Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
''Kılığı düzgün bir adamın sokakta simit yemesi yasaktır. Bütün yasaklar gibi bunun da bir kaçamak yolu yok mu? Simidi kır, cebine sok. Tek elinle bir lokma koparıp, kimseye sezdirmeden ağzına at. Ama, ben dişlerim sağlamken ısıracağım.
Her gün, bir gün sıranın bana geleceğini düşünerek yaşadım. Ve o gün, her kemer darbesinde bunu düşünerek nefes aldım. Babam yaklaşık bir seksen beş boylarında, cüsseli bir adamdı. Gençlik yıllarında boks kurslarına gitmişti. Bu cılız halimle ona karşı koyamıyordum. Kemeri vuruyordu ki, nasıl oldu bilmiyorum, elimle havada yakala- dım. Üstüme yürüdü. Artık boğuşuyorduk. Küfürleri duymuyordum. Nasıl olduysa bana işkence yaptığı aletlerin olduğu masaya çarptım. Üzerindekilerle beraber yere düştüm. Artık üstümdeydi. Yerde o da ben de bir şeyler arıyorduk. İlk darbe ondan bana, sağ omuzuma geldi. Benim de elimde bir şey vardı. Bedenine doğru salladım, göğüs bölümüne geldi. Kan yüzüme sıçradı. Yana doğru kaydı üzerimden. Bense şok olmuştum. Elimi yüzüme sürdüm. Kanı ılıktı, kokusu bü- yüleyiciydi. En önemlisi, içimde ona karşı olan nefretim soğumuştu. Şimdi canım acımıyordu...
Sayfa 175Kitabı okudu
Reklam
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zaten neredeyse her okuyan tarafından beğenilen bir kitaptı. Ben de yorumları okuduğum için oldukça yüksek bir beklentiyle kitabı elime aldım. Bu beklentiyi karşılamak zor olsa da, Kızıl Yükseliş bunu kesinlikle başardı. Giriş zaten başlı başına şok ediciydi, olayların gidişatını kafamda planlamışken ani bir olayla her şey başa döndü. Bitene kadar sürekli bir "Şimdi ne olacak?" sorusu kafamda yankılandı. Kesinlikle kelimesi kelimesine okunması gereken bir kitap. Öyle sahneler oldu ki, kitabı bırakıp, evde kendi kendime tur atma ihtiyacı hissettim. Tabi okumaya dönüş sürem de, oldukça çabuktu :D En ufak bir şüpheniz olmadan başlayabilirsiniz. Yalnız, sürekli aklınızda gezen karakterlere alışmaya hazır olun!
Kızıl Yükseliş
Kızıl YükselişPierce Brown · Pegasus Yayınları · 20151,992 okunma
336 syf.
7/10 puan verdi
Ahhh... Ben bu kitabı cok beğendim. kalbimi kördüğüm yaptı diyebilirim. Sonunda şok oldum şok. Hiç beklemediğim şeyler oldu. Yazarı tebrik ediyorum bu kurgudan dolayı. Bu kitabı kitaptaki karakterleri de unutmayacagım. Rahatsız oldugum tek konu baba faktörü olmasıydı. çünkü öyle düşünmek can sıkıcı ve sinir bozucu oluyor. Okuyanlar anlayacaktır beni.
Kördüğüm
KördüğümCalia Read · Yabancı · 2015604 okunma
448 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
kızıl yükselişi Türkiye'de ilk okuyanlar arasındayımdır sanırım hatta bu siteyi de o vasıtayla bulmuştum şöyle anlatayım durumu ; D&R a girerken kitap almayacağım sadece kitap kokusu içime çekeceğim ,dokunacağım, gözüm doyacak ve çıkacağım diye kendime söz verdim ama rafların arasından beni Kızıl Yükseliş sessiz çığlıklarla çağırdı elime aldım
Kızıl Yükseliş
Kızıl YükselişPierce Brown · Pegasus Yayınları · 20151,992 okunma
432 syf.
6/10 puan verdi
Kaçınılmaz young-adult türünde melek temalı bir kitap arkadaşlar... Kabul ediyorum melekleri hep vampirlerden daha çok sevmişimdir ama bu kitaba öyle ayılıp bayılmadım maalesef... Aslında uzun zamandır melek temalı kitap okumuyorum, son okuduğum Meleklerin Kanı'ydı galiba, malum onu da bekle bekle içimiz şişti, neyse ki hakları yeniden alınmış. O
Kaçınılmaz
KaçınılmazAmy A. Bartol · Yabancı Yayınları · 2015431 okunma
Reklam
Can Yücel
SAHTE CAN YÜCEL ŞİİRLERİ HAKKINDA !!! Kalibresi düşük şairlerin yazdığı şiirimsi manzumelerin çokça mal edildiği şairlerden biri de Can Yücel. Tam 31 sahte şiirin altında Can Yücel imzası var. Bu sahte şiirlerden biri de ders kitaplarına bile alındı geçen yıl. Prof. Dr. Semih Çelenk, sahte Can Yücel şiirlerinin listesini çıkarmış. Çelenk
420 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Yıllar önce.. On yıl olmuş mudur? Olmuştur muhtemelen.. Bir arkadaş tavsiyesiyle serinin ilk kitabı ile tanıştım. Ne tanışmak ama! Tam bir haftada tüm seriyi okudum. Merak mı diyeyim, kitabın sürükleyiciliği mi diyeyim, yoksa boş zaman bolluğu mu diyeyim? Bilemiyorum. Bildiğim şey şu ki; o bir hafta sonunda gözlerimin feci derecede ağrıdığı, bir süre bu kadar uzun kitap okumamaya söz verdiğim olduğuydu. Okurken çok eğlendiğimi, film seyreder gibi sayfaların gözümde canlandığını hatırlıyorum. Okurken adeta yaşıyordum da. Hatta, muhakkak ben bu filmi bir yerde gördüm diyordum, öylesine tanıdıktı anlatılanlar. Belki Zeyna’yı canlandırmıştım gözümde. İster istemez savaşçı bir kadın kimliğine, Zeyna gibi sert hatlı bir kız yerleştirdim zihnime. Ve filmi çekildiğinde, masum suratlı Jennifer Lawrance’i görünce şok oldum bu yüzden. Bendeki vahşi kızla alakası yoktu gördüğüm Katniss’in. Hayal kırıklığı yaşamıştım. Olmamıştı bu.. Beğenemedim, izleyemedim devamını. Bendeki Katniss saklı kalsın bende. Bozmadım..
Açlık Oyunları
Açlık OyunlarıSuzanne Collins · Dex Kitap · 201628,7bin okunma
İlk evladım Köksal 1969 yılında ikinci evladım Serdar 1971 üçüncü yavrum Hakan 1973 dördüncü oğlum da 1975 yılında dünyaya merhaba demişti. 13 Kasım Cumartesi 1976 gününden bir gün evvel Serdar'ın dişi çok ağrıyordu. Sabaha kadar ağlamış hiç yatmamıştı. En küçük oğlumu abisine (Köksal) bırakarak Serdar'ı dişçiye götürmeye karar verdik. Serdar
Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.