Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
238 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 günde okudu
Puslu Sözlük
İhsan Oktay Onar'ın bu muhteşem kitabında tek eksik olan bir sözlük. Bu kitap kelime dağarcığınızı geliştiriyor... İhsan bey'in bu kadar kelimeyi nasıl öğrendiğini merak ediyorum doğrusu. Bir elimde kitap, Bir elimde tablet. Tableti sözlük olarak kullanıyorum. Şu an itibari ile 10 sayfalık bir sözlüğüm oldu. Bu sebeple bu kitabı bitirmek öyle
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,1bin okunma
Sevmek; sevgilinin herşeyimi sevmekti çünkü ...Su içtiği kabı,ayak bastığı eşiği,gölgesinde oturduğu ağacı,yaslandığı duvarı sevmekti...Sevgiliden gelen herşeyi sevgili gibi bilmekti dahası..Ezayı,cefayı,çileyi,derdi sırf sevgiliden geldi diyerek nimetlerin en büyüğü gibi karşılayıp gönlünün başköşesine tebessümle buyur edebilmekti..Cefa etti diyer sevgiliden yüz çevirmek değildi sevmek...O Murat etti diye ondan gelen cefayı sevgili bilmekti...Maşıçukun verdiği derde derman aramak değil,dermanın aslını o derdin içinde bularak Fuzuli’ce Efgan eylemekti... #by yargic
Reklam
Citiali, siyah, papilio thoas, king page swallowtail, sarı, sarı, sarı, kanat, kelebek, toz, maua, papakura, mayan satar, king, siyah, citiali… Rıhtımda ayaklarını süre süre yürümeye başladı. Kırık tahtalar ayaklarına takılıp sendeleyerek arşınlıyordu rıhtımı. İçi sızlar hali vardı ve hüzün dökülüyordu yüzünden. Adımlarını daha da yavaşlattı.
112 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Göğü Delen Adam, aslında hayata ve daha çok insanlara yapılan eleştirinin kitabıdır. Yardımlaşmanın, paylaşmanın, iyi kalpli olmanın önemi, zenginliğin ve nüfuzun insanları ezmek için kullanılmaması gerektiği gibi öğüt içeren konular anlatılır. Bence baş ucu kitabı olabilir. Anlayarak ve düşünerek okunmasını tavsiye edebilirim. * "Eğer insan çok fazla “şey”e gereksinim duyuyorsa, bu büyük bir yoksulluğun göstergesidir. Çünkü bu, o insanın, Büyük Ruh’un “şey’leri açısından yoksul olduğunun kanıtıdır. Papalagi de yoksuldur, çünkü o tam bir “şey” düşkünüdür, “şey’leri olmadan yaşayamaz. Saçlarını düzeltmek için, kaplumbağa kabuğundan bir alet yapsa ve saçlarını yağlasa, o alet için bir de kılıf yapar, sonra o kılıf için küçük bir kutu, küçük kutu için de büyük bir kutu. Her şeyi kılıfların ve kutuların içine yerleştirir. Bel örtüleri için, üst ve alt örtüleri için, iç örtüleri, ağız örtüleri ve diğer örtüler için kutuları vardır, el kılıfları, ayak kılıfları, yuvarlak metal ve ağır kâğıt için, azıkları için, kutsal kitapları için, her şey, her şey için kutuları vardır. Teki bile yeterli olan bir “şey”den, bir sürü şey yapmayı becerir Papalagi. Bir Avrupalının aşevine gidecek olsan, hemen hiçbir zaman kullanılmayan bir dolu yemek kabı ve yiyecek pişirmek için ıvır zıvır bulursun. Her yemek için ayrı bir tanoa vardır. Su için ayrı, Avrupa kavası için ayrı, hindistancevizi için ayrı, güvercin için ayrı bir tanoa."
Göğü Delen Adam
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202013,9bin okunma
Sonsuz gibi görünen bir yolda yürüyen bir Gezgin hakkında eski bir hikaye vardır. Bu Gezgin, sırtına her türlü yükü yüklemiş; ağır bir kum torbası, ön tarafında içi dolu bir su kabı taşıyormuş. Sağ elinde garip şekilli bir taş, sol elinde iri bir kaya parçası varmış. Boynunda kötü bir ipe bağlanmış, eski bir değirmen taşı asılıymış. Ayak
Bırak bu gereksiz detayları da kendine gel evlat! Ayağın kabı onlar, ayak bağı değil. Öyleyse bağlama kendini böyle ucuz koleksiyonlar, basit hesaplara.
Reklam
Aysel
Arabayı sokağın başında bıraktı, yürüdü. İki katlı, cephesi sonradan sıvanmış ahşap bir evin önünde durdu. Sıvalar yer yer dökülmüş; üstü bir zamanlar mavi boyalıymış. Kapının tahtasından ahşabın damarları fırlamış: ihtiyar bir adamın kolu gibi. Üstünde eski Türkçe iki sayı: okuyamadı. Kapının pervazında bir sayı plakası. Eski sayıları, ona
Ursula K. LeGuin - OMELAS’I BIRAKIP GİDENLER
Yaz şenliği, deniz kıyısındaki parlak kuleli Omelas kentine kırlangıçları havalandıran çan sesleriyle geldi. Limanda salınan teknelerde bayraklar dalgalanıyordu. Kırmızı damlı evler ve resimlerle süslü duvarlar arasındaki sokaklarda, mazıların büyüdüğü eski bahçeler arasında ve ağaçlı bulvarların altında, büyük parkların ve kamu binalarının
Nazım Hikmet Farkı
Seher vakti habersizce girdi gara ekspres  kar içindeydi  ben paltomun yakasını kaldırmış perondaydım  peronda benden başka da kimseler yoktu  durdu önümde yataklı vagonun pencerelerinden biri  perdesi aralıktı  genç bir kadın uyuyordu alacakaranlıkta alt ranzada  saçları saman sarısı kirpikleri mavi  kırmızı dolgun dudaklarıysa şımarık ve
Saman Sarısı Vera Tulyakova'ya derin saygılarımla I Seher vakti habersizce girdi gara ekspres
Reklam
Saman Sarısı Vera Tulyakova'ya derin saygılarımla I Seher vakti habersizce girdi gara ekspres
Ayak kabı
Ayakkabı kelimesini hiç böyle düşünmüş müydünüz ? Ayak-- kabı
89 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.