Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
207 syf.
10/10 puan verdi
Rekabetin Dışında Olmak…
Rekabet kavramı bir çok yönüyle gündelik hayatımızın içerisinde yer edinmiş, hepimiz için önemli bir kavramdır. Tabii söz konusu olan alan iş dünyası ve profesyonel hayat olunca konu daha da çetrefilli bir hale geliyor. 90’lı yılların sonunda yeni bir çağın başlangıcında değişen paradigmalar ışığında o dönem kitabı okuduğumda çok farklı ve değişik bir dünya vardı hayalimizde. Uzun yıllar sonra bugünün dünyasında baktığım zaman o günlerde çok uzak gelen değişimler çok basit ve önemsiz kalmış durumda. 21. Yüzyıl gerçekten de kendinden önceki hiç bir şeye benzemiyor, yıkılmaz gibi görünen dev kaleleri (şirket, devlet, toplum veya başka bir konudaki paradigmalar olabilir) unutturması çok kısa bir anını alıyor. Dünyamız adete gelişim ve değişim içinde felaketten felakete koşuyor, bizlerse aciz bir şekilde olan biteni anlamaya çalışıyoruz. Tam anlayacak gibi olurken tekrardan başa dönüyoruz ve bu kısır döngüyü kıramıyoruz. Özellikle genç arkadaşların okuyup kendi kişisel yol haritaları için faydalanmalarını tavsiye ederim.
Rekabet Üstü
Rekabet ÜstüEdward De Bono · Remzi Kitabevi · 20116 okunma
Söz sende sevgili okur!
Bir balıkçı köyünde yaşayabilir miydin?
Sayfa 54 - Hep Kitap, 1. Baskı, Kasım 2020.Kitabı okudu
Reklam
...aşktan söz ediyoruz. Aklın bittiği, duyguların başladığı yerden.
Sayfa 206Kitabı okudu
Ah selimciğim
Baba ben artık bu evde yaşamak istemiyorum . Yıllardır ruhumuzu öldürdün bu evde ; hayatında bir roman okumadın bir sinemaya gidip heyecanlanmadın .. beni ve annemi bu çirkin eşyaların içine hapsettin , yemekten ve uyumaktan başka hiçbir şey düşünmedin ; ben de bütün duygular senin bu inatçı duygusuzluğuna karşı gelişti , kuru mantığınla içimizi kuruttun.. Sana benzeyen taraflarımdan , ellerimden , ayaklarımdan utanıyorum ve ihtiyarlayınca sana benzemekten korkuyorum.. Kötülük edemeyecek kadar kısır kafanda yalnız bizim için yaptıklarının defterine tuttun , bana aldığın ilk elbiseden verdiğin son harçlığa kadar , hastalığımda uykusuz kaldığın gecelerin hesabına kadar kaydettin . Bu ağır havalı evin içini güzel bir müzik sesiyle bir kitapla doldurmama izin vermedin .. Nasılsa eve giren bütün güzelliklerin birer birer yok oluşunu kayıtsız bir sabırla seyrettin .. Hiç duydun mu hediye diye bir sözün olduğunu , insanların birbirini aldıkları ve genellikle çocukları sevindiren hediye .. Bir gün eve elinde bir balonla döndün mü? Yaptığım resimler için ağzından çaktığın çivilere dikkat et duvarları berbat ediyorsun dışında başka bir söz çıktımı ? Bu evde senden başka varlıkların da yaşadığını hiç düşündün mü?
Sayfa 501 - Ailesiyle arası iyi olmayanlara dünyaları verseniz bile mutlu olmazlar, olamazlar
O adamları ay ışığında bir kadın fısıltıyla öpseydi; o adamlar önleri sardunyalı pencerelerden rüzgârlara baksaydı; o adamların çatılarına her bahar leylekler yuva yapsaydı; o adamlar söğütlerin dibinden akan sularla menevişli, uzaklara aksaydı; o adamlara akşamlar birazcık gölge düşürseydi; o adamların kirpikleri bir vakitler hiç nedensiz nemlenmiş olsaydı; o adamlar yağmur altında yalınayak yollarda koşsaydı; o adamları uçurumun kıyısında birileri göğsüne gömseydi; o adamlar bir gün olsun güneşi serçelerle karşılasaydı; o adamların dilinde keder bir erguvan dinginliğinde dönseydi… Yaşlılar, bedenlerinde bir ince sızı, parklarda öpüşen çocuklarla gönenirdi. Kimse kendi rengini başkasının burcuna çekmeye çalışmazdı. Evler evlerin üstüne bir değirmen taşı gibi kurulmazdı. Herkes durduğu yeri biricik doruk, dünyanın tek gerçeği sanmazdı. Pencereler yıldızlarla ürpere ürpere sevişirdi. Aşkı ölümle kuşatılmış bir ülkede mutluluk, mutluluk sayılmazdı. Özgürlük insanın aldığı soluktan belli olurdu. Kimsenin eli kimseye ölüm için uzanmazdı. Doğanın büyüsü ile yüreğin gizi akla iyilikler katardı. Bir hüznü söylerken bile söz, insana güven ve incelik verir, bir gökyüzü genişliği ile dünyaya barış getirirdi.
Sayfa 100 - 1995Kitabı okudu
"Aşk bile salt fizyolojik bir sorundur. Bizim öz irademizle hiç ilişiği yoktur. Gençler sadık kalmak isterler, kalamazlar; yaşlılar sadakatsizlik etmek isterler, edemezler. Söylenecek söz bundan ibaret." Oscar Wilde
Reklam
390 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
Bir yaradır Çaldıran
" Yarın şu sahrada dökülecek kanın rengi de akışı da birbirinden farklı olmayacak. Yarın burada bir bedenin, bir bünyenin kendisiyle savaşı çıkacak. Sağ kol ile sol kolun , bir ayak ile ötekinin birbirine acımasızca saldırdığı görülecek. Şah olmuş yahut Sultan; sıfatların ne önemi var. Önemli olan isimdir. Hasan mı Hüseyin mi ? Selim mi
Şah ve Sultan
Şah ve Sultanİskender Pala · Kapı Yayınları · 202332,5bin okunma
Fransızcadan şiir gibi bir söz: La Douleur Exquise Asla birlikte olma ihtimalinin olmadığı, imkansız birine aşık olmanın verdiği acıya, üzüntüye deniyormuş. Kısaca zarif ağrı diye biliniyor.
Şeb-i Arûs Kitap Çekilişi
📚💙
Melahat Ürkmez
Melahat Ürkmez
'𝚍𝚎𝚗 İmzalı Kitap Çekilişi📚💙 *** "İçimi her gece gözyaşları içinde Döküyorum âlemlerin Rabbi'ne Eğer dökebilseydim içimi lisân-ı hâl ile Kıyama kalkardı bu şehir ey yâr!"... ***
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
🌹🌹🌹 Bir kişiye
Melahat Ürkmez
Melahat Ürkmez
'den imzalı olarak aşağıda belirtilen çekiliş kitaplarından birisi hediye🥰 Başlama Tarihi:
"Bana artık bunlardan söz etme. Artık bir şey anlatma çünkü nefretim taşıyamayacağım kadar ağırlaştı."
Sayfa 478Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.