Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Buğulu gözlerini, kapı ile televizyon sehpası arasındaki boşlukta duvara yaslı duran sandığa çevirdi. Uzun ve dalgın bakışlarla sandığı süzdü. Sonra yutkundu. Kırışık ve dar anlının altında iki küçük lamba gibi parıldayan gözlerini tekrar resme kaydırdığında Gülfidan’ı ile bakışları kenetlendi. Konya sokakları kadar soğuk ve donuk iki masum
Şizofrenin Kamburu
Şizofrenin KamburuArifzade · Mola Kitap · 201215 okunma
… babam okula verdi beni. Yıllarca sürdü bu. Hiç hoşlanmıyordum; arkadaşlarla itişip kakışmak, öğretmenleri dinlemek yüzünden elimde olmadan büyüyordum. Konuşmam yetmiyormuş gibi düşünmeye de başladım. En kötüsü buydu. Çoğu insanlar gibi düşünmeden konuşsaydım kimse bir şey demeyecekti; ama ben düşündüğümü söylemeye kalktım.
Reklam
"Dünyada yaşamak için hassas ruhlu olmamalı, hissetmemeli, sevmemeli! Fakat bunu tatbik etmek zor! Hayat herkes için az çok bir mücadeledir, yaralanmamak imkânsız! Fakat cesur olmak lazım! Hayatımız, yaşanılan mabaatli bir romandan başka bir şey değildir." - Şadiye SULTAN (Şadiye OSMANOĞLU), SULTAN II. Adülhamid Han'ın kızı
"Bu sürgün hâdisesinin fecî intibaları bana asıl hürriyeti, fazîletive samimiyeti öğretmiştir. Sarayımızın hazinelerinin, yaldızlı salonlarının, konforlu yataklarının, ayaklarımıza kapanan Cevat Bey gibi müraî memurlarımızın ne kadar kıymetsiz ve boş şeyler olduğunu; bu ot minderler üzerinde haşerelerle birlikte uyumaya, yıkadığım elbiselerin kurumasını, soyunmuş bir halde beklemeye o anlar bana öğretmişti." - Şadiye SULTAN (Şadiye OSMANOĞLU), SULTAN II. Adülhamid Han'ın kızı
·
Puan vermedi
Kitabın gerek anlatımı gerekse anlatım bozuklukları ve hatta sık sık karşılaştığım yazım hataları, büyük bir heyecanla başladığım bu kitabı(!) bitirmeme izin vermedi.
Babam ve Ben
Babam ve BenAydın Menderes · Ufuk Kitapları · 201268 okunma
İnsan eşref-i mahlukattır derdi babam Bu sözün sözler içinde bir yeri vardı Ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman Bu söz yüreğime kadar alçaldı
Celladıma Gülümserken
Reklam
Bizim okulda kullandığımız kurşun kalemler ziyan olmasın diye bıçakla yontulurdu. Okula yürüyerek giderdik. Otomobille gitmemizi babam yasaklamıştı.”
Sol Yanım Acıyor Anne Merhaba anne, yine ben geldim Merak etme okuldan çıktım da geldim. Anneler de babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama, Ali “okula gitmezsem annem çok kızar merak eder” demişti de onun için söylüyorum. Geçen hafta öğretmen sağ elimde sarımsak, sol elimde soğan dedirte dedirte Öğretti sağımı solumu. Ben biliyorum artık anne,
255 syf.
7/10 puan verdi
Bir akşam babam işten döndüğünde elinde bu kitap vardı. O yüzden değerlidir benim için. Sanırım babam da kendi söyleyemediklerini bu sayede aktarabileceğini düşünmüştü.
Kızlarıma Mektuplar
Kızlarıma MektuplarEmre Kongar · Remzi Kitabevi · 20201,566 okunma
"... Doktor, kalp-damar hastalığının genetik olup olmadığını anlamak için babaanneme basit bir soru sordu: 'Annenizle babanız hangi hastalıktan öldü?'. Odada bir süre sessizlik oldu. Sadece babaannemin sessiz çığlıkları duyuluyordu. 'Hiçbir hastalıktan ölmediler!' Sesinde sitem vardı, acılıydı. 'Annemle babam öldürüldüler Doktor Bey. Hastalıktan ölecek kadar yaşlanamadılar. İlle de bir hastalık arıyorsanız, onları öldüren insanoğlunun zalimliğiydi!..."
Reklam
Yürüyorum dediği, durmanın ta kendisiymiş. Düş gibi bir şey yani... Koşarsın koşarsın da varmazsın hani; içindeki umut, varamadığın kadar büyür. Sen bakarsın ışıltıyla. İleriye uzanırsın (uzanmak istiyorsun), uzandıkça da kolların uzar babam uzar... Gene de boşluğu avuçlarsın hep; düşünü düş yapan boşluğu.
Sen hiç kimsenin olamayacağı kadar çok şeyimsin benim... yüreğimde sana ayrılan yer herkesinkinden büyük. Yalnızca bir arkadaş, bir kan kardeş, bir sırdaş, bir çok yakın dost değil, bir büyük sevgisin sen... yanında sonsuz şımarabileceğim ve hala kaybetmekten korkmayacağım tek kişi... yani biraz annem, biraz babam, hatta hiç görmediğim dedem, belki hiç doğmayacak oğlum... sonra daimi hayranım ve tabi dokunulmamış sevgilim... sen benim masumiyetimsin tuna... benim en yakınımsın! Aslında belki öbür yarımsın? Bütün bunlar ne demek anlıyor musun? Hı?
Alo baba sen misin nasılsın?Allahıma bin şükür ben burda iyiyim... Ne olsun be baba güzel geçiyor günlerim silah elimde hergün iştima nöbetteyim. Annem nasıl baba ağlamıyor değilmi? Söyle nolur ağlamasın bırakmasın kendini... Doğudayım tehlike evet biliyorum baba! Korkmuyorum elbet vatana kan can feda... Kardeşlerim nasıl sınıfı geçtilermi?
Haydarpaşa garında 1941 baharında saat on beş. Merdivenlerin üstünde güneş yorgunluk ve telâş. Bir adam merdivenlerde duruyor bir şeyler düşünerek. Zayıf. Korkak. Burnu sivri ve uzun yanaklarının üstü çopur. Merdivenlerdeki adam — Galip Usta — tuhaf şeyler düşünmekle meşhurdur: «Kâat helvası yesem her gün» diye düşündü 5 yaşında. «Mektebe
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.