Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çanakkale Savaşı'nda bir İngilizin anıları;
Bu sırada iki Avustralyalı bizim vücudumuzdan bihaber, silahsız olarak, ellerinde bir sedye ile ve yukarıdan yüzlerce Türkün görebileceği bir şekilde geçtiler. Üzerilerine bir tek silah atılmadı. En küçük bir istical göstermeksizin, yaralıya doğru yürüyerek, onu sedyeye koydular ve alıp götürdüler.
214 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Dee, sizin gibi yabanın biriydi
Bazı kitaplara inceleme yazmakta cidden zorlanıyorum buda o kitaplardan birisi... Roman, Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale cephesinde sağ kolunu yitirmiş, ihtiyat zabiti (yedek subay), "paşa çocuğu" Ahmet Celal’in hayatla, kendisiyle, Anadolu ile yüzleşmesini anılarını yazdığı bir defter vasıtası ile bize anlatıyor. Hal böyle olunca da
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144,3bin okunma
Reklam
463 syf.
9/10 puan verdi
Kitap işgal zamanında Osmanlı aydınını ve İstanbul halkını konu ediniyor. Millet yıllarca savaşmaktan bıkmış, artık karşı koyacak ruhi direnç yok. Evet "muhtaç olunan o kudret damarlarındaki asil kanda mevcut" lakin bunu kimse bilmiyordu. Boğazlar İngilizlerin kontrolünü altında. İngilizler Çanakkale, Musul, Batum, Antep, Konya, Maraş,
Esir Şehrin İnsanları
Esir Şehrin İnsanlarıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 201910,2bin okunma
Çanakkale Savaşları bütün şark'ta son 100 yılın en çarpıcı kahramanlık örneğidir, Hatta Avrupa tarihinde I Dünya Savaşı açısından Rusya ve Fransa ile birlikte Vatan savunmasının en asil örneğini barındıran bir müstahkem mevkidir. Türk ulusal kimliğini mi Vatan duygusunun berkitildiği bir olaydır. Sonraki muharebeler için itici bir rol oynamıştır. 1916 başındaki Çanakkale savaşının bitimi ve birkaç ay sonra ki kut'ül Amare zaferinin önemli törenlerle kutlanması gereklidir.
Sayfa 48 - yeditepeKitabı okudu
Kut'ül Amare zaferi Gelibolu zaferi denen büyük Çanakkale Savaşı'ndan sonra büyük En Büyük Britanya İmparatorluğunu zora sokan; politikalarını alt üst eden ve imparatorluğun yenilmezli inancını sarsan, dünya hakimiyetine inanmış Britanya kamuoyunu şüphe, Hatta kaosa sürükleyen büyük bir zaferdir.
Sayfa 52 - yeditepeKitabı okudu
Osman Gazi’nin Fatih’e Devrettiği Bayrak Osmanlı Devleti’nin banisi Osmanoğulları sülalesi, Oğuz Türklerinin Kayı boyuna mensuptur. Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı I. Alâeddin Keykubad devrinde (1220–1237), Ertuğrul Gazi önderliğinde Orta Asya’dan Anadolu’ya gelen Kayılar, Anadolu Selçuklu Devleti’ne yaptıkları hizmetlere karşılık olarak,
Reklam
Bu konuda benzer bir diğer örnek Başbakan Erdoğan'ın 18 Mart Çanakkale Şehitler Günü vesilesiyle AKP Çanakkale İl Teşkilatı tarafından düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmadır. Erdoğan Çanakkale Savaşı'nda 16, 17, 18 yaşlarında gençlerin ülke için şehit olduklarını belirttikten sonra "niye şehit oldular?" sualini soracak ve bu suale
"Askerlik önce ruh ile başlar! Sonra bedeni sarar. Ardından aklı..."
Sayfa 43
Osman Gazi’nin Fatih’e Devrettiği Bayrak Osmanlı Devleti’nin banisi Osmanoğulları sülalesi, Oğuz Türklerinin Kayı boyuna mensuptur. Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı I. Alâeddin Keykubad devrinde (1220–1237), Ertuğrul Gazi önderliğinde Orta Asya’dan Anadolu’ya gelen Kayılar, Anadolu Selçuklu Devleti’ne yaptıkları hizmetlere karşılık olarak,
Sabahattin Ali yedi yaşına basınca, önce İstanbul'da Üsküdar'da Doğancılar'daki Füyuzat-ı Osmaniye Mektebi'ne gönderildi. Sonra, ailesi Çanakkale'ye gidince, oradan Çanakkale İptidai Mektebi'ne girdi. Fakat Birinci Dünya Savaşı yüzünden okul öğretmensiz kalarak kapandı. Neyse ki, babasının çabası ve öbür subayların da yardımıyla yeniden açıldı.
Reklam
Sabahattin Ali 25 Şubat 1907'de (Rumi 12 Şubat 1323) Bulgaristan'da, Gümülcine Sancağına bağlı Eğridere (şimdiki adıyla Ardino) ilçesinde doğdu. Ayvalık nüfus kütüğüne kayıtlı olan Sabahattin Ali'nin soyadı "Alı"dır. [fakat Sabahattin Ali, bunun yerine babasının adı olan "Ali"yi kullanır. Üstelik, "Ali"yi
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Bahadır Yenişehirlioğlu'nun diğer romanlarında olduğu gibi bu romanı da okuru içine çekiyor. Mükemmel bir eser. Elime yeni bir kitap alınca bir an önce başlamak için sabırsızlanıyorum. Bitirirken de hem son bulmasını hem de bulmamasını istiyorum. Her karakter hayatıma bir virgül bırakarak yer ediniyor. Cemil Bey'in travmaları, kaçma isteği, yalnızlığı ve son olarak kendini bulması bana çok şey kattı. Süreyya'nın fedakarlığına hayran kaldım... Tuğrul'un sessiz çığlıkları kulaklarımda çınlanıyor... Sakine için ne düşünmem gerektiğine karar veremedim... Son sayfalarda Cemil Bey'in meçhul adam ile konuşmaları, kendimi sorgulamama sebep oldu. Ben neyim, kimim, amacım ne, ne için yaşıyorum... Rohingyalı müslümanlara yapılan katliamı bu şekilde anlatabilecek başka bir kitap görmedim. O kadar içtenlikle anlatılıyor ki biz yaşıyoruz gibi hissediliyor. Yazar, 'Evet ben roman yazmış olabilirim ama bilinki içim de yanıyor. Myanmar/Arakan adlı bir eyalet var, orada insanlar canlı canlı yakılıyor, kadınlara tecavüz ediliyor haberiniz olsun.' der gibi yer veriyor. Bahadır Yenişehirlioğlu'nun şuana kadar 3 kitabını okudum. 3 kitap da o kadar güzel yazılmış ki diğer kitapları da bir an önce okumak hissi uyandırıyor. Aşk çölü'nde Yemen Harbi, Aşk Cephesi'nde Çanakkale Savaşı ve Antikacı da Genç Osman'ın katlinin anlatılması kitaplara çok daha farklı özellik kazandırıyor. Ayrıca güncel olaylara değinilmesi de kitaplara kendimizi daha yakın hissetmemize sebep oluyor.
Antikacı
AntikacıBahadır Yenişehirlioğlu · Timaş Yayınları · 20221,401 okunma
Lütfen okuyun.
“Turquoise adındaki Fransız denizdltısı, Çanakkale Savaşı sırasında Kilitbahir’de su yüzüne çıkmış, Müstecip onbaşı tarafından farkedilerek, top atışıyla kulesinden vurulmuş, periskobu parçalanmış, karaya oturmuş, mecburen teslim olmuştu. Müstecip Onbaşı, dünya savaş tarihinde karadan atılan top mermisiyle bir denizaltıyı esir alan ilk ve tek kişiydi. Komutanı ve 28 mürettebatıyla birlikte savaş ganimeti olarak ele geçirilen bu denizaltı, Haliç Tersanesine getirilmiş, Fransızca ismi silinmiş, “Müstecip Onbaşı” adı verilmişti. İşte bu manevi değeri çok yüksek olan ganimet denizaltı, Fransız devriminin yıldönümü vesilesiyle, jest olarak, topraklarımızı işgal eden Fransa’ya törenle geri verildi! Top mermisi bile atmaya gerek duymamışlardı. Saray tam teslimdi...”
Sayfa 9 - SİA YAYINLARIKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.