Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
377 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
adanın sarı sıcağı , pamuk tarlaları ,dayak atılan işçiler , kavuklu hafız ( bir çok romanda adı geçer ) " gavurların işyerleri ", milli mücadele yılları geleceğin kapitalistlerinin ilk köksel gelişimleri para kazanma hırsı uğruna her tülü insani değerlerin ayaklar altına alınışı osmanlı saraylarındaki komploları aratmayan bizans oyunları hepsi var tıpkı günümüz gibi ağzına kalemine sağlık orhan kemal ...
Kanlı Topraklar
Kanlı TopraklarOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2018453 okunma
480 syf.
·
Puan vermedi
Konstantiniyye Oteli – Zülfi Livaneli Okudukça, bugüne kadar hiç okuma yapmadığım hissine kapılıyorum. Yaş yolun yarısını geçmiş ama okuma anlamında bırakın yolun yarısını, okuduklarım ile olsa olsa maraton koşmaya çalışan atletin, koşmadan önce yaptığı ısınma devresindeyim halâ. Yetmişli yılların başında doğanların ilkokul çağına “darbe”
Konstantiniyye Oteli
Konstantiniyye OteliZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202018,3bin okunma
Reklam
Efendilerimiz, bizim daima düşmanlarımız oldular ve şimdi de her zamankinden daha çok yanılgı içindeler, çünkü bizim bu kadar kalabalık olmamız onların hatası; yüzyıllar ve hatta binyıllardır işe koşabilecekleri ve ölüme sürükleyebilecekleri astlarının çoğalmasını istiyorlar. Dünyanın parçalandığı ve insanların toprak sıkıntısı çektiği günümüzde, doğan bu milyarların ihtiyaçlarını karşılamak bahanesiyle, düşleri elli katlı evler inşa etmek ve dünyayı sanayileştirmek, çünkü onlara -kendi iddialarına rağmen- her zaman ve her zaman daha fazla canlı gerekiyor. İçinde tükendiğimiz Cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler sunuyorlar, duyarlılığımızı babarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor, yarın tekrar karşımıza çıkacaklar ve biz şimdiden biliyoruz, bu sorunlar çözümsüz kaldığı sürece savaşa gideceğiz.
Sayfa 20 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
quid rides? mutato nomine, de te fabula narratur.
Efendilerimiz, bizim daima düşmanımız oldular ve şimdi de her zamankinden daha çok yanılgı içindeler, çünkü bizim bu kadar kalabalık olmamız onların hatası; yüzyıllar ve hatta binyıllardır işe koşabilecekleri ve ölüme sürükleyebilecekleri astlarının çoğalmasını istiyorlar. Dünyanın parçalandığı ve insanların toprak sıkıntısı çektiği günümüzde, doğan bu milyarların ihtiyaçlarını karşılamak bahanesiyle, düşleri elli katlı evler inşa etmek ve dünyayı sanayileştirmek, çünkü onlara -kendi iddialarına rağmen- her zaman ve her zaman daha fazla canlı gerekiyor. İçinde tükendiğimiz cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler sunuyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor, yarın tekrar karşımıza çıkacaklar ve biz şimdiden biliyoruz, bu sorunlar çözümsüz kaldığı sürece savaşa gideceğiz.
BİZANS OYUNLARI
İmparator olmak tehlikeli bir işti. Birçok Roma İmparatoru yatağında, huzur içinde ölemedi. İlk 10 Roma İmparatoru'nun Ölümü AUGUSTUS: 71 yaşında, doğal nedenlerle ölmüş olabilir, fakat karısı Livia tarafından zehirlendiğine dair söylentiler çıkmıştı. TIBERIUS: 77 yaşında, doğal nedenlerle öldü, fakat Caligula'nın onu boğdurduğuna dair bir dedikodu yayılmıştı. CALIGULA: 29 yaşındayken kendi muhafızları tarafından öldürüldü. CLAUDIUS: 64 yaşındayken, muhtemelen karısı Agrippina tarafından zehirlendi. NERO: 31 yaşındayken, tahttan indirildikten sonra intihar etti. GALBA: 72 yaşında ve hasta iken, Otho'nun askerleri tarafından öldürüldü. Tahtta sadece 7 ay kalabildi. OTHO: Sadece 3 ay tahtta kaldıktan sonra, Vitellius'a yenilince 37 yaşında intihar etti. VITELLIUS: Sadece sekiz ay tahtta kaldı ve 54 yaşında, Vespesianus'un askerleri tarafından öldürüldü. VESPESIANUS: 70 yaşında doğal nedenlerle öldü. TITUS: 42 yaşındayken geçirdiği bir humma sonucunda öldü, hekimi tarafından zehirlenmiş olması da ihtimaller dahilinde.
BİZANS OYUNLARI
“Konstantin 326 yılında, Minervina'dan olma oğlu Crispus'u zehirleyerek, karısı Fausta'yı ise aşırı ısıtılmış bir hamama kapatarak öldürdü ve her ikisinin de isimlerini tüm kayıtlardan sildirdi. Crispus ile üvey anası Fausta arasında bir ilişkiden söz edilse de bu idamların nedeni tam olarak bilinmemektedir.”
Sayfa 363 - Say YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Buraya yeni üye olduğumda (ocak 2016) 30 civari begeni alan bir ileti gunun en begenilen iletisi, 40 civari begeni alan bir alıntı günün en beğenilen alıntısı olabiliyordu. Şimdi ilk elliye bile göremiyor bu rakamlar. Çıta mı çok yükseldi yoksa bizans oyunları mi dönüyor anlamadım. Iyi ki varsın 1k
Ben bu kitabı sevdim :d
    Halbuki Peygamber, zamanında ata binmeyi, ok atmayı teşvik eder, ok atarak idman yapmayı emrederdi. Bu zamanda olsaydı, şüphe yok ki, futbol, voleybol, tenis gibi çağdaş oyunları, izciliği teşvik eder, kendi de oynardı. Medeni ve sağlıklı bir başlık olan şapkayı ümmetine giydirirdi. Zaten zamanında Bizans (İstanbul) İmparatoru'nun kendisine hediye olarak gönderdiği elbiseyi ve başlığı da giymişti.
İçinde tükendiğimiz Cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler öneriyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor.
İçinde tükendiğimiz Cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler öneriyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor, yarın tekrar karşımıza çıkacaklar ve biz şimdiden biliyoruz, bu sorunlar çözümsüz kaldığı sürece savaşa gideceğiz.
Reklam
İçinde tükendiğimiz cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler sunuyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor, yarın tekrar çıkacaklar ve biz şimdiden biliyoruz, bu sorunlar çözümsüz kaldığı sürece savaşa gideceğiz.
304 syf.
8/10 puan verdi
YILDIZIN PARLADIĞI ANLAR ve İSTANBULUN FETHİ
Stefan Zweig Alman Edebiyatının en bilinen, edebiyat-sanat dünyasını en fazla etkilemiş sanatçılarından birisidir… Uzun Hikayeler, romanlar, tiyatro oyunları, biyografiler, incelemeler, denemeler ve de şiirler yazdı… Hitler güçlenince Almanya’dan kaçtı… Brezilya’ya yerleşti… Hitler'in dünyaya hakim olacağı korkusu onda bir saplantı haline geldi…
Yıldızın Parladığı Anlar
Yıldızın Parladığı AnlarStefan Zweig · Everest Yayınları · 20175,5bin okunma
92 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.