Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
183 syf.
8/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Daktiloya Çekilmiş Şiirler - N. MARMARA /Dirimimsin benim, doğarken öldüğüm!
Nilgün Marmara
Nilgün Marmara
Daha adını duyduğumda bir hüzün kaplıyor içimi. Yaşayamadığın yılların acısı düşüyor içime. Göz göre göre gidişinin, dünyanın buna dur diyemeyişinin acısı... "Olduğum gibi ölmeliyim, olduğum gibi!" Diyor bir dizesinde. Ve olduğu gibi gidiyor, aldırmadan, uluorta... "Tüy, kan ve hiçbir salgıyı düşünmeden, kesmeliyim
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)Nilgün Marmara · Everest Yayınları · 20143,497 okunma
191 syf.
·
Puan vermedi
·
111 günde okudu
Yazarın çok güzel bir üslubu ve harika bir Türkçesi var. Ancak… Ancak kendisi çok negatif yüklü. Yarattığı karakterler hiçbir şeyden memnun olmuyor, karakterler her şeyi eleştiriyor. Örneğin insan canı simit çekti diye kendini eleştirir mi? Eleştiriyor. Bu da beni yoruyor. Hayat zaten bir sürü dert ve kederle doluyken bir de böyle boş ve anlamsız dertleri mi dinleyelim, okuyalım? Friends’te Phoebe’nin Rachel’a “dertlerinin değersiz liseli ergen tripleri olduğunu” söylediği bir sahne vardı, işte ben de kitabın çoğunu Pheebs’in o ağız büker tipiyle okudum. Ayrıca kitaba adını veren “coşkuyla ölmek” fikrini de çok çiğ ve hariçten gazel okur buldum. Ölümle genç yaşta burun buruna gelen veya aile fertlerinden birinin genç yaşta ölümüne şahit olan bir insan “gençken ölmeliyim/ölmeliydim” demez bence. Yunus Emre bile gençken ölenlere üzülüyor ve “gök ekini biçmiş gibi” diyor ki sufilerin yaşamdan çok ölümle haşır neşir olduğunu söylesek hata etmiş sayılmayız. Velhasıl kitap beni manen çok yordu ve bu nedenle okuyup bitirmem aylar aldı. Halbuki başlarda o su gibi Türkçesiyle kitaba aşık olmuş, başımı yana eğip kitabın sayfalarına hayran hayran bakarak okuyordum.
Coşkuyla Ölmek
Coşkuyla ÖlmekŞule Gürbüz · İletişim Yayınevi · 20211,914 okunma
Reklam
246 syf.
7/10 puan verdi
bir Yusuf ve Züleyha hikayesi
Züleyha "Sevmek, daha doğrusu aşk, eski zamanların gülünç bir hastalığı idi. Romanlar, şarkılar bunu tatsız nağmelerle mütemadiyen körükleyip durulardı. Umumi harbin bunca zararlarına mukabil bir faydası, bu aşkı yeryüzünden silip süpürmek oldu. Harb sonu nesli dediğimiz yeni insanlarda artık bu gülünç masala tesadüf etmiyoruz.. Bu
Eski Hastalık
Eski HastalıkReşat Nuri Güntekin · İnkilâp Kitabevi · 1996836 okunma
48 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kitap diğer Zweig kitapları gibi akıcı, düşünceler ve hisler üzerinde yoğunlaşan bir kitap. Ana karakter Madam de Prie, Fransa’da aristokrat bir kadın. Devletin yönetimi üzerinde etkili biri. Madam kalabalıklara, partilere, şatafata çok alışkın. Paris’teki zamanında hep güçlü ve hırslı. Güç elde etmek için yalan söylemekten, şantaj yapmaktan, türlü oyunlardan geri durmuyor ama en sonunda bu hali onun başını yakıyor ve sürgün ediliyor. Ama o müthiş kalabalıkları, muhteşem davetleri baloları bir kenara bırakıp bir köye yerleştiğinde anlıyor bunun ne kadar zor olduğunu. Günler saatler geçmek bilmiyor, canı sıkılıyor, ufak uğraşlar edinmeye çalışıyor ama olmuyor. Çünkü o gücü şatafatı yaşamış, bu vakitten sonra köylü kadını olamam diyor, düşmeyi kendisine yedirecek bir kadın değil. Onurumla ölmeliyim diyor, herkes ölümümü konuşmalı sarayda. Şimdi adımı unutmuş olan herkesin dillerinde ben olmalıyım. İşte ölümde bile böyle hırslı bir kadın. Ölümü üzerine düşünüyor taşınıyor ve bu uğraş, ölümünü tasarlıyor olmak onu rahatlatıyor, mutlu ediyor. Ne değişik bir şey, kadere hakim olma tutkusu. Bence insanın kendisi üzerine düşünmesini sağlıyor kitap, özellikle ölüm ve mutluluğun bireyselliği. Çünkü kadın mutluluğunu insanlara bağlamış, bu duruma aldanmış, bu yüzden de gücünü yitirip de herkes onu bıraktığında, kimse ona ihtiyaç duymadığında yıkıma uğruyor. Ben tavsiye ederim, özellikle bakış açısı kazanmak istiyorsanız okumalısınız.
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177,1bin okunma
140 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yüreğimi dağlayan bir hayat hikayesi. Kalemiyle haykıran daktilosundan sevdiklerine sesini duyurmaya çalışan bir şair. Şairin hayatını öğrendikten sonra almaya karar verdiğim ve bir çırpıda alıp okuduğum şiir kitabı artık her canım sıkıldığında her kendimi ifade edemediğimi düşündüğümde benimle olacak. Hiç vazgeçmeyeceğim okumaktan. Kendi kaderini değiştiren şairimiz ne yazık ki, "Savrulan Beden" adlı şiirinde şöyle başlayan dizeler onun intihar edeceğine işaretti sanki; "Pek az zamanı kaldı bu zora koşulmuş bedenimin, Olduğum gibi ölmeliyim, olduğum gibi... Tüy, kan ve hiçbir salgıyı düşünmeden, Kesmeliyim soluğunu doğmuş olmanın!" “Keşke sonu böyle olmasaydı.” dese de bir yanım, diğer yanım “Sonu böyle olmasa, bunları yaşamasa sen ben gibi gelip geçecekti bu dünyadan onu Nilgün değil, Nilgün Marmara yapan yaşadıklarını kaleme alışıydı.” Demekten geri duramıyor.
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)Nilgün Marmara · Everest Yayınları · 20183,497 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
OKU(MA)YANLAR: Kitap, yazarın gençlik yıllarında bir süre tımarhanede geçirdiği dönemden izler taşıyor. Bu sebeple o duyguyu, hissi okuyucuya çok güzel yansıtıyor. İsmiyle birlikte insanda daha çok ölümü, kasveti anlatılacağı çağrışımı uyandırıyor fakat aksine yaşama sevgisini, hayata tutunmayı anlatıyor. Hayat tekdüze yaşanınca hayat mıdır?
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 201077,4bin okunma
Reklam
319 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Edebi ve kültürel tarihimizde en kıymetliler olarak gördüğümüz, iz bırakan edebiyatçı, tarihçi, âlim, Allah dostu, hakikati bulan filozof ve düşünürlerin hayatlarının kısa, veciz bir anlatımla ele alındığı, oldukça etkileyici ve kıymetli bir eser... Fars şiirinin fârisi, Hint üslûbunun dâhisi, kölesi değil şiirin, efendisi olan ve herkesin
Güneşimin Önünden Çekil
Güneşimin Önünden ÇekilA. Ali Ural · Şule Yayınları · 20201,039 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
İsmet Özel lûgatiyle mübrem hakikat şiiri tecessüs etmek
İki arkadaşın genişçe bir merdivenden indiğini düşünelim. Biri, merdivenlerden düşünce diğer arkadaşı onun için endişelenip "Bir şey söyle, bir şey söyle" diyor. Yere düşüp baygın halde olan kişinin söylediği " şey"dir şiir, diyordu İsmet Özel. Özel ağabeyin bu şiir tasviri beni çok etkilemişti. Birkaç konferansında da
Şiir Okuma Kılavuzu
Şiir Okuma Kılavuzuİsmet Özel · Tiyo Yayınları · 2013908 okunma