Anlamak kolay aslında. Ters olan şey çocukların yetişkinlerin nutuklarına inanmaları ve yetişkin olduklarında da kendi çocuklarını aldatarak intikam almalarıdır. 'Hayatın bir anlamı vardır ve bunu da büyükler bilir' lafı herkesin inanmak zorunda kaldığı evrensel bir yalandır. Yetişkin olup da bunun yanlış olduğunu anladığında artık vakit çok geçtir. Sır dokunulmadan kalır;ama kullanılabilecek bütün enerji de uzun süredir salakça faaliyetlerle saçılıp savrulmuştur. Geriye kalan ise kişinin kendi yaşamına hiçbir anlam bulamamasını maskelemeye çalışarak kendini uyuşturmasıdır. Üstelik kendini daha iyi ikna edebilmek için de kendi çocuklarını aldatır.
Tarihin en karanlık manastırı galiba
Bu manastir,Yüzyıldan fazla bir süredir ayakta ve buraya gelmiş tun başrahipler ,haz peşinde koşmak için bu kadar avantajlı olan bu duzeni korumuşlar. Asrın en şehvet düşkünü adamı olan Severino, cinsel zevklerine uygun bir hayat sürmek üzere yerleşmiş buraya. Niyeti bu manastırın özel sırlarını mümkün olduğu kadar uzun süre korumak.
Sayfa 170 - ChiviyazilariKitabı okudu
Reklam
Kız kardeşinin öpücüğü, öpüşmeyi unutucak kadar uzun bir süredir yorgun olan bir kadının öpücüğüydü.
Aylığımı tartışırken, bir erkek meslektaşımınkiyle aynı ücreti istemiştim... Onunla aynı süredir tiyatroda çalışmamıza karşın, bana onun benden daha çok para almak zorunda olduğunu, çünkü aile geçindirdiğini söylediler... Bir çocuğu, evi, sorumlulukları olan ben bu kategoride değildim... Çünkü, ben bir kadınım...
Ne var ki dört bin yıl ya da daha uzun süredir yaşamımızda yer almış olan yıldız falı, bugün her zamankinden daha da popüler görünüyor. Yapılan anketlere göre, Amerikalıların en azından dörtte biri yıldız falına "inanıyor." Üçte biri, yıldız falını "bilimsel" buluyor. Yıldız falına inanan öğrencilerin oranı, 1978 ile 1984 yılları arasında yüzde 40'tan yüzde 59'a yükseldi. Amerika Birleşik Devletleri'nde olasılıkla gökbilimcilerden on kat daha fazla sayıda yıldız falcısı bulunuyor. Fransa' da yıldız falcılarının sayısı, Roma Katolik Kilisesi din adamlarından daha fazla. Kaz sürüsü gibi çığrışıp duran bilim adamı kalabalığının yaptığı hiçbir sıkıcı itiraz, ne denli geçersiz olursa olsun, yıldız falının yanıt verdiği, bilimin ise deva olamadığı toplumsal gereksinimleri karşılayamıyor.
Sayfa 330Kitabı okudu
İnsan ansızın bir şeyin farkına varıverir. Belki öteden beri bildiği, ancak şimdiye kadar inanmak istemediği bir şey. Ölümcül bir hastalığın kaçınılmaz belirtilerinin uzun süredir farkında olan, ama bunun yaşamını eskisi gibi sürdürmesini engelleyemeyeceğini kendisine karşı inatla savunan biri gibi. Ama sonunda, şiddetli ağrılarla kıvranılan bir anda gerçekle yüzleşilir. Her şey dehşet verici bir kesinlikle ortadadır artık. O andan başlayarak yaşam biçimi tam anlamıyla yön değiştirir. Yaşamda kutsanan, üstün tutulan değerler ansızın anlamını yitirir, hatta tiksindirici olur. Kişi çevresinde umutla sarılabileceği bir şey aranır. Ne var ki, tamamen silahsız ve tek başınadır. Bu dünyada şimdi onu kemiren hastalıktan başka bir şey yoktur. Sadece iki kaçış yolunun kendisine açık olduğunu görür: Kendini tedavi ettirmek ya da ölene kadar hastalıkla bir arada yaşamaya alışmak. Ancak hangi yola yönelirse yönelsin, düşüş hızı her saniye giderek artar.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.