Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
221 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Seçimler halk egemenliği değil,siyasal elitlerin resmî meşruiyet alması
Hukuki ideolojiden ahlaki ideolojiye varıncaya dek yüzyıllar­dır yayılan her ideoloji "insan hakları" konusundaki şu bildik "apaçıklığı" savunur durur: her birey siyaset alanında istedigi düşünceleri ve istedigi yanı (yani, partiyi) seçmekte özgürdür. Daha da önemlisi, bu ilk düşüncenin altında yatan ve de sonuç­ta aldatmacadan
İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları
İdeoloji ve Devletin İdeolojik AygıtlarıLouis Althusser · İthaki Yayınları · 20102 okunma
jöntürk ve kemalist devrimcilerin kullandığı 'ırk' kelimesi üzerine
Diğer Jöntürk ve Kemalist devrimciler tarafından da kullanılan "ırk" kavramı, dönemi inceleyen birçok araştırmacının bazı yanlışlara düşmesine neden olmaktadır. 1900'lerin başlarında Osmanlı aydını, (bu cumhuriyetin ilk yılları için de geçerlidir) siyasi, tarihi ve kültürel birliği vurgulamak, milli bir siyaset geliştirebilmek için, modern manadaki "millet" kavramını kullanamıyordu; çünkü hem resmi dilde hem de günlük dilde "millet" kavramı, bir dine veya bir cemaate aidiyeti tanımlıyordu. Bu nedenle, Yusuf Akçura, Ziya Gökalp gibi aydınlar, her türlü dinsel aidiyetin dışında bir siyasi birliğe işaret edebilmek için "millet" kavramının yerine (daha çok tarihsel ve kültürel ortaklığı ifade etmek amacıyla) "ırk" kavramını tercih etmişlerdir. Düşünüldüğü ya da iddia edildiği gibi, ne Türk Devrim tarihinde ne de genel olarak Türk tarihinde ırkçılık hakim bir ideoloji olmamıştır.
Reklam
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_ _Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi… _1889 devletin
"Kemalizm" veya "Atatürkçülük" Türkiye'deki resmi ideolojinin adıdır. Türkiyeli aydınlar hem Kemalizmin ürünü hemde üreticisidir, ürünüdürler; çünkü "modern" Türkiye'yle birlikte orataya çıkıp çoğalmışlardır, üreticisidirler, zira sömürü ve baskı; ayakta durabilmek için yalana, tahrifata, yok saymaya dayalı uyduruk, yapay bir ideolojiye ihtiyaç duyuyor. Bu aşamada aydınlar (sosyolojik) resmi ideoloji olarak üretilmesiyle aydınların konumu diyalektik bir bütünlük olarak anlaşılabilir. Birinin diğerini üretip biçimiendirmesi değil, birbirlerini karşılıklı üretip biçimlendirmeleri söz konusudur.
Öteki Yayınları
ŞERİF MARDİN = İDEOLOJİ
Şerif Mardin'in İdeolojisi ülkemizde alanında yayımlanmış ilk kitaptır. Mardin bu çalışmasında, ideoloji üzerine yapılagelen "iyi ve kötü" değerlendirmelerin dışına çıkıyor. İdeolojik düşüncenin özelliklerini, ideolojik düşünceyi oluşturan etkenleri, bu düşünce tarzının yapısal özelliklerini, kavramın tarihi gelişim süreci içinde
Aydınlar ve Resmi İdeoloji
Kemalist iktidar, tarihte eşine az rastlanır bir inkârcılığı dayattı. Bu, kendi geçmişimizi toptan inkar etmek biçiminde tezahür etti. Bu yüzden Takrir-i Sükun terör rejimi altında insanlara şapka giydirildi. Arapça-Farsça melezleşmesidir diye Osmanlıca bir çırpıda yok sayıldı. Arap alfabesi Latin alfabesiyle değiştirildi. Bütün bunlar "inkılap" sayıldı. Terör rejimi koşullarında gerçekleştirilen bu inkılapların bekçiliğini yapmak da, Cumhuriyet aydınlarına düşecekti Zora dayanılarak yapılan "inkılaplar"; ancak zora dayanarak, korunabilirdi. Aydınların açmazı da buradaydı. Zorla yapılan inkılapların zora dayanarak korunduğu bir ortamda aydınlar, antidemokratik bir resmi ideolojinin üreticisi, yayıcısı ve sürdürücüsü olacaklardı. Şapka giymeyi reddettikleri için idam edilenlerin "gerici" oldukları konusunda fetva vereceklerdi!...
Sayfa 38 - Yordam KitapKitabı okudu
Reklam
339 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
İlk önce Cemil Meriç'in kendisiyle başlamak istiyorum. Hatay henüz Türklere ait bir toprak değilken göçmen olarak gelmiş, Türkleşince de orada yabancı kalmış bir kişidir kendisi. Dolayısıyla dili ve ırkı dolayısıyla sürekli dışlanmıştır. Bu dışlanma da onu kendi dünyasına, kitaplara ve edebiyata itmiştir: ''Kitap bir limandı benim
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821bin okunma
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.