Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
160 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
Selam arkadaşlar uzun bir süredir aranızda yoktum yaşadığım bir takım sıkıntı ve problemlerden dolayı buralara pek bakamadım artık yavaştan okuduğum bir kaç kitabın yorumunu paylaşacağım. Onu görmek zorlaşıyor, bedeninin, birlikte diktiğimiz bedenin dışına çıkıyor, o bedenin düşüncelerini bırakıyor, düşünceler üzerinden dökülüyor, benden uzaklaşıyor, yeni bir giysi dikiyor içinde benim olmadığım. Kayboluyor. Hem o, hem de ben. Beni duyumsamakta zorlanıyor. Sözcükler belleğinden siliniyor. Kayboluyor. Düşüncelerimizin hepsi kayboluyor. Aramıza başka düşünceler siniyor. Benim değil bunlar, onun da değil. Onu görmek zorlaşıyor, o kadar uzaklaşıyor ki bundan sonrasını duyamıyor. (ARKA KAPAK) Kitabın arka kapağını yazdım çünkü kitabı tam olarak nasıl ifade edeceğimi bilemedim.İçerik olarak gerçeküstü olaylar anlatılıyor.Bazı olaylar gerçekken bazıları hayal tabi benim kafamı karıştıran tarafıda bu oldu tam olarak neyin gerçek veya hayal olduğunu anlayamadım.Çok nadir bu tarz kitap okuduğum için mi bilmiyorum ama açıkçası okurken biraz zorlandım.
Can
CanAslı Tirali · Öteki Yayınevi · 20221 okunma
510 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
İnancı ve fanatizmi en dip noktalarına kadar kullanmaktan çekinmeyen hayatı anlamsız gören bir adam. Kendi yaptıklarının derecesinden bile korkarken en acımasız kararları vermekten çekinmiyor. İnsanları hem kenevirle hem de sözleriyle uyuşturmayı çok iyi becermiş. Dini ve vaatleri o kadar iyi kullanıyor ki fedai olarak yetiştiği gençler mutlulukla ölümlerine gidiyor. Bazıları kendi canlarını kendileri alıyor. Bütün bunların başındaki Hasan ise kendi yaptıklarından bile korkuyor bazen. Yarattığı bu mekanizmanın tamamen onun elin olmadığını ve her zaman yalnız kalacağını biliyor. "Daha ne kadar ileriye gidebilirim ki?" sorunun cevaplarını bir bir veriyor. Etrafındaki yalaka tabakası ise saatli bomba gibi her şey yaşanabilir. Beni bu manipüle yönünden çok etkiledi çünkü asılar boyunca hatta şimdiki zamanda bile dini duygular büyük toplulukları manipüle etmek için kullanılıyor. Haberlerde bile neler yapıldığını görebiliyoruz veya zamanında neler yapıldığını okuyoruz. Peki bu şekilde inançlara sahip olanlar manipüle edilmeye mahkum mu? Hasan toplumun küçük bir kısmının bütün gerçekleri gördüğüne inandığı için diğer kalan çoğunluğun din gibi tuzaklarla istedikleri yöne çekilebileceğini savunuyor. Sonuna doğru biraz sıkıldığım yerler ve kadın karakterleri gerçekten aşırı salak gibi gösterilmelerine çok sinir oldum. Onları damızlık gibi görüyor resmen ve kızlar hiçbir şekilde uyanmıyor bir hapishanenin içinde olduklarına. Hasan ve İbni Tahir belki de Meryem'i katarsak bunlar kafası tek çalışan kişilerdi.
Fedailerin Kalesi Alamut
Fedailerin Kalesi AlamutVladimir Bartol · Koridor Yayıncılık · 201241,4bin okunma
Reklam
118 syf.
·
Puan vermedi
önceki kitap ve konuşmalarından oluşan kısa cümleler yer almaktadır. kısa dediysem öylesine okunup geçecek cümleler değildir kesinlikle. her bir cümle kendi içinde bir çok manayı içermekte ve düşünmeye sevk eden bir yapıdadır. bazı cümleleri var ki içimde bir çok konuşmanın uzamasına sebebiyet everecek ders niteliğindedir. bunlardan bazıları; Doğduğunda baş aşağı edildi kum saatim; kavuşmaya kaç kum tanesi kaldı Rabbim? Allah'a olan hiçbir şey olmasa da zengindir; Allah'ı olmayan her şeyi olsa da fakirdir Allah'ın verdiği ağızla Allah'ı anmaktan utanmak neyin nesidir? Bir işin ancak Allah'a bakan bir yönü varsa bir kıymeti harbiyesi olabilir İmanın sahiciliği sevdiğin şeylerden vazgeçmen gerektiğinde ortaya çıkar Hayat görüşlerini İslam'a göre yargılayacaklarına hayat görüşlerine göre İslam'ı yargılayanlar, lokomotifi vagonlara çektirmeye kalkanlardır. İnsanlar bu dünyada mahrum kalmamak için ölümü düşünmüyorlar ama ölümü düşünmeyerek ahiretten mahrum kalıyorlar
Hayretten Hayranlığa Aforizmalarım
Hayretten Hayranlığa AforizmalarımCaner Taslaman · İstanbul Yayınevi · 202184 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Sefalet pek az okunma oranına ve pek hoşnut yorumlara sahip olmasa da bence zamanına göre gayet güzel bir dille yazılmış pekala iyi bir kitap. Açıkçası kitap ne zaman yazılmış, daha doğrusu hangi edebi döneme denk geliyor bilmiyorum ama kitapta ara ara şu Tanzimat Dönemi yazarlarının yaptığı hataları görmek mümkün. Hatalar dediysem de bu ismi
Sefalet
SefaletEmine Semiye · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022286 okunma
352 syf.
10/10 puan verdi
Okuma Serüvenimi ve Beni Dönüştüren Kitap
Bir kitap okudum ve hayatım değişti, derler ya. Benim için
Feminizm Kitabı
Feminizm Kitabı
böyle bir kitap Bir öğrencimle kitap arkadaşı olmuştuk. İstediğimiz kitapları birbirimize alıyorduk. Ben bunu seçmiştim. Onun hediye ettiği bir kitaptı ve okumaya başladığımda çok bilindik yepyeni bir dünyayla tanıştım. Bir Kürt olarak bu kitabı çok daha iyi anladığımı
Feminizm Kitabı
Feminizm KitabıKolektif · Alfa Yayınları · 202068 okunma
304 syf.
7/10 puan verdi
"zaman" ve "çocuk" kavramları ile bu eserde aslında bir çok şey anlatılmakta. İlk bakışta çocukça bir kitap gibi görünse de aslında içeriği bakımından okuyucusuna bir çok şeyi öğretme fırsatını sunuyor, bunların en başında ise zaman kavramının değerini. Kitapta gecen ve kitaba da adını veren çocuk Momo kimsesiz, hiç bir şeyi olmayan biri iken; çok iyi bir dinleyici olduğu fark edildiği andan itibaren bir çok arkadaşa dosta sahip olmakta. Burda da aslında bizlere "sürekli konusmanin değil yeri geldiğinde susup dinlemenin" de çok önemli olduğu anlatılmakta. Kitapta siradisi bir çok şeye yer verildiği için aslinda insanın sıkılmadan kısa sürede okuyabileceği bir eser. Bu sıradışı şeylerden bazıları duman adamlar, hora usta, kassiopedia gibi karakterler. Zaman hırsızları olarak da bilinen duman adamlarin amacını çözmek isteyen Momo ve ona bu yoldâ yardim eden hora usta ve onun kaplumbağası kassiopedia'yı anlatmakta. Momo bu yolda bir çok şey öğrenirken aynı zamanda okuyuculara da bir cok şeyin farkındalığını yasatmakta. Bunlardan en önemlisi zamanımızı neye,kime ve nerede harcadığımızı düşündürmektedir.
Momo
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201765,6bin okunma
Reklam
352 syf.
·
Puan vermedi
Bir zamanlar… Bizler…
Bozkır-göçebe toplulukları daha iyi anlamama bu kitap yardımcı oldu. Bu toplulukların günümüzde hangi etnisitelere karşılık geldiklerini kesin olarak tespit etmek zor ve hassas bir konu olsa da, bu gibi hususlar, bilimsel çalışmalarla ele alınmaya elbette müsait. Bozkır-göçebe topluluklar (örneğin Orta Asya’daki Türkler), yerleşik medeniyetler
Kök Tengri'nin Çocukları
Kök Tengri'nin ÇocuklarıAhmet Taşağıl · Bilge Kültür Sanat · 2020867 okunma
432 syf.
8/10 puan verdi
New York Times çoksatan listesinin bir numaralı yazarı Colleen Hoover’dan takıntılı ve tehlikeli bir aşk hakkında nefes kesici bir psikolojik gerilim! Kırık insanlar bazen geçmişleri yüzünden önlerini göremezler. Kırılmış olmak onlar için zayıflıktır, dolayısıyla da öfkelerine sığınırlar. Bazıları da geçmişte onları kıran şeylerden uzaklaşmaya çalışırken daha çok kendilerini geçmişte bulurlar. Sloan’un hayatı doğduğundan beri kolay olmamıştı. Kendini bildi bileli otizimli kardeşini uyuşturucu bağımlı annesinden korumaya çalışıyordu. Erkek arkadaşı Asa, kardeşinin bakım masraflarını üstlenmişti fakat Sloan, onun kirli parasının nereden geldiğinin farkındaydı. Ama kardeşi için bu adama katlanmaya mecburdu. Asa’nın da kendince onu sevdiğine inanmak zorundaydı ve o da Asa’yı sevmek zorundaydı. Çünkü Asa’nın tehlikeli çevresinden onu koruyabilecek tek kişi yine Asa’ydı. Ta ki Carter gelene kadar... Hayatı boyunca sürekli mücadele etmiş, rol yapmaya alışmış Sloan, Carter’ın aşkına güvenebilir miydi? Güvense bile bu aşkı yaşatabilir miydi? Asa gitgide kontrol edilemez bir hâl alırken acaba bu cehennemden kurtulabilir miydi?
Çok Geç
Çok GeçColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 2023121 okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
Bjørn Hansen Üçlemesi Üzerine
Uzun zamandır övgü dolu yazılar, tanıtımlar okuduğum Bjørn Hansen Üçlemesini nihayet okudum. Norveç’in önemli yazarlarından Dag Solstad tarafından yazılan ince sayılabilecek kitaplardan oluşuyor üçleme. İsimlerinin içerikleriyle bir ilgisi olduğu düşüncesindeydim ama yokmuş. Dag Solstad’ın kitaplarının sırasına göre isimlendirilmişler. İsimleri ve
Bjørn Hansen’e Dair Üçüncü ve Son Roman
Bjørn Hansen’e Dair Üçüncü ve Son RomanDag Solstad · Yapı Kredi Yayınları · 202468 okunma
432 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Maeve ve Josh'un maceralarını okumayı özlemişim. İkilimiz yine her zamanki gibi harikaydı. Oldukça zorlu ve bir o kadar da yorucu bir sorgulama sürecinin sonrasında yine yaptılar yapacaklarını ve suçluları yakalamayı başardılar. Eeee onlardan da başka türlüsü beklenemezdi zaten. Hem Josh'un hem de Maeve'in özel hayatlarında da oldukça ilginç gelişmeler yaşandı. Bu gelişmelerden bazıları fazlasıyla can sıkıcı olsa da neyse ki bu durumlar da tatlı bir sonla bitti de okuyucu olarak rahat bir nefes alabildim. Baştan sona heyecanlı bir okuma süreci vaat eden ve bu vaatini yerine getiren, bolca merak duygusuyla okuyup bitirdiğim ve beni fazlasıyla memnun eden bir okuma süreci yaşatan kitabı ben çok ama çok sevdim. İşte budur diyorum.
Kapalı Kapılar Ardında
Kapalı Kapılar ArdındaJane Casey · Olimpos Yayınları · 2023149 okunma
Reklam
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ruhun Derin Yaraları
Bu kitabın bende bıraktığı izleri şu cümlelerle ifade edebilirim; Sabır sadece tahammül anlamında bir bekleyiş değil, ne vakit ve ne şekilde harekete geçeceğini tasarlamak, kendini gayeye hazırlamaktır. Birde tevekkül var tabii. En büyük hareket ve canlılık kaynağı olan şey. Zor zamanlardan güçlenerek çıkabiliriz, bazı şeyler elimizde bazıları değil. Elimizde olmayan şeylere dikkatimizi yoğunlaştırınca endişemiz artıyor ve gelecekte ne olacağını kontrol edemeyiz. Keyifle okuduğum ve birçok yeni bakış açısı kazandığım bir kitap oldu benim için. Tavsiye ederim..
Ruhun Derin Yaraları
Ruhun Derin YaralarıKemal Sayar · Kapı Yayınları · 20201,116 okunma
148 syf.
10/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Kusursuz cinayet var mıdır? Ahmet Ümit’in Başkomser Nevzat karakteriyle kaleme aldığı ilk kitap olma özelliğini taşıyor, Agatha’nın Anahtarı. Kitaba ismini veren hikayeyle başlıyor ve toplamda 15 farklı vaka ile karşılaşıyoruz. Hepsi birbirinden ilginç, bazıları trajikomik olmakla birlikte, içlerinden bazıları epey etkileyici; Sevgilim Tiner, Davulcu Davut’u Kim Öldürdü?… gibi. En iyi kitabı mı? Diye soracak olursan, daha iyilerini yazdı tabii ki, ancak kesinlikle şans verip okumalısın derim ben
Agatha'nın Anahtarı
Agatha'nın AnahtarıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 20199,6bin okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Bir Peri Masalı
Bütün hayvanlar eşittir ama bazıları ötekilerinden daha eşittir. Hayvan çiftliği yazarının da seçtiği gibi alt başlık olarak bir peri masalıdır ama özünde çok ta karanlık bir masal. Kitapta yaşamlarının kötülüğünden yakınan hayvanların devrimiyle çarlık Rusya’sındaki monarşinin yıkılıp sosyalizmin kurulmasına benzer bir ortam vardır. Lakin Günümüz dünyasındaki sosyalizmin de komünizme ve ardından da saf yozlaşmaya ermesi gibi çiftliğin nasıl yozlaşıp çürüyerek toplumsal olarak esasen bir distopyaya dönüşmesini okumaktayız. Kitaptaki en etkileyici kısımlardan biri de eğitimsiz ve cahil kesimin nasıl da yozlaşmış yöneticiler tarafından resmen göz göre göre yalanlarla kandırılarak uyutulabileceğinin en dehşet verici ve muazzam bir örneğinin gösterilmesidir. Çiftlik sakinleri ellerindeki yaşamın ve huzurun her geçen gün yok olduğunun neredeyse farkına bile varmadan uyutularak tabiri caizse birer koyun gibi güdülmektedirler. Alegori sanatının en önemli örneklerinden biri olan bu kitapta yozlaşan yöneticilere, kapitalizme, komünizm ve sosyalizme bolca değinmeler görerek harika bir eleştiri eseri okuyacaksınız. Kısa olmasıyla bir günde rahatça bitebilecek harika bir eser sizi bekliyor.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,6bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.