Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sanal yakınlığın yükselişi insani bağlantıları hem daha sık hem daha sığ, hem daha yoğun hem daha kısa kılar. Bağlantılar, yoğunlaşıp bağ haline gelemeyecek kadar sığ ve kısa olma eğilimi gösterirler. Yürürlükteki işler üzerinde yo- ğunlaşarak, -insan ilişkilerinin, apaçık bir yayılma ve açgöz- lülükle yaptıklarının tersine- partnerleri, yazılan ve okunan mesajın konusunun ve zamanının ötesine taşıyıp bağlamaya karşı korunmuşlardır. Temaslar, girişmek için daha az zaman ve çaba isterler; bunları parçalamak için de daha az zaman ve çaba yeter. Mesafe temasa engel olmaz -ama temasa geçmek de uzaklığa engel olmaz. Sanal yakınlığın krizleri, ideal olarak, kalıcı bir kalıntı ya da tortu olmadan sona erer. Aslen ve meta- forik açıdan, sanal yakınlığa yalnızca bir düğmeye dokunarak son verilebilir.
Noktalar sürekli değişse de bütün aynıdır. Bu dünyadan giden her hırsız için bir hırsız daha doğar. Ölen her dürüst insanın yerini bir dürüst insan alır. Hem bütün hiçbir zaman bozulmaz, her şey yerli yerinde kalır, merkezinde... Hem de bir günden bir güne hiçbir şey aynı olmaz.
Reklam
Tek bir gün bile öncekinin tıpatıp tekrarıysa, yazık. Her an her nefeste yenilenmeli. Yepyeni bir yaşama doğmak için ölmeden önce ölmeli.
Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım?" diye sormak için hiçbir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün.
İman da aşk gibi bir şeydi çünkü. Akılla fikirle erişilecek, ilimle irfanla kavuşulacak bir şey değildi. Nasıl ki aşık olduğun zaman 'Saçı uzun da ondan, demez, sebeplerden el çeker, kendini salardın gitsin, iman ettiğin zaman da 'Şu şu şu sebeplerle." demez, salıverirdin kendini işte... İman gönül işiydi zihin, beyin işi değil. Tıpkı aşk gibi. Ve insan, aşık olması gerektiğini akıl ettiği için aşık olmazdı. Aşık olabildiği için aşık olurdu. Aşık olmayı becerebilecek bir ruha, aşkın külfetlerini nimet bilecek bir yüreğe sahip olduğu için aşık olurdu... Diyelim cennet bu olsun... Aşık olamayan insan da buna ihtiyaç duymadığı, aşık olmayı aklıyla reddettiği için değil, olamadığı için, aşık olmayı beceremediği için olmazdı. İşte bu da cehennemdi. Aşk ateşinde yananların gözünde aşk cennet, ötesi ise cehennemdi... Asıl yanmak buydu... Neyi kaybettiğini bilmemekten daha büyük bir cehennem ateşi olabilir miydi?
Sayfa 250 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Ona âşık olmak istememiştim; okur, âşk mikrobunu ruhumdan çıkarmak için ne kadar uğraştığımı biliyor ama şimdi onu tekrar görünce, bu virüs vücuduma yeniden, daha canlı ve güçlü bir halde bulaşmıştı. Yüzüme bakmadan beni kendisine âşık etmişti.
Reklam
Sınıf kavgalarıyla çalkalanan bir topluma roman çok şey verebilir ama problemlerini halletmiş bir devlet için şiir varken romana neden gereksinim duyulsun ?
Sayfa 186
Zamanını bulmuş bi kitap
Bu senin hayatın ve kalbin. Ve eğer başka biri yok diyorsan bu doğru olabilir. Ben sadece o insanı bulmak için yeterli zamanı tanımamışsındır diye diyorum. O insan?
Merhaba kitapseverler #Kuşlaröttüİsanınbabasıöldü#feritabuaf#öykü#aşk#dram#hüzün#okudumbitti#ozlemli_kitaplar "Anlasana,kurban olduğum senin yirmi sekiz yıl sonra birinin değil, onlarca çocuğun annesi olmanı istiyor. Deminden beri rızk diyorsun, al sana süt, al sana annelik,al sana rızk..." İlk hikaye kitabın ismini taşıyor. Mesihin dünyaya nasıl geldiğini nelerle karşılaştığını etki ve tepki misali ve de insanoğlunun ders çıkarabileceği o kadar sözler varki.. Diğer hikayesi de " Hicran Ninenin sütü" bu da çok farklı geldi bana neyse kısaca onuda söyleyeyim sizlere yıllar önce doğan bebeğini sütü gelmediği için kaybeden annenin bu altmış iki yaşında memesinden süt gelmesini ve bu sütü satmasını konu alıyor ki bu hikayenin sonu ise inanılmazdı doğrusunu isterseniz. İlk tanışma fırsatı bulduğum bir kalem hikayelerde değişik ve çok farklı üslupla yazılmış. Bir öneri de benden sizlere gelsin . Sağlıcakla kitapla kalın @feridabuaf @burcutektasofficial @azyayingrubu
Şaban Alıyev
Şaban Alıyev
@areskitap
Sevgiliyle aynı çatı altında sabahladıkları için kendini sevgiliye yakın zanneden nice ahmaklar yaşar şu dünyada.
Sayfa 218 - BahşıKitabı okudu
Reklam
Aşk bana onunla birlikte kaygılanmamı mı emrediyor, bireysel öncelikleri unutarak gereksinim duyduğu o tuhaf şeyi vermemi mi, onun dertleri için kaygılanıp ilgilenmemi mi emrediyor, kendi umutsuzluğumla en derinden ağlarken?
Sayfa 76 - Sözcükler Yayınları
Benim yetenekler
—You must do what you've learned and ask for money, clothes, and shoes in return. There is no other way for a poor man to obtain money. What might you be able to do? —I can think. I can wait. I can fast. —— Öğrendiğini uygulayıp karşılığında Para, esvap ve pabuç istemelisin. Yoksul için başka bir kazanç yolu yoktur. Senin zanaatin nedir, ne yapabilirsin? — Ben düşünebilirim, bekleyebilirim, perhiz yapabilirim.
Nefret , insanın aşkı bastırmak için başvuracağı ilk yoldur.
Sayfa 191
Cep telefonunuzu asla gözden yitirmiyorsunuz. Jogging yaparken telefonunuzu yerleştireceğiniz özel bir cep var, bu cep boş olduğunda sanki spor ayakkabılarınızı giymemiş gibi, koşmaya gitmiyorsunuz. Gerçekten de, cep telefonunuz ol- madan hiçbir yere gitmiyorsunuz ("hiçbir yer"; cep telefonsuz ya da kullanılamayan veya şarjı bitmiş cep telefonlu bir yer için bu deyim gayet uygundur). Cep telefonunuz varken asla dışarıda ya da uzakta olmazsınız. Her zaman oradasınızdır - ama asla tek bir yere kapalı değilsinizdir. Çağrı ve mesajlar ağının bağrında gayet korunaklı bir halde, yara almazsınız.
Mahir Bey derdi ki: "Men lem yezuk, bilmez yazık." Tat- mayan bu duygunun ne kadar ulvi olduğunu bilemez. Yine bir başka aziz buyururdu ki: "Evladım baklavanın tadını bilmeyene baklavayı anlatamazsın." Bu aşk, yani kalbin tattığı aşk diğer tüm aşklardan daha tatlıdır; ama tatmayan bilmez. Kalpte giderek bedenden soyutlanan bir duygu vardır, o duygu üzerinden yürüdüğümüzde ancak sonsuzluğa doğru yol alabiliriz ki zaten varlığımızın bir boyutu sonsuzluğa doğru açılma kabiliyetinde yaratılmıştır. Beş duyu organımız çok kısıtlıdır; ama öyle bir nokta vardır ki kalpte, orası dünyalık hiçbir şeyle tatmin olmaz. Dolayısıyla aşk o sonsuzluk yolunu gösterir. Aşkın bu dünyadaki sıkıntısi ise, şehvettir. İnsanlar aşkla şehveti birbirine karıştırır. Kalp, Allah tarafından aşkla yoğrulmuş ve aşka yönlendirilmiştir; kalpte aşk kabiliyeti vardir, bedende ise şehvet. Yaşlı bir adamın kalbi fiziki olarak bakıldığında yorgundur; ama eğer aşk ehliyse, âşıksa manen yorulmaz, dinç kalır. Onun için, "Kalp ihtiyarlamaz" der büyükler. Çünkü muhabbet her dem diri tutar insanı.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.