Gamelin Evariste
Fransa'daki devrimden sonra kralcılara ve halk egemenliği ile halk düşmanlarına karşı radikal bir cumhuyetçi.
Devrimden hemen sonra Fransa'da oluşturulan cumhuriyetin temelleri sağlamlaştırılırken eski rejim yanlıları ile cumhuriyetçiler içindeki ayrık otlarını temizle sırasında kanın oluk olık akıtıldığı Fransa yılları.
Devrim halk tarafından tertemiz gelebilecek değildi muhakak ki kitabın gerçek olaylara dayanarak yazılmış olması ve içeriğindeki olayların devrimin ne denli kanlı olduğu da aktarılması, devrimin koşullarını gösteriyor.
Yine de devrimin getirdiği ya da görüldüğü kadarıyla halkı yüceltmesi en önemli olay olur.
Kitabın dilinin bu kadar ağır olması okumayı zorlaştırıyor. Hele ki Fransız isimler tam baş belası.
Hayatımızda verdiğimiz kararlar bize iyi veya kötü sonuçlar verir. İşte bizimde baş karakterinizin yaptığı bir kararlar başına gelenleri okuyoruz. Başak hayatı için önemli olan hepimizin baş belası üniversite sınavına girer. Yıllardan beri hedefi bellidir aslında İstanbul Hukuk'u kazanmaktır. Bu yolda onu küçüklüğünden beri yalnız bırakmayan
“Acı duymak anlamanın tek kaynağıdır. Her ne kadar notlarımın başında anlamayı insanın baş belası saydığımı söyledimse de, insanın anlamayı sevdiğini, onu dünyanın hiçbir zevkine değişmeyeceğini biliyorum.”
Bu baş belası yerde ne işim vardı? İçeri girerken bunu düşünüyordum. Bu tür yerlerde beni mutsuz eden bir atmosfer olurdu. Her şey çok gösterişli, çok parlak, çok aerodinamiktir; her baktığınız yerde aynalar, krom plakalar, emayeler falan vardır. Her şey dekorasyona harcandığından yiyeceğe bir şey kalmamıştır. Şöyle adam gibi, doğru dürüst bir yiyecek yoktur. Amerikan isimli bir sürü ıvır zıvır, hiçbir zaman tadına varamayacağınız, hatta var olduğuna inanamayacağınız şeyler. Her şey karton ya da teneke kutu içinde gelir, ya buzdolabından çıkmıştır, ya musluktan akmıştır, ya da tüpten sıkılmıştır. Ne bir konfor, ne de bir mahremiyet duygusu. Tünediğiniz yüksek tabureler, kemirdiğiniz koçanlar, her tarafınız aynalarla kuşatılmış. Etrafta radyo sesine karışarak uçuşan, yemeğin önemi olmadığını, konforun önemi olmadığını, aslında gösteriş, parlaklık ve aerodinamiklik dışında hiçbir şeyin önemi olmadığını söyleyen bir tür propaganda. Bu aralar zaten her şey aerodinamiktir, Hitler’in size ayırdığı mermi bile. Büyük bir fincan kahve ve iki frankfurter ısmarladım. Uzun beyaz kepli kız istediklerimi önüme fırlattı; bir süs balığına yem verirken de ancak bu kadar ilgi duyabilirdi.
Beowulf "bee" (arı) ve "wolf" (kurt) kelimelerinden oluşan bileşik bir kelimedir ve arıların baş belası "ayı" anlamına gelir. O dönemde Germen halkı arasında "ayı oğlan" hikayeleri yaygındı.
Dişi Kurdun Rüyaları, romanın Türkiye’deki ismidir. Orijinal adı Kıyamat’tır. İdam Yeri, Kader Ağı gibi isimleri de vardır. Nihayetinde bunların hepsi romanın içeriğine uygundur.
1988 yılında neşredilen Dişi Kurdun Rüyaları, büyük Aytmatov'un enfes üslubuyla tezyin ettiği iç içe hikayelerden oluşmakta. Özellikle Akbar ve Taşçaynar'ı anlattığı