Kağıt Ev
Bluma Lennon adlı kişi bir gün kitapçıdan bir şiir kitabı alarak onu okumaya başlar ve buna başladığı anda da bir arabanın altında kalarak hayatını kaybeder. Sonra yerine farklı bir akademisyen gelir.
Yeni gelen akademisyenin odasına yerleşirken, masasının üzerinde ön ve arka kapaklarının toz tabakasıyla kaplı olan bir kitap görür,
Değerli 1K Okurları!
Yaklaşık 1 ay önce bir etkinlik düzenlemiştik;
İslam Düşüncesi Üzerine Kitap İncelemelerİ.
Bu bağlamda İnceleme yapan arkadaşların iletilerini ayrı zaman dilimlerinde paylaştım.
Şu an hepsini bir araya getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum tekrardan:)))
Öncelikle;
İnceleme zahmetinde bulunup da değerli vakitlerini
Eğitimin benzerliklerden ziyade farklılıkları güçlendirmesi ve ortaya çıkarması gerekmez mi? Bu duvarları yıkmalı, yaratıcı gücü özgür bırakmalı ve bu güce ne pahasına olursa olsun ihanet etmemeli.
Açıkça söylemek gerekirse Resûlullah (s.a.s) ile aramızda birçok duvarlar var ve bu duvarlar gittikçe de kalınlaşıyor. Bizler bu kalınlaşan duvarları vinçler getirerek yıkmalı, vinç bulamıyorsak küreklere sarılmalı, onu da bulamıyorsak elimize bir kaşık alıp bu duvarları yavaş yavaş oyalıyız. İşin önemine binaen daha da ileri gidersek kaşık da bulamıyorsak tırnaklarımızla ellerimizde yaralar çıksa, ellerimiz kan revan olsa dahi bu duvarları yıkmaya çalışmalıyız. Çünkü ancak Allah'a (c.c) ve Resûl'üne (s.a.s) tabi olmakla ve onlara yakın olmakla saadete ulaşabiliriz.
Sakladıklarımı da bir bir çıkartmam gerekiyor
bu tabanca babamındı, iyi ki küflenmemiş
patlayınca özgürlüğe ses olacak.
İçimdeki güneşi gökyüzüne savurmanın zamanı
bu duvarları da yıkmalı avucumdaki ateş
hızla yayılıyor, artık kimse durduramaz bu maviliği.
Veysel ÇOLAK-Yenilgi
“Çünkü milyonlarca yıl boyunca kadınlar duvarların içinde oturdular ve bu yüzden onların yaratıcı gücü o duvarların içine sindi. “
“Bu duvarları yıkmalı, yaratıcı gücü özgür bırakmalı ve bu güce ne pahasına olursa olsun ihanet etmemeli.”
Geçmiş geçti, geleceğin gelmesi ise meçhul. Sadece yaşadığımız ana sahibiz. Bu yüzden içimize ördüğümüz o duvarları yıkmalı. Gülmeli, ağlamalı, sevmeli, hatta toplumun yanlış diye kalıplaştırdığı şeyleri yapmaktan korkmamalı.
Bence okunması gereken bir kitap çünkü insan kendisini bir kabın içinde görüyor gibi ama bu kabdan nasıl çıkacağını da düşünmüyor, toplumlar geçmişte yaşananlardan ders çıkarmalı onları gerekirse ve de doğruysa devam ettirmektedir, aksi halde terk etmelidir
Velhasıl kelam yazar martıların sadece yaşamak için yemek arayışında olduğunu anlatıyor, oysa dış dünyada birçok güzellikler var insan da böyle yaşamak için yaşıyor bir amaç uğruna değil gibi insan artık etrafındaki duvarları yıkmalı "Görünenlerin hepsi sınırlıdır. Anlayarak bakmaya, bildiklerinin ötesine geçmeye çalışmalıdır."
MUTLULUK ARAYIŞI
İnsanlar günümüzde, yaşam döngüsünün içinde mutlu olmayı unutmuş gibi davranmaktadırlar. Belki de bu böyle de değildir aslında. Ancak hayatın içindeki günlük koşuşturma, hırs ve başarı kaygıları insanı mutsuzluğa itiyor. Ya da bana öyle geliyor. Mutluluk gülümsemektir, güzel bir sözde bulmaktır kendini. Sevdiğinin yanında olmak,
MUTLULUK ARAYIŞI
İnsanlar günümüzde, yaşam döngüsünün içinde mutlu olmayı unutmuş gibi davranmaktadırlar. Belki de bu böyle de değildir aslında. Ancak hayatın içindeki günlük koşuşturma, hırs ve başarı kaygıları insanı mutsuzluğa itiyor. Ya da bana öyle geliyor. Mutluluk gülümsemektir, güzel bir sözde bulmaktır kendini. Sevdiğinin yanında olmak,