Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bu yaşıma senin korumanla gelmedim ben, Murathan" "Bundan öncesi sikimde değil, Gökçen!" diye yine ani bir şekilde yükseldi. "Sana kırk kere söyledim. Gerekirse kırk defa daha söylerim. Eğer benim yanımdaysan, sana ulaşabileceğim bir konumdaysan senden uzak falan durmam! Bunu o kafana iyice sok!"
Sayfa 241 - LoresimaKitabı okudu
Canı çeker diye, bana aldığı mis kokulu süt mısırından yemesi için eşime bir-iki kez teklifte bulunmuş, ben çok sevdiğim için ve bana daha fazla kalsın diye yeme teklifimi geri çevirdiğini düşünerek çok şirin ve tatlı bir dille ısrarcı olurken birdenbire sokak ortasında, "Istemiyorum dedik ya, niye ısrar ediyorsun!" diye kükreyen sesiyle şok geçirmiştim Ne kadar bozulduğumu ve üzüldüğümü size anlatamam. Bir öküzle evlenmiş olduğumu düşünmüştüm. Ben onun canı çeker diye ve onu düşündüğümü göstermek için çok sevdiğim mısırı paylaşmaya çalışırken o sokak ortasında bana öküz gibi bağırıyordu!
Sayfa 154
Reklam
"Çakır gözlüm" "Baba sus"dedi Ahmet ağa."komitanin yavuklusudir, karısıdır" Karısı mı? Ben harbi şok komasına giricektim bugün. "Nedir?" diyen Ayşegül' ün sesi yükseldi "Neymiş?" dedi Bilge "Ha?" dedi Süleyman "Hayda!" dedi Barbaros "Nasıl? dedi Alican "Ne zaman?" dedi Zülfikar "Hepsine katılıyorum" diye son dokunuşu yaptı. Timur. ~loresima
Sayfa 237 - Ephesus yazar: loresimaKitabı okudu
Normal insanın yaşamaya kurgulanmış bir nüvesi var. Benim gibi normal olmayanlar, normaller tarafından koyulan kurallara uyum sağlayana kadar hastanelerde ilaç ve şok tedavisi görüyorlar. Ne zaman ki “Yaşamak istiyorum" diyerek hayata dört elle sarılıyorsun, o zaman seni aralarına kabul ediyorlar ve onlarla olmaya hak kazanıyorsun. Çünkü normal olmak, yaşamayı istemek demek... Bu onların kuralıydı, benim değil... İntiharı düşünüyordum. Ölmeyi istiyordum. Bu beni farklı kılıyor ama diğer insanlardan üstün kılmıyordu, bunu da biliyordum. İnsanlar farklıyı arıyorlar, farklıyı görmeyi seviyorlar, değişik bir tür hayvana bakar gibi bakıyorlardı yüzüme. “İntiharı düşünen insan böyle bakarmış, ne tuhaf” diyerek, hayretle... Belki de zayıflıktı intihar kararı, yanlıştı, ama bunu bilemiyordum. Bildiğim, daha doğrusu bipolar bozukluğun doğasında olduğunu sonradan öğrendiğim şey, bu istek, benim bir o kadar da hayata bağlı, neşeli, dışadönük halimi inkâr edişimdi. Bu duygu halinde oluşumu eleştirenler oldu. Yaşamaktan sıkılmak benim için felsefi bir süsmüş, dikkat çekmek istiyormuşum... Böyle dediler, eleştirdiler.
Ben "şok":)) benim fobim asla geçmez:))
". Fare fobisi olanların, buzdolaplarının üstüne Mickey Mouse resmi asarak korkularını yenmeye çalışması kadar budalaca bir çabaydı benimki.."
Kaybedenler kulübüne hoşgeldiniz
Gözlerime baktı. Aramızda daha önce hiç olmadığı kadar mesafe açılmıştı. Aramızdaki her şey sessizleşti. Her kıvılcım bir balon gibi söndü. Ruhsal bir şok yaşıyorduk. O kazanıyordu, ben ne varsa çoktan kaybetmiştim.
Daren&NovaKitabı okudu
Reklam
Timur'un Başarısının Sırrı Bir adam bir gün Timur'a sordu: "Sultanım! Başarının sırrı nedir?" Timur adama: "Şimdi sen parmağını benim ağzıma sok, ben de parmağımı senin ağzına sokacağım ve aynı anda ısıracağız... O zaman başarının sırrını anlayacaksın!" dedi. Parmaklar ağızlara sokuldu ve aynı anda ısırma işlemi başlatıldı. Timur sabrederken, adam can acısıyla "aahhhh” deyip ağzını açınca Timur parmağını kurtardı ve adamın parmağını ısırmaya devam etti. Sonra şöyle dedi: "İşte başarının sırrı! Aaaahhh demek, karşısındakine fayda verir. Sabredeceksin dostum, sabredeceksin."
Sayfa 123
yaraları sağaltan türkülerin bağrından bir infial uyanıyor bu mısralar o infialin suç ortağı olmalı diyorum ki ölüsü çirkinleşmiyor çocukların hepsinin kanından bir pay âdem’in ilk oğluna ikinci oğluna güzelliğinden. benim sabah-ı şerifle boyanan duvarlarım vardır annemin gece uyanıp dili damağında Allah deyişi çift tesbihle saldırışı kâfir
Kendisine trajik bir şok yaşama izni verdiğinde ve aynı zamanda buna gülmeyi öğ­rendiğinde değişir. Bu deliliğin dışına çıkmanın tek yolu değildir, fakat en başarılı olanlarından biridir.
Sayfa 153Kitabı okudu
"Uraz..." dedim şok içinde. "O içeride yurtdışından getirttiği uyuşturucuları dağıtımcılara ulaştırırken ben kapıda bekledim. Kapıyı korudum, adamı korudum, işi korudum Kumru. Çocuklara sattıkları o zehri korudum. Onlar çocukları zehirlerken ben beş ay boyunca onlara güvenli bir ortam sağladım, ben onları korudum..." Elim kalbimdeydi. Uraz'ın anlattıkları karşısında ne hissedeceğimi bilmiyordum ama içine düştüğü durumdan dolayı ne kadar acı çektiğini görebiliyordum. ''Kimsenin.. haberi var mı bundan?" dedim endişeyle. ''Yalnızca sen..'' dedi, "Yalnızca sana anlatıyorum. Olur da bir gün başıma bir iş gelirse yaşadıklarıma şaşırma diye, her ne yaptıysam bilmeden yaptığımı bil diye."' "Başıma bir iş gelirse derken..." dedim endişeyle, "Uraz ne söylemeye çalışıyorsun anlatsana artık! Tamam adamın korumalığını yaptın, ne iş yaptığını da bilmiyordun ve adam tutuklandı. Sana ne olabilir ki? Senin hiçbir şeyden haberin yokmuş!"
Reklam
Vakit varken, yaşanmalı..
Kılığı düzgün bir adamın sokakta simit yemesi yasaktır. Bütün yasaklar gibi bunun da bir kaçamak yolu yok mu? Simidi kır, cebine sok. Tek elinle bir lokma koparıp, kimseye sezdirmeden ağzına at. Ama, ben dişlerim sağlamken ısıracağım.
Kadınlar, erkekleri krala değil uşağa dönüştüren kurnaz dişi entrikalarını çevirirken bir yandan da patriyarkinin anneye-bağlı oğullarıyla alay etme cesaretini göstermemelidirler. "Ben senin annen değilim" sözleri bazı erkekleri şok etkisi yaratarak bilinçlenmeye zorlasa da oğlan çocuğunun özgürleşmesi esasen
Şok içinde bana bakıyor, böyle mi gidiyorum? Böyle gidiyorum. Kapanış jeneriği nerede akarsa aksın, hikâyenin tamamlanması gereken açık kapıları, ne vaat ediyor olursa olsun. Ben burada bitiriyorum. Diziyi ne kadar süre izlediğimin, bunca emeğin tatmin edici bir finale ulaşıp ulaşmamasının nihayet ve nihayet ve nihayet ve nihayet ve nihayet hiçbir önemi yok.
İçinizdeki aydınlığı arttırdıkça çöken karanlık yarılıp yok olacak
"Bir cinneti yaşıyoruz ama bunu yüksek sesle söyleyemiyoruz. Basın teslim alındı. Üniversite teslim alındı. Adalet teslim alındı. Eğitim teslim alındı. Siyaset teslim alındı. Sermaye teslim alındı... Her gün bir evden gencecik bir çocuğun cenazesi kalkıyor. Her gün bir evden bir kişi hapishaneye gidiyor. içeride öldürdüklerimiz yetmedi,
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.