Dünya Klasiklerinden birisi olan " Suç ve Ceza " hakkında inceleme yazımı yazmaya başlarken şunu belirtmeliyim ki bu kitap anlatılmaz ,yaşanır.(okunur..)
Dostoyevski bu eserinde bir yandan o dönemin Rusyasını anlatırken,öte yandan da romanın kahramanı Raskolnikovun gizemli hayatını okuyucularıyla buluşturuyor.
"...Raskolnikov yürürken...
"Nerede okumuştum,hani bir idam mahkumu ölümünden biraz önce şöyle söylemiş ya da düşünmüştü:'Yüksek ve sarp bir kayalıkta,ancak iki ayağımın sığabileceği dar bir çıkıntıda,dört bir yanım uçurumlar,okyanuslar,sonsuz bir gece,sonsuz bir yalnızlık ve hiç bitmeyecek bir fırtınayla sarılmış durumda yaşamak zorunda olsam ve bütün ömrümce,bin yıl boyunca,hatta sonsuza kadar o bir karış toprakta durmam da gerekse,o şekilde yaşamak,şu anda bir yarım saat içinde ölecek olmaktan çok daha iyidir.'
Yeter ki yaşasındı,sırf yaşasın!
Nasıl olursa olsun...ama yeter ki yaşasın! "
Kitabın tanıtımı için yapılan alıntı aslında birçok şeyi özetliyor.Tavsiye eder,iyi okumalar dilerim.