Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Onun iki masalı vardı. Biri kendisinindi ve başka kimse bilmezdi.
Sayfa 5 - epubKitabı okudu
Hayatım bir felaketti fakat kitaplar hala vardı. Bir sürü kitap. Bir sığınak. Bir teselli. Her biri yeni bir başlangıç ihtimali sunuyordu.
Reklam
BİLİYOR MUSUNUZ? “1923TE TÜRKİYE’DE; Nüfus 13 milyon civarıydı, 11 milyon kişi köyde yaşıyordu. 40 bin köy vardı, 38 bininde okul yoktu. Traktör sıfırdı, karas...aban’dı. 5 bin köyde sığır vebası vardı. Hayvanlar kırılıyor, insanlar kırılıyordu. İki milyon kişi sıtma, bir milyon kişi frengiydi, verem, tifüs, tifo salgını vardı, üç milyon
B12 eksikliğinin şiirini yazmış
Ben bir şey anlatacaktım kime anlatacaktım Ben bir yere gidecektim nereye gidecektim Biri vardı yanımdaydı, kimdi o Bana bir şeyler söylemişti neler demişti.
Sayfa 256 - YKY
"Belki de kazanmaya çok ihtiyacınız vardı. Tıpkı uçuruma düşen birinin bir tutam ota sarılması gibi. Kabul edersiniz ki uçuruma düşmeyen biri ağaç dalı diye ota sarılamaz."
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Çok acı çeken biri vardı, şehrin tüm pazartesileri ona kapalıydı ve diğer günleri de.
Reklam
“Annelerin annesi...”
Minik ellerini öpüp kokladı okulun kapısında, telaşlı çocukların sırt çantalarından sırtına yediği darbeyi hissetmedi bile. “Allah zihin açıklığı versin,” dedi gülerek. Sel gibi akan çocuk kalabalığına karışmadan evladı. Şimdi avucunun içindeki minik eli biraz daha sıktı. “Hadi koştur Erhan'ım koştur, geç kaldık...” Beş yaşındaki Erhan'la
Üşenmeden okumanızı tavsiye ederim :)
Zen ustalarının en büyüklerinden biri olan Lin Chi şöyle der: “Gençken tekneler beni büyürlerdi. Küçük bir kayığım vardı ve yalnız başıma göle açılırdım. Saatlerce orada kalırdım. Bir seferinde, güzel bir gecede, gözlerimi kapamış kayığımda meditasyon yapıyordum. Akıntı aşağı boş bir kayık geldi ve benimkine çarptı. Gözlerim kapalıydı, bu yüzden şöyle düşündüm: ‘Biri kayığıyla geldi ve kayığıma çarptı.’ İçimde öfke sesi yükseldi. Gözlerimi açtım ve öfke içinde adama bir şey söyleyecekken kayığın boş olduğunu fark ettim. O zaman hakaret edecek yön kalmadı. Öfkemi kime ifade edecektim? Kayık boştu. Yalnızca aşağı yüzüyordu ve gelip benim kayığıma çarpmıştı. Bu yüzden yapacak hiçbir şey yoktu. Öfkemi boş bir kayığa yansıtamadım.” Ve Lin Chi devam eder: “Gözlerimi kapattım. Öfke oradaydı ama çıkış yolu bulamadığımdan gözlerimi kapattım ve öfkeye doğru geri geri yüzdüm. Ve o boş kayık benim fark edişim oldu. O sessiz gece, içimde bir noktaya geldim. O boş kayık benim ustamdı. Ve artık biri gelip bana hakaret ettiğinde gülüyorum ve diyorum ki: ‘Bu kayık da boş.’ Gözlerimi kapatıyorum ve içeriye gidiyorum.”
Bir kadına söylenecek en güzel iltifatlardan biri.
Kuş kanatları gibi kaşların, güneş gibi ışık saçan gözlerin hâlâ yerli yerinde. O gün uzun örgülü saçların vardı, ya şimdi...
Sayfa 148Kitabı okudu
Sen ne olacaksın büyüyünce? - Ben mi? dedi. Gözlerini gözlerime kaldırdı. İkimiz de mavi mavi baktık. - Ben, dedi, boyacı olacağım. - Ne boyacısı? - Kundura boyacısı. - Neden kundura boyacısı? - Ya ne olayım?
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.