Günümüzde yaşayan Calvin’lere...
Calvin orta yol nedir bilmez. Sadece bir yol vardır, o da, kendi yoludur. Onun için ya hep vardır ya hiç; ya tam otorite ya da tümüyle feragat. Asla bir uzlaşmaya imza atamaz çünkü haklı olmak ve haklı konumunu korumak, onun gözünde o denli hayati bir durumdur ki, bir başkasının da kendi açısından bakınca aynı şekilde haklı olabileceğini kavrayamaz.
B.Develi:Bir büyüğün sözüydü bu, okumuştum, diyordu ki: “Cehennem azabını intaç edecek bir günahı gizlice işleyen bir adam, başkasının ıttılâından çok hicap duyduğu zaman, kalbinde küçük bir emare ile meleküt âlemini inkâr etmek arzu eder.” Çünkü biliyor ki meleküt âlemi onu izliyor. Bu yüzden her günahta küfre gidecek bir yol vardır, diyor. Vicdan sahibidir ve keşke onlar olmasaydı, keşke onlar bu yaptığıma şahitlik etmeseydi der, kendine ufak bir helak kapısı aralar, sineğin ısırmasından kaçar ama yılanın sokmasına razı olur, helak olur gider. Dolayısıyla kendisini bu illüzyona inandırmak isteyen insanlar, aslında sadece zararda olan değil, bir anlamda da belki fevç fevç küfre yürüyen insanlar. Perdeyi hakikat telakki eden insanlar, doğru mudur? H.İnanç:Evet, tabii. Bakın burada İmâm-ı Rabbânî’den bir tespiti de sanki dercetmenin yeri gelmiştir: “Günaha azap yapılmasının sebebi küfür kokusu bulunması, küfür bulaşıklığı bulunmasıdır.” Neden? Hatâen yaptığına bir şey yok zaten; yani kazâen ayağın kaydı, Sürçtü, bunda bir şey yok. Niye azap var? Bilerek, isteyerek yapıyorsan var.
Reklam
"Gidebilenler ve kalanlar vardır; ailede, aşkta, ülkede... Kalanlar çok acı çekerler, gidenlerse vicdan azabı." "Ütopya!" "Ütopik düşüncenin cazibesi, imkansızlığındandır. Gençlik imkansıza, aşka inanır. Umut güzelleştirir onları." "Şimdi değişti hocam. Biz distopyalar alemindeyiz. " "Yazık." "Değil mi?" Biraz şaka, biraz ciddi. "Yıkıldık, düştük gözünüzden. Sansür" "Korkunç olan otosansürün sansür den önce devreye girmesidir. Sakın buna izin verme. Başkasının kafasıyla, başkasının korkusuyla yaşanmaz. İmzanı sildirme kimseye."
Sayfa 157 - İthakiKitabı okudu
Başkasının sırtına basarak da olsa yukarılara tırmanma arzusu, değerleri tersyüz etmekte ve insanları vahşileştirmektedir. Şehir ha­yatının karmaşası sosyopatinin yani suç işleyip vicdan azabı duymayan antisosyal kişiliklerin gelişmesi için verimli bir zemin oluşturmaktadır.
Biricik Yaşamım
"Bir insanım ben, hayatımın bir anlamı var. Ben içindeyim diye tarihin bir anlamı var. Biriciktir benim hayatım, kimsenin hayatıyla değiş tokuş edilemez, benim rüyalarım ve acılarım bir başkasının acısıyla ve rüyalarıyla kıyaslanamaz. Tarihin görünmez gölgesiyim ben, öldüğümde gazetelere haber olmam. Geniş kitlenin meçhulüyüm belki ama haysiyetimle " varlığın kökleri"ne değerim. Benim haysiyetimi yok sayan her kimse, onunla bir meselem var. Ve benim biricikliğimi teslim eden her kimse ona verecek bir armağanım var. Bir oy, bir vergi numarası, nüfus kütüğünde bir sayı değilim. Bana da doğruları fısıldayan bir vicdanım var. "
Sayfa 124Kitabı okudu
Putperestler kurbanlarını Tanrı'ya değil, cinlere sunuyorlar. Cinlerle paydaş olmanızı istemem. Hem Rab'bin, hem cinlerin kâsesinden içemezsiniz; hem Rab'bin, hem cinlerin sofrasına ortak olamazsınız. Yoksa Rab'bi kıskandırmaya mı çalışıyoruz? Biz O'ndan daha mı güçlüyüz? “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yararlı değildir. “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yapıcı değildir. Herkes kendi yararını değil, başkalarının yararını gözetsin. Kasaplar çarşısında satılan her eti vicdan sorunu yapmadan, sorgusuz sualsiz yiyin. Çünkü “Yeryüzü ve içindeki her şey Rab'bindir.” İman etmemiş biri sizi yemeğe çağırır, siz de gitmek isterseniz, önünüze konulan her şeyi vicdan sorunu yapmadan, sorgusuz sualsiz yiyin. Ama biri size, “Bu kurban etidir” derse, hem bunu söyleyen için, hem de vicdan huzuru için yemeyin. Senin değil, öbür adamın vicdan huzuru için demek istiyorum. Benim özgürlüğümü neden başkasının vicdanı yargılasın? Şükrederek yemeğe katılırsam, şükrettiğim yiyecekten ötürü neden kınanayım? (1.Korintliler 10:20-30)
Sayfa 1227 - Yeni Yaşam YayınlarıKitabı okudu
Reklam
546 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.