Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
208 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
‘Üstadı’ Tanıyoruz
Merhabalardan bir demet. ≈) Öncelikle şu fes konusunu bitirelim, şöyle ki: Fes takmak, 2'nci Mahmut döneminde zorunlu hale getirilmişti. O tarihte, dinciler ayaklanmıştı, fes'in gavurun icadı olduğunu söylüyorlardı. Hatta bu yüzden, 2. Mahmut'a gavur padişah diyorlardı. Oysa, fes'in kökeni Batı değildi, Kuzey Afrika'ydı,
Hayat Felsefesi yahud Yaşamak Sanatı
Hayat Felsefesi yahud Yaşamak SanatıKadir Mısıroğlu · Sebil Yayınevi · 2012280 okunma
132 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ve sonunda kaçırmak için bizlere elbete akıl kalır!..
Bedia Tuncer, 1961- 1964 yılları arasında Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları Hastanesi' nde personele okuma yazma eğtimi vermiş... Bir yandanda akıl hastalarıyla ilgilenmiş ve akıl hastalarının yazdıkları şiirleri derleyerek bu
İnilti
İnilti
kitabını yayınlamasını sağlamıştır... Deli diye adlandirdığımız, toplumda alay konusu haline getirdiğimiz insanaların ne kadar geniş bir iç dünyayalarının olduğunu. Kendilerini ifade etmek istediklerini zaman gerçekten ifade edebildiklerini. Belki de onların kendilerini böyle toplumdan soyutlamalarını ardından onları dinleyen birilerin olmasıda yatıyor da olabilir.... Aşk acisı, özlemler, nefret, bağımlılıklar, uzüntüler, içlerindeki duyguları en saf haliyle kaleme almışlar... Okurken şasırmamak elde değil.. Herkese keyifli okumalar:))
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,362 okunma
Reklam
285 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Deli değil onlar!!! Anlaşılamayanlar!
Kitabı bir arkadaşın sayfasında gördüm. İncelemesi'ni okudum ve okumaya karar verdim. İyi ki de karar vermişim. Sağolsun, pdf'ini de kendisinden rica ettim, beni kırmadı. Gelelim kitaptakılara.. "Bakırköy Akıl Hastanesi"nde tedavi gören akıl hastaları'nın derlenip toplanmış şiirlerinden ibaret bir kitap. Şiirleri okurken, alıntı paylaşırken defalarca dedim, yine yeniliyorum. Bu şiirleri yazan deliyse, benim aklımla sorunum var. Alıntılarda paylaştıklarım sadece bi kısım. Bazı şiirler vardı ki komple paylaşmamak için kendimi zor tuttum. Dikkatimi çeken bi nüans; her gün 16 paket sigara içen adamın şiirleri'nin çok olması. Bir insan'ın ne kadar büyük bi yaşanmışlığı olmalı ki; hem o kadar sigara içecek, hem de şiir yazacak. Maalesef bu soruma kitapta cevap bulamadım. (Şiir kitabı olduğu için bu yorumu spoilerden saymıyorum). Bence, herkes'in okumalı olduğu kitap. Keyifli okumalar....
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,362 okunma
132 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Hele sen bir gül yeter bana, ümidimi de alıp gitme...
Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde 1961-64 yılları arasında personele okuma yazma eğitimi veren öğretmen Bedia Tuncer'in, akıl hastalarının yazdıkları şiirlerden derlediği "İnilti" ile merhaba. Kitap ismindeki anlamdan ziyade hikayesi ile de dikkatimi cezbeden bir eser oldu. Yazar kendisine verilen bu
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,362 okunma
Deli olduğumu kabul ediyorum ama bu kadar da olmaz (:
Bugün ait olduğum mekan çok önemli bir işe imza atmış.Ablam az önce bana seslenindi ve şunu söyledi..."Akıl Hastası Ressamlar Sergisi" tarihte bugün Bakırköy Akıl Hastanesi'nde açılmış.Resim çizeceğimi artık düşünmüyorum.
132 syf.
6/10 puan verdi
Izmır kitap fuarında bulmuştum bir sahaftan ancak acayip pahalı olduğunu hatırlıyorum 1500 tl .gibi,.vazgecip internet ten pdf formatında okudum..Ekran üzerinden okumak pek hoşuma gitmesede;(.. Bedia Tuncer"in "Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde çalışırken derlediği degisik, sade, zaman zaman eğlenceli, hüźünlü, olduğu gibi yazilmis, sıcak bir şiir kitabı, çok etkilendim diyemiyeceğim ancak koşulları ve akıl hastalarının yazdıkları şiirler bir araya getirilmiş, farklı bir eser olmuş.
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,362 okunma
Reklam
Akıl Hastasından Başhekime Şok Ceza ;))
70'li yılların ilk yarısı... Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde korkunç insanlık suçlarının işlendiği işlendiği iddialarının ardı arkası kesilmiyor. Bunları içeriden bildirenlere göre hastane, sağlık kurumu olmaktan çıkmış ve adeta bir toplama kampına dönüşmüş durumda… Orada neler yaşandığını kamuoyu bilmiyor.
Sayfa 70 - Bilgi Yayınevi Yedinci Basım Nisan 2012Kitabı okudu
1992 Mayıs'ında Türk medyası, bir grup lise öğrencisinin, Simav'daki (Kütahya) lise müdürünün emriyle, izin alınmadan bekaret testine tabi tutulmaları ve maalesef kızlardan birinin bu nedenle intiharı olayını incelemiştir. Bekaret testleri ve intihar üzerine tartışıldığı sıralarda, dönemin sağlık bakanı Doktor Yıldırım Aktuna'nın, Bakırköy Akıl Hastalıkları Hastanesi'nde başhekim olduğu sırada, kendisinin kadın hastaların düzenli olarak her ay bekaret testinden geçmesini emrettiği öğrenilmiştir. Onun savunması, bu uygulamanın kadınları, erkeklerin (hem hastaların hem de çalışanların) cinsel istismarından korumak amacıyla yapıldığı şeklinde olmuştur. Bu paradoks vurgulanmaya değer: Sosyal demokrat kökenli bir sağlık bakanı, kadınları erkeklerin cinsel istismarından korumak için, kadınların bedenlerinin tıp aracılığıyla kontrolünü ve gözetimini önermiştir.
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
16 saatte okudu
"Ömrümde becerebildiğim tek şey bir kadını sevmekti."
Psikiyatri bilimine ışık tutacak anti-psikiyatrik bir anti-roman Gerçek ve roman olarak iki bölümün kurgusuyla ilerliyor. Başlarda Kürk Mantolu Madonna'yı anımsattı bana.Yabancı bir kadın ve aynı dönem içerisinde babasının vasiyeti üzerine şirketin başına geçen acemi bir genç... Fakat sonrasında daha soyut ilerleyerek ayrılıyor iki kitabın içeriği. Yahudi Yasef Abravanel ve Filistinli bir kadın, Nur.İkisi de birbirlerine karşı çocukluktan beri süregelen bir ikilemin içindedir.Yasef,Nur'a tarifi olmayan hisler beslerken Nur'un kalbinde ise sadece Filistin vardır ve ne yazık ki platonik olan bu aşkın sonu Nur için mezarda,Yasef için ise Bakırköy Akıl Hastanesi'nde bitecektir. "Ömrümde becerebildiğim tek şey bir kadını sevmekti," diyor Yasef Abravanel.Öyle ki Nur'un ölümünden sonra deli olmadığı halde delirmek için deli olmuştur adeta.Buğu, görmek istemediğimiz her şeyin sonunun hüsran olduğunu gösteren yazarının da kendi alanından esinlenerek psikanalitik yaklaşımlarla ifade ettiği orijinal bir eser,derin bir kitap.Ayrıca yazarın bizzat şahsi kimliğiyle kendi ismini psikoloji tezini hazırlamak isteyen bir anlatıcı olarak kullanması da Kitabın kısmi kurgu olduğu kadar gerçekleri olduğunu da açıkça gözler önüne sermektedir.
Buğu
BuğuNihan Kaya · İthaki Yayınları · 2017692 okunma
Bakırköy Akıl Hastanesi'nde çalışmak, bir zaman sonra orada yaşamaya, bu kasabanın bir hemşehrisi olmaya dönüşür. Gece indiğinde, sesler çekilip, yoğun bakımların, uykusuz hastaların, demli çaylarla yapılan gece yarısı kahvaltılarının zamanı başlar orada. Sessizlik, otoyoldan gelen homurtuları iç bahçedeki çamların, akas yaların, at kestanelerinin dallarından, yapraklarından süzerek getirir. Hava yoğunlaşır. Sanki, geçmiş olan bütün zamanlar katlanarak sizi sarar. Duvarların dışındaki zamanlardan farklı bir şeydir bu. Zamanı, dışarıdakilerden çok başka algılayan insanların üst üste yığılmış zamanları... Deliler zamanı.
Sayfa 11 - Okuyan Us Yayınları, 2.Basım, Kasım 2018Kitabı okudu
Reklam
Hayat psikiyatriyi döver
lan Parker, "eleştirel psikoloji" alanında kitaplar yazan bir akademisyen. Diyor ki: - "Psikoloji kapitalizmin egemenliğinde toplumsal kontrol aracına dönüşmüştür. Ahmet Hamdi Tanpınar modernleşmenin eleştirisini yaptığı Saatleri Ayarlama Enstitüsü romanında şöyle dedi: -"Psikanaliz çıktığından beri hemen herkes az çok hastadır.” Bölümü, yıllarca Bakırköy Akıl Hastanesi'nde görev yapan psikiyatr Dr. Cemal Dindar'ın sözüyle noktalayayım: "Hayat, psikiyatriyi döver.".
Sayfa 231
132 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
İnilti uzun zamandır en dikkatimi çeken kitap olabilir. Kitap Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları Hastanesi'nde bir dönem öğretmenlik yapmış Bedia Tuncer tarafından derlenmiş. İçerisinde de o dönemde hastanede kalan akıl hastaları tarafından yazılan şiirler var. Açıkçası ben bu kadar edebi bir kitap beklemiyordum. Belki biraz keyfim yerine gelir biraz beni güldürür diye okudum ama okuduklarım günümüz şairlerinin yazdıklarından kat kat iyiydi bence. Kitabı bir ara internette görmüştüm ama okumamıştım yeniden karşıma çıkınca kesinlikle okuyayım dedim iyi ki de okumuşum. Bu kadar geciktirdim için pişmanım.
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,362 okunma
47 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.