479 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Gogol için "Rus Edebiyatı'nın Babası" denmektedir ve bence de bu doğrudur. Puşkin ve Lermontov, kendileri gibi psikopat bir çocuk olan Gogol'ü yetiştiren iki dede gibidir. Puşkin ona birçok yapıcı eleştiri ve özgüven aşılarken Lermontov ise ona kendi eserlerini okuyacaktır. Puşkin ve Lermontov'un şaibeli ölümleri ile Gogol'e tabiricaizse
Ölü Canlar
Ölü CanlarNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202123,8bin okunma
Bir gün, Bekir Çavuş'a verdiğim söze rağmen, kendimi tutamadım: – Ayıptır. Düşman böyle seyredilmez, dedim. Kümenin içinden bir ses: – N'olacak, bize dokunmuyor ki, dedi. Bunun üzerine, keyifleri bozulmuş insanlar gibi homurdanarak dağıldılar. İçlerinden yalnız Salih Ağa pabuçlarını sürükleyerek benden yana geldi. Sırıtarak ve biraz da
Sayfa 150 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
208 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Satır arası
Efendim herkese merhabalar. Bu hafta John Boyne’un Çizgili Pijamaları kitabını ele alıyor olacağız. Sıradan devam ediyoruz. Sizin verdiğiniz yorumlarla güzel bir listemiz oluştu. Bu listenin içinden sırasıyla devam etmeye çalışıyoruz. Bu hafta ele alacağımız kitabı bir farklılık yaparak sondan başlayarak devam edeceğiz çünkü bazı kitaplar var ki
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139,4bin okunma
"Yine ninem anlatmıştı. Bir müslüman gençle, bir Mecusi kızın hikayesini... ikisi de başka şehirlerde yaşıyorlar. İki şehir büyük bir ırmak ile ayrılıyor. Bir yanda Müslümanlar, diğer yanda Mecusiler...Delikanlıyla kız birbirlerini çok seviyorlar ama aileleri farklı dinden oldukları için kavuşamıyorlar. Delikanlı her gün o ırmağı yüzüp sevdiğini görmeye gidiyor. Öyle coşkun ve derin bir ırmak ki bu, kimse delikanlının buraya yüzerek geçtiğine inanamıyor. Ama o, kışın ayazında bile sevdiğini görmek için bir an bile tereddüt etmiyor. kızı çok seviyor, yeryüzündeki en güzel mahlukun o olduğunu düşünüyor. Bir gece yine ırmağı geçip kıyıda sevgilisiyle buluşuyor çocuk. Öpüşüp koklaşıyorlar uzun uzun. Sevdiğinin yanından ayrılma vakti geline kızın yüzüne hayretle bakıp; 'senin gözüne ne oldu?' diye soruyor. Kız çok şaşırıyor tabii. 'Benim gözümün biri kördür bilmez misin?' diyor. Delikanlının aklı almıyor. Kızın yanından ayrılıp ırmakta daha üç kulaç atmadan boğuluyor... Ninem derdi ki, kızın gözü en başından beri körmüş zaten,hatta delikanlıya eşi dostu da demiş böyle olduğunu. Ama o gözlerine, kulaklarına inen aşk perdesinden duymamış söylenenleri... Aşk yavaş yavaş geçince, o gece sevgilisinin kör olduğunun farkına varmış ve onu günlerce ırmaktan geçiren büyü bozulmuş. Onu boğan ırmak değil, arkının bitmesiymiş. Bugün kaşımın altındaki bene dikkat edince, aklıma bu geldi..."
Kapı YayınlarıKitabı okudu
Malumpaşa'nın 15.09.1947 günlü ikinci sayısında "Mahkeme Koridorlarında" köşesinde "Gün Uğursuzun" başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Aynı yazı bu sayının üçüncü sayfasına yeniden konmuştur. Yedi-Sekiz Paşa · 13 Mayıs 1949 · Sayı: 3 Gazetenin bu sayısında toplatma haberi yoktur. Birinci sayfadan "Ne Mutlu Tokum
538 syf.
4/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 günde okudu
Kitap çok ağır gidiyor verdon beni şaşırttı bu sefer. Sıkıla sıkıla kendimi bitirmeye mecbur hissettim kitabı. Cinayetlerin eski olması durumu pek hoşuma gitmedi sanırım. Konuşmalar da sıkıcı geldi açıkçası ilk iki kitabı beni heyecanlandırmıştı elimden bırakmamıştım ama bu kitap fiyaskoydu benim için umarım bundan sonraki diğer kitapları böyle değildir .
Şeytanı Uyandırma
Şeytanı UyandırmaJohn Verdon · Koridor Yayıncılık · 20139,1bin okunma
Reklam
"Meşrutiyetin İlanı'ndan çok evveldi. Selanik'teki evimizde arkadaşlarla toplanmıştık… Bizim görüştüğümüz odaya bakan bir hizmetçi anneme, yukarıda bunlar paralar, münakaşalar ve planlar üzerinde birtakım sözler söylüyor, diye haber vermiş. Annem hasta yatağından kalkmış, bizim bulunduğumuz odanın kapısına kadar gelmiş, kısmen ne
Sayfa 117 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Bazen o kadar daralıyor ve bunalıyorum ki tüm her şeyden dünyadan uzaklaşmak istiyorum.Sanki her şey üzerime geliyor hiçbir şeyi başaramayacak ve hiçbir şeyin üstesinden gelemeyecek gibi hissediyorum.Böyle anlarda tek sığınağım kitaplar oluyor,kapağını açtığım andan itibaren hiçbirini duymuyorum tüm endişelerim,korkularım,kötü düşüncelerim gidiyor.Kitaplar bir süredir benim için bir sığınak haline geldi o yüzden iyi ki varlar….
128 syf.
·
Puan vermedi
Öykünün ilk sayfaları adanın sahibi olan Tanrı’dan korkmaz cırcırların öyküsüyle başlıyor. Ama bu öykü sadece o adada olan cırcırlardan da bahsetmiyor. Bir aşka da tanık oluyoruz Niko ve maria’nın aşkı. Dişi sivrilerle devam ediyor hikayemiz. Tanrı’nın sinekleri göndererek bütün köye huzursuzluk verdiği zamanlar… Hikaye eli köyünde geçiyor aşırı
Akaşa’nın Doğumu
Akaşa’nın DoğumuÇemen Tozbey Elmacı · Parma Kitap · 202335 okunma
Bir insana aklın alabileceği en büyük tutkuyu, sevgiyi gösteriyorum. Bu dünyada ondan daha çok sevdiğim biri yok. Aklımda hep o var. Her endişem, her arzum, her sevincim hep onunla ilgili. Sadece ondan bahsediyorum, sadece onu düşünüyorum, sadece onu düşlünüyorum, ancak onunla nefes alabiliyorum. Kalbim sadece onun için çarpıyor. Peki böyle bir aşkı o nasıl ödüllendiriyor? İki gündür onu görmüyorum. Bu iki gün bana iki koca yüz yıl gibi geldi. Sonra onunla tesadüfen karşılaşıyorum. Onu gördüğüm an kalbim duracak gibi oluyor, sevincim yüzüme vuruyor, ona doğru adeta uçarak gidiyorum. O vefasızsa gözlerini benden kaçırıyor! Sanki daha önce beni hiç görmemiş gibi, f yanımdan fırtına gibi geçip gidiyor!
1.000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.