Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Paravan yukanda derken sesim öyle kısıktı ki duyup duymadığından bile emin değildim. Külotunu çıkar. Demek ki duymuş. Ya sana çoktan çıkardığımı söylersem? Ben insanların arasındayım Bayan Fairchild. Bana işkence etme. Asıl sen bana işkence ediyorsun diyerek öfkelendim Tamam. Şimdi külottan tamamen kurtul. Eteğimi kaldınp külotu
Sayfa 34
Reklam
Latife Hanım ile Mustafa Kemal’in sırrı: Kanlı yelpaze
Latife Hanım-Mustafa Kemal evliliğinin gergin anlarından biri... Sinirini yelpazesini avucuna vurarak gidermeye çalışan Latife Hanım, elini kanatır. Atatürk, tokat atmaya yeltenir. Fakat Latife Hanım kendini müdafaa için elini siper etmeye kalkınca kanlı parmaklar Atatürk’ün yüzüne isabet eder... Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatına giren
272 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Müzmin bir kronik uykusuzluk problemi çeken bir adamın hipnoz ile uyutulup gözünü 2000 yılında açması anlatılıyor,ve açtığında da teknolojik anlamda bir ilerleme olduğunu ama kapitalist düzenin aynen devam ettiğini görüyor ,zengin gene elindeki emperyal güçle ekonomik düzeni yönetiyor fakir kesim gene kendisine ayrılan ufak bir pay için acımasız koşullarda çalışmak zorunda...Hikaye seçilen konu ilginç hatta filmi bile çekilebilecek bir etkiye sahip, ama uygulama biçimi sanki okul sıralarında bir ekonomi dersi görüyormuş edası ile anlatılmış ve buda sıkıcı olabiliyor en azından benim için öyle oldu..Kişi yer betimlemeleri çok az, genel de her iki dönemin politik sosyal sanayi müzik eğitim uygulama şekilleri betimlenmiş karşılaştırılmış ,ama genel olarak kendisini okutan irdeleten bir kaliteye sahip bir konu var kitapta..7/10
Geriye Bakış 2000’den 1887’ye
Geriye Bakış 2000’den 1887’yeEdward Bellamy · İş Bankası Kültür Yayınları · 2020449 okunma
İnançla bağımı kaybetmem, bizim tarzda eğitim görmüş insanlarda geçmişte ve şimdi nasıl olduysa aynen öyle oldu. Bence bu kopma çoğunlukla şu şekilde oluyor: insanlar herkesinki gibi bir yaşam sürüyor, ancak herkes, bırakın dini kurallarla bir ortaklığı olmayı, büyük ölçüde onlara zıt esaslara göre yaşıyor; din kuralları hayatının içine katılmıyor, başka insanlarla ilişkilerde hiçbir zaman bu kurallarla yüz yüze gelinmiyor ve kendi yaşamlarında da insanlar bunları yerine getirmiyor; bu din kuralları yaşamdan uzak, yaşamdan bağımsız bir yerlerde ilan ediliyor. Yüz yüze gelirsen de sadece yaşamla bağlantılı olmayan, yüzeysel, harici bir olgu olarak yüz yüze geliyorsun.
Hepimizin olmuştur Bird.
"Evet, anımsıyorum. Gerçekten de, sık sık ölmeyip hayatta kaldığım anlar oldu. Fakat, her seferinde arkam­da bir ceset bırakarak bu uzayda kurtulmuş mu oldum? "Aynen öyle Bird." "Şöyle bir düşünüyorum da, nasıl olup da hayatta kaldığıma anlam veremediğim anlar da oldu..."
Reklam
764 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
SPOİLER UYARISI
Mart ayında kediler nasılsa feyre ile ryhs da aynen öyle. İki olay sonra ne iki olayı bir olay oluyor bunlar hop yatakta. Okuduğum kitapların yetişkin içerik olan sahnelerinin toplamı bunların bir kitapta yaptıklarını geçemez. Bu konuda hassasiyeti olanları uyarmış olayım. Ana karakterler ve yan karakterlerin ilişkileri mükemmel ilerliyor. Yan karakterlerinde yerine göre ön plana çıkarılması zaten bu kitabın en sevdiğim yönü oldu. Çevirinin berbatlığından bahsetmeden geçemeyeceğim. Tıpışlamak, bağır gibi kelimeler yerine daha uygun Türkçe kelimeler kullanabilirdin sayın çevirmen. Özellikle tıpışlamak kelimesini her okuduğumda kulaklarını çınlattım umarım kendini sektörde geliştirmişsindir. Artık ağır gelmeye başladığı için bir müddet diğer başladığım kitaplara odaklandım ama hemen hemen aynı günlerde bitti hepsi. Beynimde şu an curcuna var. İyisiyle kötüsüyle bu da bitti darısı ara kitap ve dördüncüye.
Kanatlar ve Küller Sarayı
Kanatlar ve Küller SarayıSarah J. Maas · Dex Yayınları · 20182,190 okunma
Sonsuzluk Oteli (Sesli Öykü)
“Herkesi taşıyacağınıza boş odayı müşteriye versenize?” “Ama bütün odalar doluydu.” Okan gülmeye başladı. “Galiba beynim durdu. Bütün odalar doluydu ve herkes bir sonraki odaya taşınınca yer açıldı, öyle mi?” “Evet,” dedi resepsiyoncu. “Beyniniz o kadar da durmamış. Aynen bu şekilde oldu.” Matematikçi David Hilbert'in Sonsuzluk Oteli Paradoksu'ndan esinlenerek yazdığım bu öyküyü dinlemek için: youtu.be/kpfAHgP3_do Okumak için: gizemcetin.com/sonsuzluk-oteli oykuseckisi.com/sonsuzluk-oteli...
Hayatın Anlamı
2.kısım Anlam sorunu Hayatın anlamı nedir?" sorusu neredeyse her sözcüğü so- runsal olan ender sorulardan biridir. Bu, son sözcük için de ge- çerlidir, çünkü dünya genelinde dini inancı olan sayısız insan için hayatın anlamı bir "ne?" değil, "kim?" sorusudur. Kendini işine adamış bir Nazi, Adolf Hitler'in
Hayatın Anlamı
1.kısım Hayatın anlamı nedir?" sorusu hakiki bir soru mu yoksa yalnızca hakiki gibi görünen bir soru mudur? Tanrı, stratejik bir amaçla dünyayı yaratmış göksel bir mühendis değildir. O, dünyayı yalnızca kendi memnuniyeti ve yaratma hazzı uyarınca yaratmış bir sanatçıdır. Philosophical Investigations" gibi bir çalışmada
Reklam
Aynen öyle. Çünkü nasıl iseler öyle yönetilmeye layıktılar!
"Sen çok doğrusun diyerek oy verilmeyen tek lider" oldu. Çok sevildi ama oy verilmedi. Belki de bu halk, bu kadar düzgün bir lideri haketmiyordu.
Sayfa 32 - PARYA YAYINLARIKitabı okudu
528 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Herkese merhaba sevgili okurlar.Bugün sizlere çok sevdiğim yazarlardan biri olan Sümeyye Demirkan'nın Notanın Ervahı ilk ritim kitabını yorumlamaya geldim.Öncelikle konusundan bahsedeyim.Leyla Neva,müziğe tutkulu birisidir.Arkadaşı Emre ile birlikte dışarıda şarkı söylüyor ve bir yandan da konservatuar öğrencisi olabilmek için
Notanın Ervahı 1
Notanın Ervahı 1Sümeyye Demirkan · Ephesus Yayınları · 202383 okunma
Mısır, Osmanlı Devleti kontrolünden çıkar:
Bu ülkedeki iktidar 1805'te (mücavir Suriye, Lübnan ve Filistin'le birlikte) Arnavut kökenli bir 'Paşa'nın, Muhammed (ya da Mehmet) Ali'nin eline geçmişti. Osmanlı sultanı adına ülkeyi yönetiyordu, ama aslında 1840'a kadar kendi adına saltanat süren birisiydi. Sanayinin iktidar için hızla çok büyük önem kazandığını
Sayfa 355Kitabı okudu
"Geçici düzenler köpükler gibi uçar gider. Aynen öyle, köpükler gibi, geçici. İnsanın bu dünyadaki bütün çalışması köpükten öte bir şey değil. İnsan kendine faydası olacak hayvanları evcilleştirip düşmanca davrananları yok etti, toprağın yabani bitki örtüsünü temizledi. Ama sonra insan yok oldu ve ilkel hayat geri dönüp onun elleriyle yaptığı her şeyi sildi süpürdü."
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.