Şükrü Erbaş - Otların Uğultusu Altında
Hiç kimsenin baskı ve tesiri altında kalmadan, kendi özgür irademle aldığım ilk şiir kitabının yorumuyla geldim dostlar
Sevgili Şükrü Erbaş, kaleminle bu kadar geç tanıştığım için öyle üzüldüm ki... Altını çizmediğim tek bir sayfa yoktur sanırım. Oldukça yalın bir dille, öyle güzel anlatılmış ki tüm dert... Tam benlik yani. Biliyorsunuz ağdalı dili, fazla betimlemeyi seven bir okuyucu değilim. Ben bu şiir kitabının çoğu yerinde kendimi, duygularımı buldum. Ne güzel anlattın beni bana dedim. Çok sevdim. Oldukça kısa sürede bitirebileceğiniz bu kitabı, özellikle benim gibi pek şiirle arası olmayıp ama bi yandan da okumak isteyenler için tavsiye ediyorum. Sayesinde her ay en azından 1 şiir kitabı okumayı aklıma koydum. Sizi en sevdiğim alıntılardan biriyle baş başa bırakıyorum....
Neden ölüm döşüncesini büyütüyor
Şu tarla kuşu, şu üçgüllü çayırlar
Şu tanrı yalnızlığından yapılmış dere
Nazarlık otları, çoban yastığı
Kirpiklerimde boğulan şu gökyüzü
Bir iç çekiş gibi uzayan yol
Avluyu bölük bölük eden yarasalar
Yağı içimde soğuyan şu kandil...
Neden bu kadar acı veriyor dünyayı sevmek.