Daha evvel hiç okumadığım ve tesadüfen pek de burun kıvırarak okumaya başladığım kitabın henüz birkaç sayfasına gelmeden zihnimde bir kanaate vardım ve uzunca bir incelemeyi hak ettiğini düşündüm. Kitabı ben e kitap olarak okudum ama iletişim yayınlarından çıkan 3. Baskıya aitti. Alıntılarımdan da belli olduğu gibi kitabı çok beğendim. Gündüz
Bir ilişki nasıl biter, mutlaka biliyorsunuz. Bir evlilik nasıl biter, onu da biliyorsunuz. Hatta hayat nasıl sonlanır, onu da biliyorsunuz. Peki, bir evlilik ya da ilişki nasıl tamamlanır biliyor musunuz? Yaşam nasıl tamamlanır biliyor musunuz?
Oblomov tembel değildir! Çünkü kendisi tembel olmaktan hoşlanmıyor.Çalışmamaktan dolayı mutluluk duymuyor.Tembellik etmekle övünmüyor.Peki,öyleyse neden herkesin hemfikir olduğu düşünceye göre tembellik yapıyor?
Bu soruya yanıtım Oblomov hastadır.Atatel hastalığı,kısaca eylemsizlik hastasıdır.Bu hastalık hakkında detaylı bilgiye aşağıdaki
Bugün evliliklerin çoğunda sorunların asıl sebebi saygı ve sevgi eksikliğidir. Yoksa maddi sorunlar vs. bahanedir. Bir beraberlikte sevgi, saygı, hoşgörü yoksa, o ilişki yürümez. Hayatta hiçbir şey birbirinin aynı değildir. O halde hiçkimseyi kendimiz gibi olmaya zorlamamalıyız. “Aynen benim gibi düşüneceksin” demek ne büyük bir
Mustafa Kutlu neden okunmalıdır?
Mustafa Kutlu okunmalıdır çünkü öyküleriyle size zaman içinde yolculuk yaptırır. Bir milletin ruh halini, dününü satır aralarında samimi kalemiyle yansıtır. Tasvirini yaptığı karakterlerini karşınızda bulursunuz, mahallenizde, semtinizdedir onlar.
En önemlisi de Müslümanca yazar. Onun kaleminden öykülerindeki hale odaklanırsanız dinini ve geçmişini kaybetmiş bir milletin nasıl kendisinden geçtiğini bilhassa Müslüman mahallesinin nasıl sekülerleşip tüm değerlerini yitirdiğini kavrarsınız.
Bu öyküsünde ise köyden şehre çalışmak için gelen Bican adlı karakterin etrafıyla kurduğu ilişki ve zaman içerisinde geçirdiği değişikliği okursunuz. İlk geldiği gün tüm safiyetini koruyan Bicanın son anları 'Tüm işçiler birleşiniz' yazılı pankartın altında nereden geldiği belli olmayan kurşunun şakağından girmesiyle biter.
Bican elli yıl önce tüm safiyetini koruyan, şehre indikten sonra düzene alet edilen ve hayatı elinden alınan anadolu çocuğudur. Bicanın şahsında ne kadar genceçik adamların elimizden kaydığını varın siz düşünün!
Şimdi mi? Kimsenin kendi ruhunu yitirmesi için herhangi bir art niyetli cemiyetle beraber bulunmasına gerek yok, toplum olarak elli/yüz (üç yüz de diyebiliriz) yıl önceki kendimizden uzaklaşma serüvenimiz bugün hadde vardığı tekniğin de bizi aşırı savunmasız kıldığından mütevellit yalnız başımıza ölmeye mahkumuz zaten...
Yokuşa Akan SularMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 19984,056 okunma
"Özgürlük üzerine güzel bir yazı"
Tarih boyunca insanların hem birey, hem de toplumsal olarak aradığı kavramlardan birisidir őzgürlük.
Paul Eluard’ın şiirindeki gibi “okulda deftere ve sıralara yazılan”dır özgürlük. “Yıkılmış evlerimize sönmüş fenerlerimize” adını yazdığımızdır.
Tarih boyunca insanlık,
Hani hep deriz ya, bize de zamanında birileri yol gösterseydi biz de böyle olurduk diye. İşte o birileri, İlber Ortaylı gibi insanlardır. Tabi böyle insanlara denk gelmek, onlarla karşılaşmak da oldukça zordur. Çünkü toplum içerisinde az sayıda bulunan bu seviyedeki insanlarla her zaman her yerde karşılaşamazsınız. Bazen bu tamamen
Gençtim işte şehrin o yatık raksından incinen yine bendim
gelip bana çatardı o ruh tutuşturucu yalgın
onunla ben
hep sevişecek gibi baktık birbirimize.
bir kez öpüşebilseydik dünyayı solduracaktık
.(Münacaat’tan… İsmet Özel)
“İnsanların ve meleklerin diliyle konuşsam, ama sevgim olmasa, ses çıkaran bakırdan ya da çınlayan zilden farkım
Kitleleri nasıl yönlendirmek isterdiniz? Mağduriyetinizi nasıl servis edelim?
Kendi kendime icat ettiğim, her ay bir nobelli yazar okuma etkinliğinde (bkz. #45837260) haziran ayında adını okumanın da yazmanın da büyük başarı gerektirdiği yazar