz aldığı bir makama ulaşmıştı. Hatta şöyle diyordu: 'Kim beni şu an görürse zındık olur, kimde daha önce görseydi sıddık olurdu.' Şöyle ki, bu zat ulaşmış olduğu makamın nihayetinde, farzlar, vacipler ve sünnetler gibi zahiri ibadetlerle yetinir, avam gibi yer, içer ve uyurdu. Bu makamın başında ise, mücahade ve riyazet yapıyordu. Onun bu mücahadesini gören onun gibi mücahade eder ve sıddıklardan olurdu. Onu, ulaştığı makamın nihayetinde gören ise mücahade ve tarikatı kesinlikle inkâr eder ve bu inkâr nedeniyle o kimsenin küfre düşmesinden korkulurdu.
Sayfa 52
Bir zamanlar
Zira kazancın sebebi (iş, hizmet ve) ameldir. Bundan dolayıdır ki, bolluk ve zenginlik, diğer bölgelere nazaran şarkın hususiyeti olmuştur.
Sayfa 662
Türk kimliği bir hissetme, bir algılama ve bir benimseme olayıdır. Hiç kimse hissetmediği bir duygu nedeniyle kınanamaz. Kişi Türk kimliğini ya benimser ya benimsemez. Benimsediği kimliğe göre hareket etmesi ise doğal ve içgüdüsel davranıştır.
Reklam
İnsan ateşli bir hastalığa tutulmuşsa onun sütten tamamen kaçınması gerekir. Bu, sütün tabiatında çabuk bozulma özelliği olmasından dolayıdır. Bu yüzden bedene baskın gelen ve onu güçlendiren her salgıya sirayet etmesi de sütün özelliklerindendir.
Türklüğü benimsemek bir hissetme olayıdır. Türkiyelilik bir kimlik değildir.
“Kalplerden evvel beyinler işlemez olur. Gönüllerden evvel hafızalar bozulur. Bundan dolayıdır ki insanlar kısacık ömürlerinde muhabbetlerini de, kinlerini de nice defalar değiştirirler.”
Sayfa 166 - Everest YayınlarıKitabı okuyor
Hay! Keşke susmanın muhabbet kuşu olaydım. Ters Pinokyo olmak istiyorum Gepetto Usta Kötülüklere boğulup insanlıktan çıkmak istiyorum artık!
Reklam
Bir kuşun sesini gerçek anlamda dinlememize, bir sonbahar yaprağının görkemini derinden görmemize, başka birinin yüreğine dokunmamıza ve onun bize dokunmasına izin veren şey sadece bir dikkat verme olayıdır.
Acı, hüzün, erginlik sebebidir; acı çeken, hüzünlenen erginleşir. Acılar zekayı biler; hüzün duyguları derinleştirir. Bundan dolayıdır ki, bir milleti millet yapan sevinçler değil acılardır; zaferler değil mağlubiyetlerdir.
Her sanayici bu olgunun tamamen farkındadır. (Bundan dolayıdır ki), tesislerinin (makinelerinin) kullanılmadan kaldığı süreyi mümkün olduğu kadar kısaltmaya çalışır. Bir makinenin üretim için kullanılmadığı her gün, her saat, o makinenin, değerine tekabül eden bir kısmının, işgücü tarafından korunmaksızın, fiziki bakımdan, özellikle de moral bakımdan aşındığı bir gün'dür, bir saat'tir. Çoğu işletmelerde günün 24 saatinde ekip çalışması (vardiya) yapılmasının sebebi budur.
Normal hücrelerde, oksijen varken enerji üretimi gerçek bir "yanma" olayıdır. Yiyeceklerden gelen enerji oksijenle yakılır. Oksijeni kullanmamak ise yanma değil, bir tür "turşulaşma" yani fermantasyon olayıdır. Sonucunda da laktik asit üretilir. Kanser hücresinin bu şekilde enerji üretmesinin amacı hücrenin bolca enerjiyi şekerden sağlayabilmesidir. Bu enerjiyi kendini çoğaltmak için kullanır. Ayrıca ortamda oksijen olsa bile bunu normal hücrenin yaptığı gibi, yiyecekleri yakma işinde kullanmaz. Çünkü o işin yapıldığı üretim hattını kendine lazım olan başka hammaddeleri üretmek için kullanır. Kendine kendi DNA'sından kopya yapar, kendine protein üretir, kendine hücre zarı üretir. Yani kanser hücresi, sağlam hücreyi kanserleştirince onu kendini çoğaltacak fabrikaya dönüştürür. Zaten böylece büyür ve metastaz yapmaya başlar.
Geçen vakti kaybettiğine üzülmekle meşgul olmak ayrı bir vakit öldürmedir. 'Bundan dolayıdır ki 'Vakit bir kılıç gibidir, sen onu kesmezsen o seni keser. ' denmiştir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.