Din bahsinde çocukların eğitimine gelince ortaya çıkan ilk mesele çocuklara dini düşüncelerin erken yaşlardan itibaren verilmesinin doğru olup olmadığıdır. Eğitimle ilgili eserlerde bu bahiste pek çok şey yazılıp söylenmiştir. Dini düşünceler her zaman bir ilahiyatı tazammum eder ve kendileri hakkında ve dahası dünya hakkında henüz bir şey
Neden insanlar uyuşturucu kullandığınızı öğrenince birden kendilerinde sizi aşağılama ve yargılama hakkını görüyorlar ki? Toplum, sıradanlığın dışında olduğunu fark ettiği insanları absorbe etmek ve değiştirmek için ilginç bir mantık kullanıyor. Düşünün ki ben her şeyi biliyorum; ama yine de hayatın kısa olduğunun farkında olduğum için ot kullanmak istiyorum. Seni bırakmazlar ki. Seni bırakmazlar; çünkü bu onların başarısızlıklarının bir simgesi olur. İşin aslı, sen sadece onların sana önerdiklerini reddediyorsun hepsi bu: bizi seç. Hayatı seç. Banka ipoteklerini seç, çamaşır makinelerini seç, otomobilleri seç, bir divana oturup televizyondaki sulu zırtlak, iğrenç programları seyretmeyi seç, ağzına rezil gıdalar tıkıştırmayı seç. Çürüyüp gitmeyi ve yetiştirdiğin gerzek veletlere rezil olacak biçimde kendi altına etmeyi seç. Hayatı seç. Eh, ben de yaşamayı seçmemeyi seçiyorum.
“Hayatın bizlere verip verebileceği tek ödül,tek armağan, sevgi dolu bir insandır ve biz böyle bir insanı, ilk fırsatta katlederiz. Sonra da, ömür boyu, bu asla bağışlanmayan günahın lanetini sırtımızda taşırız.’‘
Zaman makinası olsaydı ve kendi gençliğime, mesela 17 yaşıma dönseydim kendime şunları söylerdim;
En önemli şey aşk! onu doya doya yaşa, bu bir...
Ne yapmayı sevdiğini bul ve sonra o sevdiğin şeyi yapabiliyor musun ona bak. Yapamıyorsan boşuna enerjini tüketme, yapabilenler yapsın.
Yapıyorsan, dünyanın en şanslı insanlarından birisin dilini
Bir yük altında depresif, ezgin veya perişan olma halinin, çoğu vakada depresyon denen hastalıkla bir alakası yoktur, çoğu defa klinik belirti de vermez. Gündelik dildeki kullanım tıpkı tıbbî kavramın kendisi kadar muğlaktır ama biraz dikkatle kulak verirseniz, çoğul depresyonlarla tekil kullanılan sahici depresyonu ayırt edersiniz. Depresyonlar
''Hayatın bizlere verip verebileceği tek ödül,tek armağan,
sevgi dolu bir insandır ve biz böyle bir insanı, ilk fırsatta katlederiz.
Sonra da,ömür boyu,bu asla bağışlanmayan günahın lanetini sırtımızda taşırız.’‘
Hayatın bizlere verip verebileceği tek ödül, tek armağan, sevgi dolu bir insandır ve biz böyle bir insanı, ilk fırsatta katlederiz. Sonra da, ömür boyu, bu asla bağışlanmayan günahın lanetini sırtımızda taşırız.
Sayfa 138 - Everest - 10. Baskı - Ağustos 2016Kitabı okudu
Suların akışı, avuçlardan sızıp gitmesi tanımsız bir acı veriyor bana. Geçmişe duyduğum özlemden bahsetmiyorum; geçmiş bugünden daha mutlu değildi. Olup olmadığını hiç sormadım kendime. Zamanın durdurulamayan akışından, sürekli "bu anın" geçmiş oluşundan duyduğum o iç sızısını anlatıyorum....
Ne kadar sürer belleğin sert kayalarında bir bedenlik yer açmak? Daha ne kadar sürebilir bu bekleyiş? Daha kaç sözcük gerekir doğabilmem için, düşlemediğim, beni düşlememiş bir geleceğe?....
Bu uzun, buruk, tamamlanmamış bakış benimle kaldı, bir doğum izi gibi. Her sözcükte yinelenen başka bir biçimde dile gelen, yankılanan , yayılan, büyüyen, hiç sonlanmayan veda....
"İnsan yüreği bir aynadır, " derlerdi eskiden. Sonsuza dek tutmak isteyeceği görüntüyü arayan, taşla yaşıt bir ayna. Elmas sertliğinde, sırları dökülmüş. Aynı çamurdan biçimlendirilmiş, dünyanın yüreğiyle...Belki bu yüzden yürek rengi bir resim dünya...Boşluğun umursamaz elinde...